English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ G ] / Gelmedi

Gelmedi traduction Espagnol

14,743 traduction parallèle
Benimle birlikte gelmedi.
No salió conmigo.
"Davacı Wisconsin Eyaleti - Davalı Gregory Allen"... Avery dosyasında... Hiç mantıklı gelmedi.
"Estado de Wisconsin contra Gregory Allen", en el archivo de Avery, lo cual no tenía mucho sentido.
Kendisini hapse atanlarla bugüne kadar hiç yüz yüze gelmedi.
Desde entonces, no volvió a hablar con la gente que lo metió tras las rejas.
Patronun çıkma zamanı gelmedi mi?
Normalmente ahora es cuando llega el jefe.
Yani diyorsun ki, otobüsten indikten sonra posta kutusundan mektubu alıp senin oraya gelmedi?
¿ Dices que cuando bajó del autobús no fue a tu casa con un sobre del buzón?
- Hayır, gelmedi.
No.
- Aklıma gelmedi çünkü.
Porque no lo recordaba.
Söylemek aklıma gelmedi. Haklısınız efendim.
Si se me hubiera ocurrido, sí.
Pek mantıklı gelmedi açıkçası.
Es un poco ilógico.
Bana Brendan'ın yanında duruyormuş gibi gelmedi hiç.
Nunca me dio la impresión de estar del lado de Brendan.
Ömrüm boyunca iki yakam bir araya gelmedi ama başkalarının olana yan gözle bakmadım.
¡ Puedo haber sido pobre, pero nunca pensé en robarle a los demás!
Başkan Yardımcısı bugün de gelmedi.
La vicepresidenta tampoco ha venido hoy.
Gerçekten, aklıma bile gelmedi.
En serio, ni siquiera lo recordaba.
- Çekim bugün gelmedi, George.
- Mi cheque no llegó hoy, George.
- O bugün neden gelmedi?
¿ Por qué no vino?
- Aklına başka bir şey gelmedi mi?
¿ No se te ocurrió nada más?
Mike beni almaya gelmedi.
Mike no me recogió.
Bu yüzden Camilla gelmedi.
Es por eso que ella no está aquí.
istediği gibi Bu "Cool" gibi gelmedi.
No sonó tan "Cool" como quería.
- Yıllardır kimse buraya gelmedi. - Siktir be.
Hace años que no viene nadie.
Zamanı gelmedi henüz.
Todavía no.
- Ama senin başına gelmedi.
No te pasó a ti.
Hey, büyükbaba, artık golfe başlama zamanımız gelmedi mi?
Abuelo, ¿ no crees que ya deberíamos empezar a jugar golf...?
Bana pek iyi gelmedi.
Esto no se ve bien.
- Pek öyle gelmedi.
- No es lo que yo sentí.
Oğlumu görmeden ölmeme izin verme. Hala kimse onları kurtarmaya gelmedi.
No me dejes morir sin dejarme ver a mi... juan
Bilim yolunu denemenin vakti gelmedi mi?
¿ No es momento de darle una oportunidad a la ciencia?
Askeri fabrikada bir işim vardı. Tecil ettirebilirdim ama bu doğru gelmedi.
Yo tenía un trabajo, podría haber... solicitado una prórroga, pero no era correcto.
Diğer adamların savaşması ve ölmesi gerekirken evimde güvenle oturmak doğru gelmedi.
No está bien, que otros hombres luchen y mueran. Mientras yo estoy en casa a salvo. Necesito servir.
Sence de yatma zamanı gelmedi mi? Hadi.
Hora de dormir, ¿ no crees?
Hayır, dün gece eve gelmedi.
No, ella no vino a casa anoche.
Hiçbir posta gelmedi.
No hay correo.
Dory kalkma vakti gelmedi daha.
Ow ow ow... Dory, no es momento de levantarse aún.
Gelmedi.
No vino.
Bana gelmedi.
No vino por aquí.
Ona burada olacağımı söyledim, peki neden beni bulmaya gelmedi?
Le dije que vendría, ¿ por qué no vino a buscarme?
Kuzey toprakları özgür kaldı ve Pamuk Prenses'in hükümdarlığına bir zarar gelmedi.
Las tierras del Norte quedaron libres y el reino de Blancanieves quedó a salvo de peligro.
Bu iyi gelmedi mi?
¿ No se siente bien?
Kulağa pek doğru gelmedi. Bu da ne böyle? Ben de bunu anlamaya çalışıyordum.
Ella está preocupada por él.
Jerry Springer Şov'un inanılmaz bir bölümünü. Jerry'den daha iyisi gelmedi.
Sabías que el lugar del que te estaba hablando en
Mutlaka ama beni öldürmeden önce... Bilgelik Tanrısı'nı çağırdık ama yanlış cevap vermekten korktuğu için gelmedi diyeceğim.
Pero antes de que me mate le diré que le pedí... al dios de la Sabiduría que fuera, pero que él temía equivocarse.
Sizle birlikte gelmedi mi?
¿ No ha venido con usted?
Bu adam hiç hava gelmedi mi?
¿ El tipo nunca sube por aire?
O adada olmak ona iyi gelmedi.
No era bueno para ella estar en la isla.
Haritadaki o küçük nokta seni çok heyecanlandırdı. Onlar aklına bile gelmedi.
Te entusiasmaste con ese punto en el mapa y ni siquiera piensas en eso.
Bana grip gibi gelmedi.
Para mí eso no suena como a una gripe.
- Sıcak ağda bana pek iyi gelmedi.
- La cera caliente no es lo mío.
MD şarkısına başlıyor Sırtım hiç yere gelmedi
A mí nadie me ha vencido
Gözüme hiç öyle gelmedi.
No se siente bien a la vista.
Ama o hiç beni aramaya gelmedi.
Pero nunca fue a buscarme.
Kimse onları kurtarmaya gelmedi.
Nadie ha venido para rescatarlos. Por favor aconseje

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]