English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ Y ] / Yine sen

Yine sen traduction Espagnol

2,685 traduction parallèle
Yine sen.
Tu de nuevo.
Yine sen kazandın.
Tú ganas de nuevo. - Disculpa.
Bunca şeyi sen yaptın. ... ve şimdi sorumluluk yine sende.
Hiciste que eso sucediera y ahora es tu responsabilidad.
Gördüğüm ilk kişi yine sen!
¡ Y lo primero que veo... otra vez eres tú!
Sen yine de çeneni kapa.
No sabes nada, así que cállate.
Sen olduğunu biliyorum ama yine de inanamıyorum.
Sé que eres tú, pero aún no puedo creer que seas tú.
- Ama sen yine de kullandın.
- Sí. Pero tú lo haces igualmente.
Ve yine de, işin inanılmaz derecede kolay olsa da sen bir şekilde, her zaman batırmayı başarıyorsun.
A pesar de que tengas el trabajo más sencillo, encuentras la forma de hacerlo mal.
Her şey senin için çok basit, değil mi? Götümden ter akana kadar çalıştım, yapmam gereken her şeyi yaptım. ... ve sen öylece geldin hiçbir şey olmamış gibi ve yine hayatımı siktin!
Me he esforzado, he hecho todo lo que se supone que haga, y... no pasa nada jodí mi vida de nuevo!
Götümden ter akana kadar çalıştım, yapmam gereken her şeyi yaptım. ... ve sen öylece geldin hiçbir şey olmamış gibi ve yine hayatımı siktin!
Me he dejado el culo trabajando, haciendo todo lo que debo hacer, como si nada hubiera pasado y me jode la vida otra vez!
Sana bir seçim şansı tanıdık, ama sen yine bunu mahvettin.
Tratamos de darte una elección. Pero te has decepcionado de vuelta, ¿ verdad?
Sen yine de ağı ve zıpkını işe yaramaz adamlarımızdan birine ver.
Den la red y la lanza a uno de nuestros hombres de menor valía
Yine de sen peşini bırakma.
pero ve a por ello.
- Yine ne bok yiyorsun sen?
- Qué demonios haces, chico?
Sen ki kimlerin öldüğünü gördün ama yine de geçmişine yenik düşmüş bir savaşçısın.
A ti, que has visto morir a legiones... pero que eres el guerrero que sucumbió a sus actos pasados.
Sadece şöyle bir durum var ki Littlefair'ı öldürmekle Jack Reda maddi çöküntüsünü hızlandırmış, ailesini sokağa atmış olurdu. Yani sen yine Murdoch diyorsun öyle mi?
Jack Reda sólo habría acelerado su propio colapso. ¿ Así que de nuevo a Murdoch?
Yine de Diona'yla sen bu konuları pek düşünmemelisiniz.
Sin embargo tú y Diona deberían pensar en eso.
Sonra o "Aman Tanrım, neyi yanlış yaptım?" diye düşünürken sen onu öpeceksin ve "Aman Tanrım, benden yine hoşlanıyor." diye düşünecek.
Y entonces ella estará, "Dios mío. ¿ Qué he hecho mal?" y entonces, cuando vayas a besarla, ella estará, "Dios mío, ¡ le gusto otra vez!"
Sen çıkarabildin yine de.
Los sacaste.
St. Clair, sen onun kötü yollarla kazandığı paradan şantaj yaptığın için yetkililere de gidemezdi. Ama yine de bu hafızanı canlandıracaktır.
Clair difícilmente podría acudir a las autoridades ya que se robó el dinero de sus propias ganancias mal habidas, pero tal vez esto le refrescará la memoria.
Yine de sen Hoss sun.
Por proceso de eliminación, eres Hoss.
Hem sen de yine anpan yiyorsun.
Además, mira quien habla.
Yine mi sen!
¡ Tu de nuevo!
- Yine mi sen?
- Usted otra vez.
Ama sen yine de bir sor ya. Yine de bir sor.
Pero igual podrías preguntar.
- Yine aynı - - Yine mi sen?
Es la misma...
Bir dahaki sefere sen yine arkada olursun, değil mi?
¿ Como que tú irás en la parte de atrás la próxima vez?
Sen yine Sloan'ı düşünüyorsun.
Y tu estás pensando en Sloan otra vez.
Yine de sen, gerçekte insan kalan tek kişisin.
Y aún así eres el único que queda, el único humano de verdad.
Yine de sen, gerçekte insan kalan tek kişisin.
Y tú eres el único que queda, el único humano verdadero. Entonces dime,
O küçük garipimsi manyak, diğer insanlara kahve getirirken sen yine dizi çekiyor olacaksın.
Tú seguirás haciendo buenos programas de televisión cuando ese pequeño pelota vuelva a traerle el café a otra gente.
Oldukça uzun bir evliliğin ardından yine buluşma olaylarına döndüm. Yani sen bilirsin.
Verás, estoy perdida en el mundo de las citas otra vez después de un largo matrimonio, y, bueno, tú sabrías,
Yine de öyle şey etme sen kendini...
No hace falta...
- Sen yine de dikkatli ol.
- Solo ten cuidado. - Escucha, Hans...
d Sen yine yapacaksın d d Sadece döneceksin d
* Sólo intenta dar una vuelta *
Yine mi sen?
¿ Usted otra vez?
Sen yine de çok iyi olacaksın.
Bueno, sigues estando bien.
Larry, ne yapıyorsun sen yine?
Larry, ¿ qué estás haciendo?
Sen en berbatıydın, yine öyle olabilirsin.
Fuiste el peor, y puedes volver a serlo.
Yine mi sen! Dur bir saniye.
¡ Tú de nuevo!
Sen olduğunu bilseydim- -... yine de tetiği çeker miydin?
Yo no sabía que eras tú. Todavía habrías apretado el gatillo?
Yine mi sen? Sanırım sana beladan uzak durmanı söylemiştim.
Creía que os había dicho que os alejárais de los problemas.
Yine aynı şey olacak, Sarah. Yine bir hasta yatağında sen duvara boş boş bakarak yatarken yanında olmayacağım.
Y sé adónde va, Sarah, y yo no voy a terminar sentado en un hospital de nuevo, mirándote observar una pared vacía.
Ama yine de, sen hep benimle kalıyorsun.
Y aún así... te quedas conmigo.
Yine de sen olabilirsin, ki öyleyse adalet seni bulacaktır.
Todavía podría ser usted, y si lo es... La justicia te encontrará.
- O zaman yine oradan gir sen.
- Entonces ve por ahí.
O kadar dua ettikten sonra nihayet bir erkek çocukla kutsandık yine de sen bir karış suratla oturuyorsun.
Hemos sido bendecidos con un niño después de ofrecer muchas oraciones y tu estás sentada con cara larga.
O kadar iyi saklamama rağmen yine de sen bunu gördün.
Me volví muy buena escondiéndolo, pero tú lo viste.
Yine tırman ve bir dahakine sen kazan.
Vuelve a subir... y la próxima vez, gana.
Sen yaparsan, yine de doktor olamazsın.
Si lo haces tú, aún sigues sin ser doctor.
- Yine mi sen?
- Tú otra vez.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]