Acaba sen traduction Espagnol
1,170 traduction parallèle
Ben de düşündüm ki, acaba sen çeker misin?
Espero que Elliott tuvo el tamaño correcto. Muy bien, ¿ sabes qué?
Acaba sen kendine bir şey mi yaptın, yavrum?
Hija mía, ¿ te has hecho algo?
Acaba sen bir altmış beş boylarında, 50 kilo, kahverengi saçlı, güzel göğüslü müsün?
- Hola. tienes alrededor de 1.70, 110 libras... - cabello marron, Buenos pechos?
Acaba sen, um... ben bunu çekerken bağlayabilir misin?
¿ Puedes... puedes aguantar esto, mientras lo jalo?
Acaba sen ve sana büyük borcum olsun ona yemek alana kadar yarım saat ve sonra da... bu gece bakabilir misin?
¿ Podrías por favor, y te lo deberé enormemente, cuidarlo por media hora para que pueda comer y luego cuidarlo esta noche?
Acaba sen ne zaman bacaklarını kafanın arkasına atmayı bıraktın.
¿ Hasta qué edad ponen la cabeza entre las piernas?
Acaba sen ne fetişistisin? - Charlotte'ın Crabtree ve Evelyn derlemesine zaafı var.
Me pregunto cuál será tu fetiche.
Acaba sen, bir hukuk öğrencisi ve yarı-zamanlı bir bar müdavimi olmanın yanı sıra bir şekilde, oldukça yüksek ücretle çalışan bir tele kız olabilir misin?
Además de ser una estudiante de leyes y una camarera a medio tiempo eres lo que podría llamarse una muy cara dama de compañía?
- Teşekkür ederim. Acaba sen diğer erkeklerle şapan bir erkek misin?
¿ eres hombre que se lo hace con otro hombre?
Herneyse, Glen Acaba sen ve Clevalend Peter'ı seki haline döndürebilir misiniz, diye soracaktım
Como sea, Glen, me preguntaba si tú y Cleveland podrían ayudarme a que Peter vuelva a ser como era.
Gerçi o kadar genç ki, acaba sen s.kerken- -
Cuando te la coges, ya que es tan joven...
Acaba sen Yüzbaşı Corelli'nin yanında kendini nasıl hissedeceğini hayal etmeye başlamış olabilir misin?
¿ Has pensado si podrías llegar a sentirte así con el capitán Corelli?
Acaba sen ne dersin bu akşam sıralamayı değiştirmemiz hakkında.
Me preguntaba qué pensarías si cambiara la línea esta noche.
Acaba sen- -
¿ Lo harás... yo..
Phew. Acaba sen?
Phew. ¿ Podría usted?
Bebe, acaba o kişinin sen olmaması mümkün mü?
Bebe, ¿ hay alguna posibilidad de que no fueras tú?
Bartleby ve Loki, farkında olsalarda olmasalarda... bu inancı istismar ediyorlar... ve eğer başarılı olurlarsa sen, ben ve tüm bunlar biranda yok olacak.
Bartlebyy Loki, lo sepan o no... están aprovechándose de esa creencia... y si tienen éxito... tú, yo, todo esto se acaba en un segundo.
- Acaba sen, evim hemen...
¿ Quieres...?
Balon büyüdükçe büyür ve sen karar aşamasına gelirsin. Onu içine çekip söndürecek misin? Yoksa devam edip, patlatıp, suratına sakız mı yapıştıracaksın.
El globo crece cada vez más y más y uno tiene que decidir cuándo chuparlo porque si no, explota, y uno acaba embarrado.
Yanlış mı görüyorum acaba, yoksa sen, şu kurnaz zorba cin Robin Goodfellow değil misin?
O confundo mucho tu forma y figura o eres ese espíritu astuto y malvado, Robin Buen chico.
Acaba sen... - Nandini!
- ¡ Nandini!
Yani, acaba sen..?
¿ ustedes son...?
Burada durmuş sana neler olduğunu anlatıyorum ama sen sadece bana asıldığını düşündüğünü mü söylüyorsun?
Te estoy contando lo que acaba de pasarme... ¿ y sólo hablas de que piensas que él me estaba coqueteando?
Sen verebileceğin kadar ver, gerisini ben tamamlarım.
( Hipo ) : Usted acaba de donar lo que puede, y voy a pagar el resto.
Sen sanki aşağı indirdin gibi.
Acaba de bajar la cabeza.
Gel buraya ve "chimichanga" nı bitir sen ev sahibisin.
Regresa allá afuera y acaba con tu chimichanga.
