Kıskanıyorum traduction Espagnol
964 traduction parallèle
O oyunu acayip şekilde kıskanıyorum.
Tengo tantos celos de la obra.
Hayır, sanırım buralardan gidebildiğin için seni kıskanıyorum.
No. Creo que sólo siento envidia porque pudiste irte de aquí.
Elinize geçen fırsatları çok kıskanıyorum.
Envidio sus oportunidades.
Roy yakışıklı biri, kıskanıyorum.
Roy es guapo y estoy celoso.
- Kıskanıyorum onları.
- Yo las envidio.
Georgie'nin başarısını kıskanıyorum sanmayın.
No crean que envidio a Georgie.
Seni kıskanıyorum. Huzur bulmuşsun.
Realmente te envidio porque has encontrado un poco de paz.
Seni kıskanıyorum.
Te envidio.
Sanırım kıskanıyorum.
Creo que estoy celoso.
Kıskanıyorum, bu doğru, ama anlıyorum da.
Estoy celoso, sí, pero lo entiendo.
Sorun ne? Kıskanıyorum.
¿ Cuál es el problema?
Seni küçük bir kızdan bile kıskanıyorum.
Estoy celoso. Hasta estoy celoso de una niñita.
Seni çok kıskanıyorum Silvana! Senin yerinde olmak istedim.
Como te envidio, Silvana Ojala estuviera en tu lugar
Seni ve ona verdiğin her dakikanı, o imkânsız dostluğunu kıskanıyorum.
Estoy celosa de ti y de cada momento que le das, de su amistad imposible.
Onun mutluluğunu kıskanıyorum. O adamın mutluluğunu kıskanıyorum.
Envidio... la felicidad de ella.
Nefretini kıskanıyorum.
Estoy celoso de tu odio.
Ben de kıskanıyorum.
Yo también estoy celoso.
Seni kıskanıyorum.
Es por eso que yo –
Sizi kıskanıyorum.
La envidio.
Lorenzo, kıskanıyorum.
Lorenzo, tengo celos.
Aslında seni kıskanıyorum.
En el fondo te envidio.
Galiba seni kıskanıyorum.
Aun así, estoy celoso.
Seni, çok uzun zamandır ve çok iyi tanıyan birinden kıskanıyorum.
Celoso de alguien que te conoce bien desde hace tanto tiempo.
Kıskanıyorum, onu başkaları ile paylaşmak istemiyorum.
Soy celoso, no quiero compartirla con nadie.
Sizi ve Felix'i kıskanıyorum.
Y les envidio a usted y a Félix.
Garip bulabilirsiniz ama, sizi kıskanıyorum.
Puede que le parezca extraño, pero le envidio.
Evet, kıskanıyorum!
Sí, siento celos...
Masandan kıskanıyorum!
¡ De este escritório!
Onu kıskanıyorum.
Sabes, le envidio
- Size hayranım ve sizi kıskanıyorum.
- Les admiro y envidio.
Seni kıskanıyorum evlat.
¡ Cómo le envidio, amigo!
Bu nedenle evlenen çiftimiz bu fırsatı yakaladıkları için çok şanslılar ve kendilerini kıskanıyorum desem yalan olmaz.
Los envidio.
Seni kıskanıyorum Setsuko.
Por todo esto te envidio, Setsuko.
O kadar tatlı iki kızınız var ki sizi kıskanıyorum.
Tienes dos hijas maravillosas.
Ben, Tadaeusz Boleslav Kont Prokoszny, S.L. Jacobowsky'yi kıskanıyorum.
Yo, Tadaeusz Boleslav Conde Prokoszny, estoy celoso de S.L. Jacobowsky.
Yarın evine, kocanın yanına dönecek olmanı kıskanıyorum.
Que te vas mañana. Tengo celos de tu vida allá, de tu marido.
Ve komşu kızını kıskanıyorum.
Y siento celos de la chica de al lado.
Birazcık kıskanıyorum ama seni ve Peter'i değil.
Estoy celosa, un poco, pero no de ti y Peter.
- Seni kıskanıyorum.
- Te envidio.
Onu nasıl da kıskanıyorum.
Pobre sr. Hirayama.
Seni kıskanıyorum. Petersburg'a gidiyorsun.
Te envidio, vas a San Peterburgo.
Seni kıskanıyorum.
Yo... te envidio.
- Pekala, ben kıskanıyorum. - Ohhh...!
Yo estoy celoso.
Ben de bu işe katılmak isterdim. Gençliğinizi kıskanıyorum.
Ojalá estuviera en esto con vosotros.
- Ama ben seni kıskanıyorum.
- Te envidio. - ¿ Qué?
Evet, ben seni kıskanıyorum.
Te envidio de veras.
Size sahip olduğu için komutanınızı kıskanıyorum.
Envidio a su comandante, teniendo hombres como usted.
Bilirsiniz, bazen onları kıskanıyorum.
¿ Sabe?
Yine de kıskanıyorum.
Lo siento.
Seni tanıyorum. Kıskanıyorsun Jocelyn, diğer bekar kızlar gibi. Sen de öyle olmak istiyorsun çünkü.
Envidias a Jocelyn y a las solteras... porque desearías serlo.
Sizi kıskanıyorum.
¡ Ay!
kıskançlık 60
kıskanç 44
kıskandım 18
kıskanıyor musun 33
kıskanıyorsun 60
kıskandın mı 76
kıskaç 19
kıskanmak mı 21
kıskançlık mı 20
kıskanç 44
kıskandım 18
kıskanıyor musun 33
kıskanıyorsun 60
kıskandın mı 76
kıskaç 19
kıskanmak mı 21
kıskançlık mı 20