Ham traduction Espagnol

- Çünki benim kızarkadaşımsın ham olursam onlar, sana da gülmeyecek mi?

Porque tú eres mi novia. Si soy inexperto, ¿ no se reirán de ti?

"Hiçbir şey ham, Hiçbir şey olgun değil..."

"Nada está crudo, nada está maduro...."

"Hiçbir şey ham, Hiçbir şey olgun değil..."

"Porque nada está crudo, Nada está maduro...."

Bir papaya aldığında Ya da bir kaktüs meyVesi Ham bir meyVe alırsan Bir dahakine dikkat et

Cuando coges una papaya o un fruto con espinas y en la zarpa te pinchas cuidado la próxima vez.

hayır ham. ". beşbin dolar mı? evet, adamım.

Si soy indulgente contigo tengo que serlo con todos... y muy pronto, las almendras en la ensalada tendrán patas.

Hamburger ister mi..

¿ Te gustaría una ham..?

Teknik kusurlarına karşın... bu ham, tarihi filmin görüntüleri sayesinde... daha çok insan Pancho Villa'yı tanıyacak. Meksika'nın açgözlü hırsız ağababalarına karşı verdiği... savaş hakkında yazılanlardan çok daha iyi anlatıyor onu. Bu ağababaları, gözü doymaz Amerika'yla... aralarındaki evlilikten kazanç sağlıyorlar.

A pesar de las imperfecciones... más gente descubrirá a Pancho Villa... gracias a este crudo filme histórico... que a las miles de palabras escritas sobre su lucha... por liberar a México de los ladrones de guante blanco... los únicos que se benefician de la complicidad... con los intereses rapaces de los EE.UU.

Ham gibi, ama hiç yoktan iyidir.

El gusto es horrible, pero es mejor que nada.

Saf, ham, patlamaya hazır sevinç!

Felicidad en estado puro bruto, natural, volcánico.

Ama sana bir mektubum vardı.

Ai Ham Lae, tengo que entregarte una carta.

Dirty Balls!

Ai Ham Lae!

- Benimki Ham-Kam.

- El mío es Ham-Kam.

- Daha önce hiç duymadım. - Ham-Kam'ı duymadın mı?

- Nunca oí hablar de él.

Ham-Kam mı?

¿ Ham-Kam?

Ham-Kam her nerede oynasa Muzaffer günleri vardır.

" Donde juega Ham-Kam, los días son victoriosos

O hâlde nakaratımızı söylüyoruz ; Ham-Kam, Ham-Kam, Ham-Kam

Y así cantamos nuestro estribillo Ham-Kam, Ham-Kam, Ham-Kam ".

Ham-Kam hakkında da tartışabiliriz.

Podemos discutir acerca de Ham-Kam.

- Ham-Kam.

- Ham-Kam.

Ham-Kam her nerede oynasa, Muzaffer günleri vardır.

" Donde juega Ham-Kam, los días son victoriosos

O hâlde nakaratımızı söylüyoruz ; Ham-Kam, Ham-Kam, Ham-Kam

Y así cantamos nuestro estribillo Ham-Kam, Ham-Kam, Ham-Kam.

Top bir adamdan bir adama gidiyor. Ham-Kam, Ham-Kam, Ham-Kam

La pelota va de hombre a hombre en Ham-Kam, Ham-Kam, Ham-Kam ".

Neden ki? Çaldıkları şey, virüsün daha fazla sentez gerektiren bir ham hali olabilir.

Suponemos que lo que robaron es sólo un agente precursor que necesita posteriores síntesis.

CEO ve Walfram ve Hart'ın başkanı olarak Santa Monica Körfezi'ne ham iblis atıkları atan bir şirketi batırdın. Bir Pyro Warlocks klanını cehennem boyutuna gönderdin ve aileleri vampirler tarafından öldürülen çocuklar için bir gelişim ve bakım programı başlattın.

como director y presidente of W. y H., acabas de cerrar una compañia que vertia basura demoniaca en la baia de Santa Monica, desterrado un clan de brujos piromanos a una dimensión infernal, y empezado un programa de acogida para niños cuyos padres han sido asesinados por vampiros.

Daha dün, kadınlara ham silikon pompalıyorduk.

Parece que fuera ayer que comenzamos a inyectar siliconas en las mujeres.

