English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ I ] / Iyi gitti

Iyi gitti traduction Espagnol

1,410 traduction parallèle
Evet, bu gayet iyi gitti.
Bueno eso salió bien.
Dün akşam iyi gitti.
Nos salió bien anoche, así que... ¿ sí?
- Sence iyi gitti mi?
- Ojalá. ¿ Le habrá gustado al público?
Şimdiye dek iyi gitti.
Hasta ahora, todo bien.
Ama iyi gitti.
Pero ha ido bien.
Gerçekten, tanıştığım tek aile kendiminkiydi ve pek iyi gitti denilemez.
Literalmente, los únicos padres que conocía eran los míos, y eso no había resultado muy bien.
Ne iyi gitti?
¿ Cómo fué qué?
- Komplikasyon mu? - Ameliyat iyi gitti.
- ¿ Complicaciones en la cirugía?
Uzman değilim ama. her şey çok iyi gitti.
No soy un experto, pero diría que salió como en un sueño.
- Evet, çok iyi gitti.
Si, definitivamente.
Bu sefer iyi gitti.
Me salgo.
Sabahın köründe 80'lerin popuyla çok iyi gitti.
- Tranqui con los éxitos pop de los 80 tan temprano.
Yani babanla Zack'in öğle yemeği iyi gitti?
Entonces, ¿ la comida con Zack y tu padre fue bien? Increíble.
Ayakkabılarla iyi gitti.
Va con los zapatos.
Dün gece kumarhane çok iyi gitti.
Anoche nos fue bien en el casino.
Yerleştirme iyi gitti, anladığım kadarıyla.
El despliegue estuvo bien, según me he enterado.
Evet, yani, ilk seferinde iyi gitti
Sí, claro, si funciono bien la primera vez.
Pekala, bu iyi gitti!
Este estuvo bien.
Düşündüğümden daha iyi gitti.
Fue mejor de lo que me esperaba.
Tamam, bu iyi gitti.
- ¡ Qué bien nos ha salido!
Bence her şey gayet iyi gitti.
Creo que todo salió muy bien.
Şu ana kadar her şey iyi gitti.
Es la respuesta correcta hasta ahora.
Bana kalırsa çok iyi gitti.
Bueno, me resultó bastante bueno.
Çünkü ilkinde çok iyi gitti.
Porque la primera vez me fue tan bien.
- iyi gitti.
- Salió bien.
Böylece geçen yıl, işler bayağı iyi gitti.
Y desde hace un año la cosa va bien.
Çok iyi gitti.
Fue bien.
Geçen hafta için üzgünüm. İyi gitti mi?
Siento lo de la última semana. ¿ Fue todo bien?
İyi gitti mi?
¿ Fue bien?
İyi gitti adamım.
- ¡ Te salió perfecto, amigo!
Çeyrek finallerde Tom Cavendish'e karşı şansım yaver gitti, oyunuma iyi konsantre olmuştum tutkulu oynadım...
Tuve suerte contra Tom Cavendish en los cuartos... yjugué más concentrado... Más apasionado.
Biliyor musun? Warren Beatty oraya, en iyi aktris adayı Leslie Caron'la gitti.
Warren Beatty está con Leslie Caron, nominada para mejor actriz y yo ahí con Gidget.
İyi bir savaş asla adil olmaz. Ve evet, hoşuna gitti.
Una buena pelea nunca es limpia.
İyi gitti.
Ha ido muy bien.
Ama o bana 2 rubi verip misket oynamaya gitti. Shanti iyi bir kızdır.
Y entonces, él me dío dos rupías y se escapó, para ír a jugar a las bolítas.
İyi gitti.
Estuvo bien.
Diyelim ki iyi bir zar geldi ve her şey istediğimiz gibi gitti.
Y digamos que todo sale bien y todo sale a nuestra manera.
Leo gitti ve Charmed Ones habersiz olduğu Ama şimdi, ben bu hatayı düzeltmek mümkün olmak için bir adım daha yakın Iyi için.
Pero ahora que Leo se ha ido y las Embrujadas lo ignoran estoy un paso más cerca de enmendar ese error para siempre.
Gayet iyi gitti, değil mi?
¿ Estuve bien no?
İyi... gitti.
Me fue bien.
Param bitti ve çok iyi olduklarını düşündüğüm, bütün arkadaşlarım ve akrabalarım da gitti.
Mi dinero se ha ido... y los amigos y familiares que pensaba que yo era tan agradable se han ido, también.
İyi gitti.
Eso ha ido bien.
En iyi arkadaşı ayrıldı ve o başka bir çocuk ve gay babasının yanına mı gitti?
Su mejor amigo se marcha y entonces se escapa para irse con otro chico y su padre gay.
Geçen sefer kaçtığında, direkt en iyi çocukluk arkadaşına gitti.
La última vez se fue directamente con su amiga de la infancia.
İyi, hoşuma gitti.
Lo amo.
Çok iyi gitti!
Eso salió bien.
O zamandan beri işler ya çok iyi ya da çok kötü gitti. Bazı işler yolunda gitti.
Y desde entonces estuvo muy caliente y frío.
İyi ama nereye gitti?
¿ Pero adónde fue?
İyi gitti sanıyordum.
Pensé que había ido bien.
- İyi gitti.
Bien.
Bütün iyi renkler gitti :
Ya no quedan colores buenos :

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]