Bakar mısınız traduction Espagnol
2,268 traduction parallèle
Bakar mısınız?
Perdonadme.
Buraya bakar mısınız acaba?
Un poco de atención.
Bakar mısınız?
Discúlpenme.
Dr. Avery, gelip şuna bir bakar mısınız?
Dr. Avery, venga a echarle un vistazo a esto.
Bakar mısınız, iki'Kir Royal'* alabilir miyim lütfen?
Oye, ¿ podría traer dos Kir Royales, por favor?
Bakar mısınız bayım.
Disculpe, señor.
Bakar mısınız? Şu cebinin içine bir göz atabilir misiniz?
Perdona. ¿ Podrías, eh, alcanzar eso dentro del bolsillo exterior, allí?
Bakar mısınız.
Disculpe.
Olaylar bir adama sordukları şu soru gibi olmuyor. "Bakar mısınız? , sizce bu iki adamın evlenmesinin bir mahsuru var mı?"
No es como lo que preguntaron a un tío una vez, dijo, "Disculpe, ¿ le importaría que estos dos hombres se casaran?"
Bakar mısınız?
Disculpa...
Şuna bakar mısınız?
¿ Qué es esto?
Bakar mısınız?
Disculpe.
Bakar mısınız?
Digo...
Bakar mısınız...
Disculpe...
Ben açım. Bakar mısınız?
Tengo hambre, ¡ Disculpe!
- İyi. Gayet iyi. Bakar mısınız?
Está bien.
Bakar mısınız?
¿ Disculpe?
Bakar mısınız?
Perdón.
Bakar mısınız?
¡ Perdón!
Bakar mısınız? Durun!
¡ Esperen!
Bu fotoğraflara bakar mısınız?
Mire estas fotografias, por favor.
Bakar mısınız.
Disculpen.
Bakar mısınız? Bayan? Başka birini bekliyor muydunuz?
Lo siento señorita está esperando a que alguien más?
Bakar mısınız millet?
Perdonen todos.
Biraz bakar mısınız efendim?
Sarge, han llegado un vistazo a esto?
Bakar mısınız!
¡ Camarero!
Ne kadar centilmen olduğuna bakar mısınız.
Vea lo que un caballero que es!
Şuna bakar mısınız?
Miren eso.
Bayanlar ve baylar, buraya bakar mısınız?
Señoras y señores, su atención, por favor.
Buna benim için bakar mısınız, lütfen.
¿ Podría revisar esto por mí, por favor?
Affedersiniz, bakar mısınız?
¡ Disculpe! ¡ Por favor!
Bakar mısınız?
Oigan todos. Disculpen.
- Şunun dandikliğine bakar mısınız? - Hey, hey, hey, hey.
- ¿ Tomarías en cuenta el estado de él?
Ve unutma, Eğer benimle oyun oynamaya kalkarsan seni öldürürüm. Pekala millet, bir dakika bakar mısınız?
Y recuerda, si jodes conmigo... te mataré.
Bakar mısınız!
- MIRA ESO.
Saçmalığa bakar mısınız!
Qué locura.
Bakar mısınız?
Señorita...
Bana bakar mısınız?
Eh, prestad atención, por favor.
Bakar mısınız? Durabilir...
Hola chicos. ¿ Puedo, sólo...
Bakar mısınız, hanımefendi? Ailem için dans edebilecek çıplak bir bayan var mı acaba?
Señorita, ¿ hay alguna mujer desnuda que sacuda los pechos para mi familia?
Bakar mısınız?
Oigan, todos.
Bay Edelstein, bir bakar mısınız?
Sr. Edelstein, ¿ nos escucha?
Bakar mısınız, beyefendi.
- Disculpe.
Bakar mısınız...
Discúlpeme...
- Aslında bakar mısınız, bayım?
¿ Sabe qué, señor?
Genelde göstergeye bakar, hız sınırını geçmişsem yavaşlarım. Ama sizin sokakta göstergeye baktığımı hatırlamıyorum.
Generalmente miro hacia abajo y me fijo, y si iba por encima, entonces disminuía, obviamente, pero no recuerdo...
Bakar mısınız?
Lo siento.
Nathan, yer elmamız ve maymun yiyeceğimiz bitiyor. Fatura emrine bakar mısın?
Nathan, ya casi no hay comida para monos. ¿ Revisas la orden?
Bakar mısınız?
¿ Hola?
Pardon, bakar mısınız?
Hola ¿ Disculpa?
Dosyalarını aldırırım ve içlerinden Broadsky ile bağlantısı olan var mı bakarız.
Pediré sus expedientes y veremos si alguno tiene relación con Broadsky.