Altı saat traduction Espagnol
2,662 traduction parallèle
Michael, sertifikalı bir profesyonelden, altı saat zorunlu rehberlik hizmeti alacak.
Michael ha sido asignado a seis horas de asesoramiento tutelado. Con un profesional entrenado
Haklarımı biliyorum, tek yapmam gereken burada altı saat geçirmek.
Conozco mis derechos, todo lo que tengo que hacer es sentarme aqui durante seis horas.
En fazla altı saat daha.
- Otras seis horas, máximo.
Tamam, altı saat daha bekleyeceğiz olmazsa kolonoskopla çıkaracağız.
De acuerdo, seis horas más, si no haremos la colonoscopía.
Cuddy altı saat sonra işten eve dönmüş olur.
Cuddy estará en su casa dentro de seis horas.
Altı saat diyoruz.
Seis horas.
Ve psikiyatri koğuşuna gelince orada yalnız değildin. Sen uyurken yatağının yanında otuz altı saat oturdum.
Yo me quedé a tu lado las 36 horas que dormiste.
Altı saat fikir değiştirme şansın var.
Tienes seis horas para cambiar de idea.
Gazete dağıtma işimi yayan yapmak zorunda kalmıştım. Günde altı saat baba, 35 derece sıcakta.
Seis horas por día, papá, 35º de temperatura.
Bu hızla, altı saat içinde kasabaya ulaşacaktır.
A este ritmo, llegará a una ciudad en las próximas seis horas.
Evet altı saat önce.
Si, hace seis horas.
Altı saat boyunca buz gibi uluslararası sularda baş başa kaldık gibi görünüyor.
Seremos solo tú y yo, durante 6 horas, en las frígidas aguas internacionales.
Noel gününde altı saat boyunca Grace'le olacak olmam.
Perfecto es tener a Grace durante seis horas el día de Navidad.
Altı saat boyunca, evimde ikimiz baş başa olacağız, tamam mı?
¿ Vale? seis horas, solo ella y yo en mi apartamento, ¿ vale?
Altı saat içerisinde orada olurlar.
Llegarán ahí en seis horas.
- Altı saat mi?
- ¿ Seis horas?
O zamanlar Dünya çok hızlı dönüyordu. Bir günü sadece altı saat kadardı.
Entonces, la Tierra rotaba tan rápido, que un día duraba sólo 6 horas.
Hayır! ... altı saat sonra bir hastanede uyandım bana testislerimi almak zorunda kaldıklarını söylediler.
En un momento, estaba mirando una película y seis horas más tarde me desperté en un hospital, donde me habían extirpado los testículos.
Bay Kovak, babanız altı saat önce ölü ilan edildi.
Señor Kovak, su padre fue declarado muerto hace seis horas.
Altı saat kolumu kıpırdatamayacağım.
No voy a poder mover el brazo durante seis horas.
Altı saat boyunca getir götür işlerini yaptı sırf.
Seis horas y todo lo que ella ha hecho son recados.
- Saat altıyı geçti.
- Ya son más de las 6 : 00.
Saat sabahın altısı... Sırf yataktan kalkmak istemediğim için ne fırsatlar kaçırdım ben.
Seis de la mañana, he ignorado carreras enteras, por que ese dia no quería levantarme de la cama.
Medusa, saat altı yönünde.
Medusa a las 6 : 00.
Yerini belirleyip 24 saat gözetim altına alırız bu sırada da onu tutuklayacak kanıtları elde ederiz.
Localizarlo, y vigilarlo las 24 horas hasta tener material para arrestarlo.
Sara, bizi saat altı yönünden koru.
¡ Sara, cubre nuestro seis!
Dr. Shepherd. Kahvaltı yapmak isterseniz, Fransız tostu ve kahve var. Saat akşamın altısı.
Dr. Shepherd, hay pan francés y café si quiere desayunar.
O zaman yarın sabah saat altıda takası yapıyoruz.
Bueno, haremos el intercambio mañana a las 6 : 00.
Baba, saat altıda müsait olup da, altıyı beş geçe nasıl meşgul olabilirsin?
Papá, ¿ como puede ser que estés libre a las 6 : 00 y ocupado a las 6 : 05?
Yarın sabah, saat altı buçukta, seninle ikimiz burada buluşuyoruz.
Mañana, 6 : 30, tú y yo nos encontramos aquí.
Altıncı sokağın köşesi, Radcliff, saat 20.00'de.
En la esquina de la Sexta y Radcliff, a las 8 : 00.
Sonraki 11 saat içinde tüm dünya, etkisi altına girmiş olacak.