Olası - bir suikastçı, nükleer ham maddeye erişebilecek biri.

Pon el altavoz. Cabe la posibilidad. Un traficante ha estado robando material para una bomba.

Üzgünüm. Çok fazla kolesterol, bu da demek ki, artık pastırma da yok. Sadece kalp dostu, Jambon.

Lo siento... demasiado colesterol, lo que también significa que no hay tocino sólo una buena vieja saludable para el corazón Ham

İnsanın onu ham yapası geliyor.

¿ No te lo comerías?

Canını seven kaçsın hamımlar.

¡ Terminen con eso, señoritas! ¡ Corran!

İmza, Ham Gummer. r.

Firmado, Hiram Gummer ".

O çok düz. Benim istediğim daha... daha ham bir şey.

Necesito algo menos pulido.

Dua etmek istersen edersin Ham armut istersen yersin

Si los rezos te gustan, si las peras te gustan

O kıçın üzerine biraz sos döküp... ham, ham, ham.

Me gustaría poner salsa barbacoa en ese trasero y...

Ve bu ham düşüncede onun, tuzdan bir kütleye dönüşmesine neden olmuştu.

Y por ese anhelo tan inmaduro, fue convertida en algo lleno de amargura - : una estatua de sal.

Kupa kurasının güzel tarafı şanslı bir çukur olması. Cardiff ya da West Ham gibi eski rakiplerin çıkma şansı var, veya gerçekten şanslıysan, Millwall.

Lo bueno del sorteo de la Copa, es como una mezcla de suerte una oportunidad de enfrentar viejos rivales, como Cardiff o West Ham o si tienes mucha suerte, Millwall.

Ve bu takım West Ham, Cardiff, Arsenal, Stoken hatta Man United olabilirdi.

Y éstos podrían ser West Ham, Cardiff, Arsenal, Stoken incluso Man United.

Babam bana maden kömürünü ve ham metali demire çevirmeyi öğretti. Ben de bunu yapmaktan zevk alıyorum.

Mi padre me enseñó el arte de transformar el carbón y el mineral en hierro... y yo disfruto haciéndolo.

Jaebok Ham, mutlu musun?

Jaebok Ham ¿ Estás contento?

Ben Ham Maljuk Sokağının sevimlisiyim.

Soy Ham un guapo de la calle Maljuk

Jaebok Ham

Jaebok Ham

Jaebok Ham kim?

¿ Quien es Jaebok Ham?

- Ham Sungwon

- Ham Sungwon

Sesçi Ben Burtt, ham çekilmiş görüntülerdeki sesleri dikkate alarak filme yeni bir ses kanalı ekledi.

A partir de las pistas de producción... el diseñador de sonido Ben Burtt añadiría una nueva capa a la película.

Fakat, Lucas filmin ham halini çok yakın arkadaşlarını özel bir gösterimde sunduğunda sonuç kötüydü.

Una proyección privada del filme para los amigos de Lucas... no sirvió para reforzar su confianza.

Kendi, kendime meyvayla nasıl antrenman yapabilirim diye sordum. Ham olanlarla şut, olgunlarla teknik....

Y que nada grave ocurra con el fabuloso jugador en aquella época, el tratamiento era una bolsa de agua caliente era una pomada que había en la época y una toalla caliente.

Müttefikler Almanya ile savaşa girdiğinde, İngiliz kurgucu Charles Ridley... aynı ham görüntüleri kullanarak Hitleri aptala çevirdi.

Al estallar la guerra contra Alemania, el editor inglés Charles Ridley... reeditó las mismas tomas para ridiculizar a Hitler.

Ham meyveyi koparırsan ne olur?

¿ Por qué sigues con lo mismo?

İnsanlar sizin erkekten dönme olduğunuzu öğrendiklerinde, sizin sapık olduğunuzu düşünürler.

La gente descubre que uno es HAM, y creen que eres psicópata.

Biraz ham ama iyi.

Este equipo es un poco burdo, pero está bien.

Ham ham.

Lap, lap, lap...

Garavel hocam, bu meyvalar ham ya.

Estos ejercidos demostraran ser fructíferos.

Thornton, sana Le Havre'daki ham pamuk fiyatını söylemiş miydim?

Aquí, aquí, ahora.