Cadılar bayramı traduction Espagnol
3,488 traduction parallèle
Kostüm giyiyor olabilirler ama Cadılar Bayramı değil.
Usan disfraces pero no es Noche de Brujas.
Bu senenin moda Cadılar Bayramı kıyafet ne?
¿ Qué es lo más popular en Halloween?
Onunla tanıştığımda Albany'deki Cadılar Bayramı partisi için yemek hazırlıyordu.
La conocí porque ella hizo el catering de una fiesta de Halloween en Albany.
- Cadılar bayramı beş ay sonra be kızım.
- Noche de brujas es dentro de 5 meses.
Hala Cadılar Bayramı yapıyor muyuz burada?
Aún tenemos Halloween por aquí?
- Cadılar Bayramı kutlu olsun.
- Feliz Noche de Brujas.
Duygusal bir Cadılar Bayramında hafta sonu kabusu.
Pesadilla de fin de semana de Noche de Brujas.
Ama önce Cadılar Bayramınız için mükemmel bir son dakika kostümü bulmak için çabalayıp duruyor musunuz hâlâ?
Pero primero... ¿ Aun corriendo para encontrar el perfecto traje de última hora para tú fin de semana de Noche de Brujas?
Bu Cadılar Bayramının en korkuncu olması için, ihtiyaç duyacağınız her şey...
Todo lo que necesitan para que esta Noche de Brujas sea uno de los más espeluznantes.
Gençler ve hortlaklar, KZMV kanalımızın süper korkunç Cadılar Bayramı programının sonuna geldik...
Muchachos y demonios, terminamos el espeluznante fin de semana de Noche de Brujas en KZMV...
- Cadılar Bayramı'n iyi geçti mi?
- ¿ Pasaste una linda Noche de Brujas?
Shauna, en büyük kızım. Cadılar Bayramı'nda araba çarptı.
Mi hija mayor, Shauna, fue arrollada por un auto en Haloween.
Cadılar bayramını mı?
¿ Halloween?
Annem Cadılar Bayramında olanlar hakkında bilgi almak için babamı kullanıyor.
Mi madre está usando a mi padre para que me sonsaque información sobre Halloween y lo del faro.
Hepiniz babamın da Cadılar Bayramı treninde oldğunu mu idda edeceksiniz?
- si mi padre estaba en el tren de Halloween, también?
Bacağını Cadılar Bayramı'nda incitip incitmediğini öğrenmelisin.
Averigua si se hirió la pierna en Halloween.
Cadılar bayramında birisi seni bacağından mı bıçakladı?
¿ Te apuñaló alguien en esa pierna en Halloween?
Bence o gece Mona Cadılar Bayramı trenindeydi.
Creo que Mona estaba esa noche en el tren de Halloween.
Cadılar Bayramı'ndan beri nasıl olduğunu biliyorsun.
Ya sabes cómo ha sido desde Halloween.
Mike'ın senin cadılar bayramı şekerlerini çaldığını hatırlıyor musun?
¿ Te acuerdas de cuando Mike solía quitarte tus golosinas en Halloween?
Cadılar bayramından beri hiç bir şey yapamıyorum.
No puedo hacer nada desde Halloween.
Üç yıl önce cadılar bayramı için, İskoç Kraliçe Marry'nin idam elbisesinin tam olarak aynısını yapmıştım ve kalıbım bile yoktu.
Hace tres años hice una replica exacta del vestido de ejecución de la reina María de Escocia para mi disfraz de Halloween, y no tenía una muestra.
Cadılar Bayramı partiniz kutlu olsun.
Feliz Halloween, chicos.
Cougar Town tekrarlarını izlemeye başladı bu da Annie'yi en sevdiğim üçüncü dizi yapıyor ve bu gece Cadılar Bayramı : Şarap özel bölümü var.
Ella empezó a ver la reemisión de Cougar Town, lo que hace de Annie mi tercer programa favorito, y esta noche es su especial de hallo-wine.
Eh, Cougar Town'da Cadılar Bayramı Şarabı işte böyle oluyor.
- Espera, es Hallo-Wine en Cougar Town para ti.
Vicki'ye Cadılar Bayramını kutladığımı söyleyin.
Dile a Vicki que dije feliz Halloween.
