Benz traduction Espagnol
231 traduction parallèle
İlk Benz arabası hakkında bir şeyler söylüyordunuz.
¿ Qué me decía sobre el primer modelo que hizo la Benz...?
Bana mavi bir Mercedes hediye edecek. En sevdiğim renk.
Quiere darme un Mercedes Benz azul, mi color favorito.
Onun karşısında Benz.
Enfrente, Benz.
- Ne terslik var?
- ¿ Qué ocurre? - Benz.
- Benz. Rus güvenlik şefi.
El encargado de seguridad ruso.
Rus güvenlik görevlilerinden biri, Benz.
Uno de los rusos de seguridad, Benz.
Şimdi Komiser Benz çok daha güvenli bir yolculuk yapacak.
Así, el comisario Benz disfrutará de un viaje mucho más seguro.
Maymuna da pek benz... Neyse.
Dije, es gracioso, no pareces - Olvídalo,
Hey, Benz, ne yapıyorsun? !
Eh, Benson. ¿ Qué haces?
Sonra Araplar geldi ve Mercedes Benz'ler satın aldılar.
Luego llegaron los árabes y compraron coches Mercedes Benz.
Sonra Araplar geldi ve Mercedesler aldılar.
Luego llegaron los árabes y se compraron coches Mercedes Benz.
Sınıf arkadaşları, küçük ahmaklara dilbilgisi öğretirken Keys, Mercedes-Benz'e biniyor.
Keys conduce un a Mercedes-Benz mientras sus compañeros de clase... enseñan gramática a pequeños "cabeza-hueca".
Ben bir Mercedes istiyorum.
Quiero un Mercedes-Benz.
Mercedes almak için dileniyorum.
Pidiendo dinero para un Mercedes-Benz nuevo.
CRL 507 plakalı, siyah bir Mercedes-Benz'iniz var mı?
¿ Es dueño de un Mercedes Benz negro, número de placa : CRL 507?
Gerçek bir Mercedes-Benz'in altında çalışmak nasıl bir şey?
¿ Qué se siente estar debajo de un verdadero Mercedes-Benz?
Tüm bildiklerimi anlattım ben. Mercedes ve Benz'e!
Ya les dije todo lo que sabía a Mercedes y Benz
İster Jaguar'la, ister Mercedes Benz ile gelin, kimin umurunda?
Si volvió en Jaguar o Mercedes Benz, no importa.
Bir Mercedes-Benz ile ilişkim var.
Tengo un amorío con un Mercedes-Benz.
- Benz.
- Benz.
Benz.
Benz.
3 bin dolarlik Armani takim giyen bir kadin.
La mujer que usa trajes Armani de $ 3,000. Que conduce un Mercedes Benz nuevo.
Ve imzayı attığından beri, babası...
Y a su viejo lo han visto conducir un Mercedes-Benz.
Mercedes-Benz kullanıyormuş.
- Desde el día que su hijo firmo esa solicitud.
Hayır, otomobilin Cadillac'ı Mercedes Benz'dir.
No. El Mercedes Benz es el Cádillac de los automóviles.
Mercedes kullanıyorum ve sarhoşum.
Conduzco un Benz, y estoy enojada.
Orada siyah bir Benz beni bekliyor. Ve hiç kimsenin işine yaramıyor.
Vi un Mercedes negro, precioso.
- Ne? Sende Mercedes var, bendeyse bir kova.
Tú tienes un Benz, yo tengo una cubeta.
Merhaba. Ben Profesör Benz.
Soy el Prof. Benz.
Benim arabam mavi.
Mi Benz es azul.
Klasik Mercedes Benz teker izi.
Huellas de neumáticos del tipo que tiene un Mercedes-Benz clásico convertible.
- Babalarının onlara aldığı Benz'i kullanmana izin verirler. - Hayır!
Te dejan conducir el Mercedes que papi les dió.
Evin tam önünde park edilmiş bir araba var.
Hay un Benz aparcado justo fuera de casa.
Ama küçük Joe'nun benz...
Pero el que lo hizo se parecía...
Bu benim kocamın şeyine benz...
Mi marido tiene así su...
Ve bana deposu dolu, kurşun geçirmez bir araba bul araba yarım saat içinde hazır olsun!
Y consígueme un Benz a prueba de balas con el depósito lleno. Quiero el coche en media hora.
Benz'im olamaz!
No, el Benz!
Her zaman bir Benz'i test etmek istemişimdir.
- Siempre quise conducir un Benz.
- Benz'in kullanımı rüya gibi, Lar.
- Un Benz es un sueño.
Benz'le bağlantı kurmanızı sağlayacağım.
Pude haberte puesto en contacto con Benz.
Zengin olan, "Bir elmas yüzük, bir de araba aldım." demiş.
El rico dice : "Un anillo de diamantes y un Mercedes Benz nuevo".
O parayla Mercedes Benz alıpta, fakirlerin önünden geçtiği Brooklyn Hastanesi'ne park etme.
No te compres un Mercedes para aparcarlo delante del hospital de Brooklyn con tanto pobre por ahí.
Baba sana inanamıyorum Adolf Hitler'in Mercedes-Benz'ini çaldın!
No puedo creerlo, papá. Robaste el Mercedes de Hitler.
Almanların 3 şeyini severim.
Tres cosas amo de Alemania. Mi Mercedes Benz.
Benz sürdüğünüze göre çok iyi bir ev kadınısınız.
Para tener un Mercedes, debe ser excelente en lo suyo.
İki kapılı ve üstü açılır Mercedes-Benz'ler.
Cupés y convertibles Mercedes-Benz.
Mercedes-Benz Amerika çalışmamı bir plakla ödüllendirdi.
Y Mercedes-Benz USA me dio una placa como reconocimiento.
Çabuk, dur! Benz!
¡ Benson, quieto!
Son model Mercedes Benz kullanan. Kislarini Bahamalar'da yazlarini Hamptonlar'da geçiren bir kadin.
La mujer que pasa los inviernos en las Bahamas.
Benz!
El Benz!
Mercedes Benz. Otobanda sınırsız sürat.
No hay límite de velocidad en las autopistas.