Prob traduction Espagnol
75 traduction parallèle
Jensen, prob.
Está alojada tras la arteria. Una ubicación difícil.
Tamam, burada küçük bir prob-lem-cik var.
Bien, tenemos un pequeño, prob-ble-ma.
Sonik prob mu?
¿ Una sonda sónica?
Hiçbir sorun yaşamayan ve iyi iş yapan birkaç okul biliyorum...
Conozco distintas escuelas que funcionan perfectamente, donde no hay ningún prob... - ¿ Qué quieres?
Prob.
A punto.
Burada da kıdemli kardiyologlarımızdan Dr. Holloway'in gerçekleştirdiği elektro-fizyoloji'yi görüyorsunuz. Şu anda hastanın damarına bir cerrahi mikro prob yerleştirecek,... daha sonra da fibrilasyona neyin neden olduğunu arayacak.
Y aquí tenemos una electrofisiología realizada por la cardióloga Dra Holloway, que introducirá una micropinza en la arteria del paciente y extraerá la pieza causante de la fibrilación.
Prob koptu. Hala içinde!
Está encajada, sigue dentro.
Şiir mi?
¿ Es un poema? Ves, ese es el prob...
- Buraya prob lazım.
- Necesitamos sitio.
Her zaman onları üzerimde denemek isterim.
Siempre quiero prob + ármelos.
Ve ben denemeye devam ettim.
Y eso que prob , ¨ eh? .
Onu denedim, denedim...
Prob y prob y prob , y prob ...
O nedenle prob yerleştirecek ki senden öğrensin.
Asi que tiene que cuando el pruebe, tu se lo dirás
Bu bizim sorunlarımızın en değersizi... Nerelerdeydin?
Ése es el menor de nuestros prob... ¿ Dónde has estado?
veya mevcut prob geri dönebilirim.
O podría volver al problema en sí.
Allah belanı versin!
- ¿ Cuál es tu maldito prob...?
Kendinden bahsediyorsan, sorun yok.
Si eres tú, no es ningún prob...
Darnaz Üçgenini oluşturan bu üç prob barış düşmanlarınca fırlatıldı.
Tres de esas sondas las cuales forman el triángulo Darnaz fueron lanzadas por los enemigos de la paz
İki prob güvende.
Las dos sondas son seguras
Darnaz Üçgenini oluşturan bu üç... prob barış düşmanlarınca fırlatıldı.
Tres de esas sondas las cuales forman el triángulo Darnaz fueron lanzadas por los enemigos de la paz
Son Prob nerede?
¿ Donde está la última sonda?
Biz prob avına çıkıyoruz. Partiyi böldüğümüz için üzgünüm, Kara Göl ama şimdi gitmelisin...
Venimos a la caza de la sonda, siento interrumpir la fiesta, Lago Negro, pero te tienes que ir ahora...
Prob. Nerede o?
La sonda ¿ Donde está?
Prob... bu tarafta.
La sonda está... Por este camino
Üçüncü prob... o benim!
La tercera sonda... ¡ es mía!
Hayır, Jool, onu vurma. Prob elinde.
No, Jool, no le dispares El tiene las sondas
İki prob da bende!
¡ Ya tengo las dos sondas!
Crichton... - Diğer prob bende.
Crichton... tengo la otra sonda
Bu, ucunda minik bir ışık olan optik bir prob. Uzaktan kontrol edebildiğim için etrafı tarayabiliyorum.
Es una sonda óptica con una pequeña luz en el extremo, y la puedo manejar de forma que se puede revisar el interior.
Bilseydi Hayır, o prob gönderilen olmazdı.
No, si lo conociera no habría enviado la sonda.
Yerleştirilecek bir rektal prob ile vas deferens, sperm kesesi ve prostatın kasılması sağlanacak.
Se inserta una sonda rectal que provoca la contracción de los vasos deferentes la vesícula seminal y la próstata.
Prob Joe'ya üçkağıt hakkında bir iki şey öğretene kadar burdayız.
No hasta que le ense � e a Prop Joe una o dos cosas sobre ser ladino.
Büyük ihtimalle kötü bir fikirdi.
Pero prob- - Probablemente es una mala idea.
Umarım bu bir probl- -
Espero que eso no sea prob- -
Anlamıyorum prob....
De verdad no veo- -
Problemlerine bir de tekerlekli sandalye mi eklemek istiyorsun?
¿ Quieres agregar una silla de ruedas a tus prob- -? ¿ A tus problemas?
- O zaman sorun... - Mafya için!
Entonces, ¿ cuál es el prob - - - ¡ Para la mafia!
Sorun ne anlama- -
Hola jefe, ¿ cuál parece ser el prob- -
Belki ben büyütüyorumdur ama bana kalırsa....
Bueno, puede que no sea nada pero también puede ser un prob...
Dokunulmazlık karmaşık bir prob -
La inmunidad es un problema complicad...
Bir dünyadışı ırk olurdu varsa hiç bizim güneş sistemi, ziyaret Onlar bir prob yerleştirilir olurdu bu belirli noktalarında kaydetmek için, bizi gözlemlemek için sipariş bize, ne var.
Si una raza extraterrestre habría Ha visitado alguna vez nuestro sistema solar, que habría colocado una sonda en aquellos puntos concretos en para que podamos observar, al registro nosotros, lo que tiene.
Refresh bilimsel olarak kanıtlandı...
"Refresh" ha sido cientificamente prob...
Muhtemelen.. ... muhtemelen kredi kartlarımdan birisi onda olduğu içindi.
Prob... probablemente porque ella, uh, tenía una de mis tarjetas de crédito encima.
- Prob? - Affedersiniz.
¿ La sonda?
Prob kolayca ana safra kanalından geçiyor.
Vale, la sonda ha entrado bien.
Neyimiz var. Sorunları olan bir Prens... Ciddi misiniz siz?
Tenemos un príncipe con un prob... ¡ ¿ En serio?
Yarına kadar muhtemelen...
Para mañana ella prob...
- Dur, kes şunu, yeter...
Tom, prob un cachito.
- Dur, dur, yeter artık!
- Prob un poco!
Bu büyük bir prob...
No, eso es todo!
Ama asıl sorunlar, bu konuyu insanlara anlatmak istediğimde başladı.
Mis prob emas empezaron cuando quise contárse o a los demás.