En otras 11.43 horas el mundo entero habrá sucumbido.
Sonraki 11 saat içinde tüm dünya, etkisi altına girmiş olacak.
En otras 11.43 horas, el mundo entero será devorado.
Baharatlara bulanıp 12 saat boyunca muz yaprakları ve sıcak taşların altında pişen nefis bir Hawaii lezzeti.
La deliciosa especialidad hawaiana se sazona y prepara durante 12 horas bajo capas de hoja de plátano y piedras calientes.
Eğer önümüzdeki 48 saat içinde, bir müşteri bulabilirsem, sanırım fiyatı 1.8'in altına çekeceğim.
Creo que puedo conseguir una rebaja del precio a 1,8 si consigo un comprador en las próximas 48 horas.
Altı çocuğum var, en küçükleri ikiz. Ben onlar için savaşıyorum. Eğer iki saat içinde onları emzirmezsem, o zaman savaşı görürsün.
tengo seis hijos los ultimos dos son mellizos es eso por lo que lucho si no los alimentos en las proximas 2 horas voy a lamentarlo entonces si estamos en la misma pelea vos anda y ofreces tu pecho a ellos
Yoldalar ama altı ya da yedi saat sürebilirmiş.
Podría tardar 5 o 6 horas en llegar
Dolores'in tek bir şartı var. Pazar ayinine gider. Sabah saat altıda.
Mi Dolores insiste en una cosa... ir a Misa... a las 6 : 00.
Kartelin baskısı altındaki üye şirketler 1.000 saat kuralını karşılayacak daha çürük ampuller yaratmak için deneyler gerçekleştirdiler.
Presionados por el cartel los fabricantes realizaron experimentos para crear una bombilla mas fragil que cumpliera con la nueva norma de las 1000 horas.
- Gözlerini ödülden ayırma. Seni saat altıda gelip alırım ve eğer o kadınla yatmıyorsan bile... en azından benim için iyi bir şeyler yap.
Mantén la vista en la presa y te recojo a las seis, y si no estás acostándote con ella por lo menos háblale bien de mí.
18 yaşın altındaki gençler için derhal saat yasağı getirilecek.
Entrará en vigor un toque de queda para los menores de 18 años.
Tulumlu, saat altı yönü.
Batamanta, enfrente.
YF21. Saat altı yönündeyiz.
Yanqui-Foxtrot-2-1, estamos atrás.
Saat 14.30, ne kadarlık bir yer, koruma altına alındı?
¿ Cuánto hicimos en 2 horas 30?
Bir kaç saat içinde barışçıl bir çözüm olmazsa bu durumu daha fazla kontrol altında tutamam.
Sin una solución pacífica en las próximas horas no podré dominar más la situación.
Her zaman saat altıda şarkımızı söyleriz!
Siempre empezamos a las seis. Todos los años.
Saat altı yönünde.
Amenazapor encima de la torre, seis! Las langostas!
İki saat içinde, uyanacak, Kafalar aşağıya ağacın altından. Yüzündeki bakışa bak.
En 2 horas, ella va a despertar, cabeza abajo, búsqueda bajo el árbol, y la mirada en su cara... cuando no hay nada allí.
Saat sekizde kahvaltı, altıda akşam yemeği.
Entonces, el desayuno es a las 8, la cena a las 6.
Yemeğin saat altıda olduğunu biliyorsun.
- Sabías que la cena comenzaba a las 6.
Yani 10 saat boyunca altı kirli uyuyor.
Diez horas durmiendo con su porquería.
saat 170
saat 16 49
saat 15 32
saat 12 139
saat kaç 1021
saat 6 229
saat 23 33
saat 4 173
saat 1 132
saat 18 42
saat 16 49
saat 15 32
saat 12 139
saat kaç 1021
saat 6 229
saat 23 33
saat 4 173
saat 1 132
saat 18 42
saat 5 177
saat 9 217
saat 2 157
saat 20 32
saat 8 244
saat 22 41
saat 10 325
saat 21 38
saat 13 39
saat 07 28
saat 9 217
saat 2 157
saat 20 32
saat 8 244
saat 22 41
saat 10 325
saat 21 38
saat 13 39
saat 07 28
saat 3 195
saat 17 40
saat 19 45
saat 11 234
saat kaçta 135
saat 7 206
saat 14 39
saatler 39
saat 06 26
saat geç oldu 36
saat 17 40
saat 19 45
saat 11 234
saat kaçta 135
saat 7 206
saat 14 39
saatler 39
saat 06 26
saat geç oldu 36