Duydun traduction Espagnol
25,710 traduction parallèle
Bunu duydun mu Connor?
¿ Lo oyes Connor?
Duydun mu?
¿ Has oído hablar de ella?
Hiç Kara Pençe'yi duydun mu? Tabii ki de.
¿ Alguna vez escuchaste sobre la Garra Negra?
- Trubel'i duydun. O bir silah.
Escuchaste a Trubel.
Yaptıklarından hiç pişmanlık duydun mu?
¿ Sientes remordimientos por algo de lo que hiciste?
Chupacabra diye bir şey duydun mu?
¿ Alguna vez has escuchado hablar de un Chupacabra?
Beni duydun.
Me escuchaste.
Duydun mu?
¿ Oíste eso?
Beni duydun mu binbaşı?
¿ Me oye, Mayor?
Sesini duydun.
Ya la escuchó. Ahora hable.
Sherlock'tan duydun.
Sherlock te dijo.
duydun mu?
¿ Ese sonido que oyes?
Bu ilginç osurarak atma teorisini nereden duydun?
¿ Dónde oyó esta fascinante teoría de los pedos?
- Hiç Kara Pençe toplantısı duydun mu?
¿ Has oído algo sobre reuniones de Garra Negra o algo por el estilo?
Duydun mu, Cora?
¿ Lo escuchaste, Cora?
Yukarıdaki küçük tik tak sesini duydun mu?
¿ Escuchaste ese tictac allá arriba?
Duydun mu beni?
¿ Me oye?
Sen de duydun mu?
¿ Escuchas eso?
Ajan Keen'e olanları duydun mu?
- ¿ Tienes noticias de la agente Keen?
Bunu duydun mu?
¿ Escuchas eso?
Duydun mu bir tanem?
¿ Oíste eso, mi ángel?
Duydun mu aşkım?
¿ Oíste eso, mi amor?
Duydun mu?
¿ Escuchaste?
Asıl ifadesini duydun.
Escuchaste su declaración original.
George ile kavga ettiğimi duydun mu?
¿ Has oído que he discutido con George?
Sands'i duydun dostum.
Oíste a Sands, hombre.
- Bunu duydun mu?
- ¿ Oyes eso?
Buraya kadar.Beni duydun mu!
¡ Se acabó! ¡ ¿ Me escuchas?
Beni duydun mu?
¿ Me escuchas?
Burada hiç iyisinden duydun mu?
¿ Has oído hablar de una buena eh aquí antes?
Alex, Shahir'i duydun.
Alex, has oído Shahir.
Duydun mu Han?
¿ Has oído eso Han?
- Sen duydun mu, James?
¿ Escuchaste eso, James?
Duydun mu bebeğim?
¿ Escuchaste eso cariño?
Evde başka birinin sesini hiç duydun mu?
¿ Nunca escuchaste a alguien en la casa?
- Ruby'i duydun.
- Ya habéis oído a Ruby.
Ambulansı duydun mu?
¿ Te has enterado de lo de la ambulancia?
Nereden duydun bunu?
¿ De dónde sacaste eso?
Duydun mu?
¿ Escuchaste eso?
Dediğimi duydun mu?
¿ Escuchaste lo que dije?
- Duydun mu?
- Ya te enteraste.
- Mike Ross hakkında olanları duydun yani.
Te enteraste sobre Mike Ross.
Neden bir bankacının gözünü korkutmaya ihtiyaç duydun ki?
¿ Para qué intimidar a un banquero?
Onu sen de duydun, gerçeğin benim bir avukat olmamam olduğunu söyledi.
La oíste. Dijo : "El hecho es que no soy un maldito abogado".
- Doğru duydun.
- Me escuchas.
- Ne? - Doğru duydun.
- Me oíste.
- Duydun.
Lo escuchaste.
- Bu cümleyi daha önce duydun mu, Fagin?
¿ Has oído esa frase, Fagin?
Hiç duydun mu?
Ellas hacen.
Onu duydun.
La escuchaste.
- Ne dediğimi duydun.
Oyó lo que dije.
duydun mu bunu 28
duydun mu 1424
duydunuz mu 459
duydun mu beni 209
duydunuz 53
duydunuz mu beni 21
duydun beni 20
duydun işte 23
duydum 657
duydum ki 65
duydun mu 1424
duydunuz mu 459
duydun mu beni 209
duydunuz 53
duydunuz mu beni 21
duydun beni 20
duydun işte 23
duydum 657
duydum ki 65