Acaba sen...
Me pregunto.
- Sen de reklamını yaparsın.
Pues acaba de ser ascendido.
Söylediği şey şu, o seni haklamadan, sen onu haklamalısın.
Lo que dice es : Acaba con él antes de que acabe contigo.
Okul kapanmak üzere ve sen hala beni reddediyorsun.
Ya casi acaba el año y te me sigues negando.
Sen bakar mısın?
Acaba tú.
O seni ele verirse sen de onu ele verirsin.
... Si él acaba contigo, acaba consigo mismo también.
Elbette. Ya sen benim adımı hatırlıyor musun acaba?
Por supuesto. ¿ Recuerdas el mío por casualidad?
Biraz önce ne dedin sen? !
¿ Qué acaba de decir?
Yatağa birlikte girmem gereken adamın sen olduğunu söylediler.
El caso es que acaba de salir del hospital. Acaba de enterarse de que es seropositivo.
Yani... Düşünüyorum da... acaba bu davaya sen bakar mısın?
Así que me preguntaba si tú podrías llevar mi caso.
Şey... a, sen acaba... kapanış konuşmasını... yapmak ister miydin?
Suena mal planeado, ¿ no? ¿ Por qué no esperar a que sanara la mordida? Sí, mintió sobre quién la mordió.
Bir cinayet davasını kaybetmek üzereyim ve sen bu alanda uzmanlaşmışa benziyorsun.
Se me acaba de arruinar un caso de homicidio... y tú pareces ser experta en la materia.
Sen acaba um... Bunu bana açıklar mıydın, Johnny?
¿ Podrías explicarmelo, Johnny?
Sen sadece bir müşteri kaybettin...
Acaba de perder un cliente,
Acaba buradan onunla çıkan sen olabilir misin?
Por casualidad, ¿ no se habrá ido usted con él?
Fakat az önce sen söyleme...
Pero ¿ no acaba de decir...?
Olur mu, acaba, sen ve ben...?
¿ Crees que tú y yo...?
Oğlu daha yeni döndü ve sen onu tekrar dışarı gönderiyorsun.
Tu hijo acaba de volver y ya lo estás enviando fuera de nuevo.
Nasıl yani, sen bitmeyen bir pil mi yaptın?
¿ una pila que no se acaba nunca?
Sen veya ben kendimizden geçip yarı çıplak uyanırsak tecavüze mi uğradık acaba diye düşünürüz.
Si nos durmiéramos y nos despertáramos casi desnudas, nos preguntaríamos si nos habían violado.
Sen bir profesyonelsin o yüzden düzgünce bitir işini.
Eres un profesional, así que acaba con esto.
Sen doğmadan önce ölen bir adamı sormam hatrlarmısın acaba?
Me pregunto si recuerdas a un hombre, aunque puede haber muerto hace tiempo.
Acaba diyordum, bana sen yardımcı olabilir misin? Tabi.
¿ Me podrías ayudar con algo?
Ecklie, sen gündüzcüsün.
Brass le saca a su hija una tarjeta de salida de la cárcel y su novio acaba en una camilla. Redondo. Su turno es de día.
- Sen okul denen hapishanede çürürken Joe neler yapıyor acaba?
¿ Pensar en qué? En lo que hace Joey ahora mientras eres un reo académico.
señor 97
senor 39
señorita 20
senorita 19
señora 23
seni çok seviyorum 321
senatör 298
senator 30
seni seviyorum 4697
sense 26
senor 39
señorita 20
senorita 19
señora 23
seni çok seviyorum 321
senatör 298
senator 30
seni seviyorum 4697
sense 26
seni çok özledim 187
seni 1182
senpai 28
sensei 83
seni görmek istiyorum 81
sen nasılsın 397
sentinel 21
senin adın nedir 33
seni istiyorum 270
senden çok hoşlanıyorum 54
seni 1182
senpai 28
sensei 83
seni görmek istiyorum 81
sen nasılsın 397
sentinel 21
senin adın nedir 33
seni istiyorum 270
senden çok hoşlanıyorum 54
senin adın ne 311
senden hoşlanıyorum 151
seni anlamıyorum 181
senin 814
sence 570
seni seviyorum baba 42
seninle 184
seni gördüğüme sevindim 550
seninle olmak istiyorum 35
sen benimsin 132
senden hoşlanıyorum 151
seni anlamıyorum 181
senin 814
sence 570
seni seviyorum baba 42
seninle 184
seni gördüğüme sevindim 550
seninle olmak istiyorum 35
sen benimsin 132