Bize Cadılar Bayramı'ndaki kostümlü kızı... bulmamızda yardım etmeye çalışıyormuş.
Hablé con ella, y estaba intentando ayudarnos a descubrir quién compró el disfraz de la reina de corazones en Halloween.
Cadılar bayramını herzaman birlikte kutlardık.
Halloween era una fiesta que siempre pasábamos juntos.
Sebastian'ın Cadılar Bayramı partisi için bir lokantayı kiralamasına inanamıyorum.
No puedo creer que Sebastian esté alquilando el comedor para una fiesta de Halloween.
Yıllardır ilk defa bir Cadılar Bayramını heyecanla bekliyorum.
Este es el primer Halloween que espero con ganas en mucho tiempo.
Bu gece sen ve ben Larissa'Cadılar Bayramı partisine gidiyoruz.
Esta noche tú y yo vamos a la fiesta de Halloween de Larisa.
Hepinizi Cadılar bayramı kostümlerinizle çekeyim.
Así os tendré a todos con vuestros disfraces de Halloween.
Cadılar Bayramı saçmalık.
Halloween es una estupidez.
Kalbimi kıran çocuk bir Cadılar Bayramı partisi verseydi, Ben arkadaşlarımın gitmemesini beklerdim.
Si el chico que rompió mi corazón diese una fiesta de Halloween esperaría que mis amigas no fueran.
Anlaşılan Cadılar Bayramında, Dorrit'in olabileceği en korkutucu şey babamızın başa çıkamadığı kızı olmaktı.
En Halloween, la cosa mas aterradora en la que podía convertirse Dorrit era una hija con la que nuestro padre no pudiese comunicarse.
Bunların hepsini kutlamayı anlıyorum, ama Cadılar Bayramı?
Celebro todas esas cosas, pero, ¿ Halloween?
Cadılar Bayramı üstümüze kostümler giydiğimiz ve kendi farklı versiyonlarımızı denediğimiz bir tatil sadece...
Halloween es una fiesta donde nos ponemos disfraces y probamos diferentes versiones de nosotros mismos...
Cadılar Bayramından sonra belki hala bir şansımız olabilir diye düşünmüştüm.
Pero Halloween me hizo pensar que tal vez hubiese una oportunidad.
Cadılar Bayramı'nda tanıştılar, Chloe adamı kandırdığını düşündü, ama adam onu kandırıyormuş. Ve havaalanında romantik bir sahne oldu.
Se conocieron en Halloween, y ella pensó que estaba jugándosela, pero resultó que era él quien se la estaba jugando, y tuvieron una escena romántica en el aeropuerto y no han vuelto ha hablar desde entonces.
Cadılar Bayramı'ndan beri konuşmadınız.
No habeis hablado desde Halloween.
Cadılar Bayramı'ndaki hile kısmı dışında öpüşmedik bile..
Ni siquiera nos hemos besado, excepto por la parte de un truco de Halloween
Cadılar Bayramı'nda kapıdaki çocuklar kimin umurunda ki?
¿ A quién le importa el truco o trato?
Cadılar Bayramı gecesi, Diriliş'ten önce Lejyon için büyük bir çekiliş vardı.
La noche de Halloween, antes del Amanecer, bueno, era una gran atracción para La Legión.
Fakat son karşılaşmamızda çirkin bir Cadılar Bayramı kostümü giymiyordun Falco.
Excepto que la ultima vez, falco, no llevabas puesto un triste disfraz de halloween.
Yani bilemiyorum şaka gibi görünüyordu sanki Cadılar Bayramı dükkanında gezinmek gibiydi.
Parecía, No sé, un chiste, como algo que encuentras en una tienda de Halloween.
Cadılar Bayramı maskesi gibi.
Como una máscara de Halloween.
Tamam. Bu seneki cadılar bayramında ne olacaksın?
Vale. ¿ Qué vas a ser este año en Halloween?
Öldü. Cadılar Bayramı trenindeydin.
Está muerta.
Bizi Cadılar Bayramında öpüşürken yakaladılar.
Nos vieron besándonos en Halloween.
- Ve bugün Cadılar Bayramı.
- Y esta noche es Halloween.
Cadılar Korku Bayramı'na bayılırdım.
Lo que me gustaba eran los programas de terror.