English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ I ] / Inanılmazdın

Inanılmazdın traduction Espagnol

400 traduction parallèle
Ve baba, inanılmazdın.
Papá, estuviste magnífico.
Hayatım, inanılmazdın.
Querida, estás que te sales.
- Bence inanılmazdın.
Gracias. - Has estado fabulosa. No.
Sen inanılmazdın.
Tú eres maravilloso.
Sen inanılmazdın.
Eres increible.
Bugün inanılmazdın, Limonata.
¡ Estuviste genial allí fuera!
Bence orada inanılmazdın.
Has estado increíble.
Seni hapishaneden kaçarken izledim, inanılmazdın.
Vi el video del escape de la prisión. Sensacional.
Çok eğlendim ve sen inanılmazdın.
Me he divertido. Y has estado increíble.
Bebeğim, inanılmazdın.
Cariño, estuviste maravilloso. No estuvo mal.
Bu akşam gerçekten inanılmazdın.
Tu fuiste algo grandioso esta noche.
Hey, orada inanılmazdın!
- ¡ Hey, estuviste increíble allí adentro!
Dövüşürken inanılmazdın.
- Bueno, cuando estábamos peleando... Me asombras.
Ama siz, ikiniz inanılmazdınız.
- Ingresa esto. - Sí.
Gerçekten inanılmazdın.
De hecho, estuviste fabulosa.
Kaptan. Tabir yerindeyse, kesinlikle, inanılmazdın. - Sahi mi?
Capitán, ha sido algo verdaderamente asombroso.
- Babanın bugün yaptığı inanılmazdı.
- La atracción de hoy ha sido la gran hazaña de tu padre.
Orda yaptıkların inanılmazdı.
Has dado todo un espectáculo ahí dentro.
- İnanılmazdın Tintin
- Eso fue asombroso, Tintin. - Gracias.
Orası gerçekten inanılmazdı çünkü devamlı zirveleri bulutlu dağların fotoğraflarını görürsün...
Oh, ese era realmente increíble... porque siempre tienes esa imagen de las nubes en la cabeza y las montañas...
Aslında 16, 28 Mayıs tarihleri arasında o şehirde geçen olaylar o kadar inanılmazdır ki bazı politikacıların kariyerlerinin dibe vurmaması güvenlik güçlerinin rezil edilmemesi için gerçekler çok büyük çabalar harcanarak günümüze kadar hasır altı edilmiştir.
Sin embargo, lo que pasó en aquella ciudad entre el 16 y el 28 de Mayo de este año fue tan increíble, que hasta hoy los hechos han sido ocultados en un esfuerzo para proteger ciertas carreras políticas del desastre, y a la policía de la verguenza.
İnanılmazdın.
- Estuviste magnífica.
Gitarı dişleriyle çaldı... yere yatıp çaldı, kafasının arkasına geçirip öyle çaldı... daha bir sürü şey. İnanılmazdı.
Tocó la guitarra con sus dientes la acostó en el suelo, y la tocó detrás de su cabeza haciendo acrobacia.
Karşı caddeden çıkıverdi. İnanılmazdı, ağaçların arasından çıktı. Nerdeyse 500 kişiyi öldürüyordu.
Estaba viniendo por la calle, fue increíble, pasó entre los árboles, casi mata como a 500 personas.
Delly'in erkeklerin kucaklarında kıkardadığını ve mal gibi aygırlara bindiğini gördüm, inanılmazdı.
Vi crecer a Delly sentada en las piernas de los hombres sobre todo, sementales como Marv.
İnanılmazdın!
Has estado increíble.
Bo, inanılmazdın. Hayatımı kurtardın.
Bo, Eso estuvo increíble, salvaste mi vida.
İş ahlâkı inanılmazdı. İkiniz de o yaşlarda olmanıza rağmen ne yapacağınızı biliyordunuz...
Tenías una ética profesional impecable. y que realmente sabían como comportarse.
İnanılmazdın.
Estuviste increíble.
İnanılmazdın.
Estuvo brillante.
İnanılmazdın.
Has estado genial.
Biçim verme ile ilgili yaptıklarınız... inanılmazdı.
Lo que hizo con la aerodinámica Fue fantástico.
İnanılmazdın tatlım.
Estuviste fantástica, cariño.
Dünkü maçın ikinci raundunda, Steve, o inanılmazdı. 300 oyunda..
Ayer, en la segunda vuelta del partido, Steve,... la arrojó increíblemente.
İnanılmazdın!
¡ Estuviste genial!
İnanılmazdın.
Quiero decir Papa shockeado, lo salvaste!
Dürüst bir adamın yapabilecekleri inanılmazdır.
Es asombroso lo que un hombre honesto puede hacer. Mm.
Bu odanın akustiği inanılmazdır. Böylesini bulamazsınız.
La acústica en esta habitación es increíble, No tiene precio.
İnanılmazdın.
Estuviste magnífico.
- İnanılmazdın.
- Estuviste increíble.
İnanılmazdın!
¡ Eso fue increíble!
Lütfen, rahatsız olmayın. Bu kadar geç kaldığım için kusuruma bakmayın ama trafik inanılmazdı!
¡ Ay, por favor... perdónenme por llegar tarde, pero el tráfico estaba increíble!
İnanılmazdın.
Eso no es lo que quiero decir. Quiero decir...
İnanılmazdın!
Estuviste increíble.
Yukarıda yaptığın şey inanılmazdı.
Lo que hiciste allí arriba fue increíble.
İnanılmazdır. Evler üst katlarını kaybeder, ağaçlar dallarını. St. Louis Katedrali sivri kulelerini ve gelip geçen insanlar kafalarını kaybeder.
Las casas pierden sus pisos superiores, los árboles las ramas,... la Catedral de Saint Louis pierde sus cúpulas y los paseantes, sus cabezas.
Uzun kadın. O inanılmazdı.
- Una mujer alta fue increíble.
İnanılmazdın!
¡ Estuviste fantástico!
Suçun ağırlığı... ve rastlantının boyutu öyle inanılmazdı ki...
Ahora pues, el momento de la verdad. Siendo el peso de la culpa y la coincidencia tan grande Craig Hansen se quitó la vida.
İnanılmazdın. - Teşekkür ederim.
- ¡ Estuviste asombrosa!
Sadece bilimadamlarının değil, aynı zamanda halkın ve haber kuruluşlarının da katılımı inanılmazdı çünkü Mars'ta hayat olduğu ve popüler anlayışla Marslıların olabileceği sanılıyordu.
"La expectación de los científicos, del público y de la prensa era increíble porque se creía que había vida en Marte que quizá encontrásemos marcianos".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]