English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ Ç ] / Çok yetenekli

Çok yetenekli traduction Espagnol

1,379 traduction parallèle
Tanrım... Çok yetenekli bir delikanlısın.
Oh, Dios, Dios eres un muchacho muy talentoso
Shiatsu yapmıyor, ama yemin ederim çok yetenekli.
No hace shiatsu, pero os juro que tiene talento.
Çok yetenekli. "
Tiene talento. "
David çok yetenekli olduğunu söyledi.
David dice que tienes mucho talento.
Tiyatro konusunda gerçekten çok yetenekli değil mi?
Realmente tiene inclinación por lo dramático, ¿ no? Muy teatral.
Jutsu'lar konusunda çok yetenekli, inanılmaz derecede zeki ve popülerdi.
El dominio de las técnicas, la inteligencia, el trabajó.
Kendisi çok yetenekli bir reklamcımızdır. Sporsever ve çok heyecanlı bir kişilik. Ama en etkileyici olan kendisinin çok başarılı bir şarkıcı olması.
Porque es un ejecutivo de publicidad con mucho talento un aficionado a los deportes y un entusiasta de las apuestas pero lo que es más admirable, es un tremendo cantante y ha preparado un número musical para su nueva amiga, la Sra. DeLauer.
Çok yetenekli.
Es muy talentosa.
Çok yetenekli olduğunu söylüyorlar.
Dicen que es talentosa.
Çünkü çok yetenekli bir sörfçü.
Es un surfista muy talentoso.
Timmy çok yetenekli.
Timmy es muy talentoso.
Veronica Guerin çok yetenekli bir gazeteci.
Verónica Guerin es una periodista talentosa.
Fakat çok yetenekli müzisyenler.
Pero tienen mucho, mucho talento musical.
Oğlunuz çok yetenekli
Su hijo es muy talentoso.
Kanada'dan çok yetenekli bir koreograf.
Es un coreógrafo de mucho talento que ha venido de Canadá,
Bu akşam burada çok yetenekli bir müzisyen ve şarkıcı olduğu için çok mutluyuz.
Estamos encantados de tener con nosotros a un músico y cantante muy talentoso.
Sanığın çok yetenekli bir birey olduğu açıkça görülüyor.
Desde ya considero que el defenderse es un talento individual.
Bence onu okuldan almalıyız. Çok yetenekli bir çocuk. Bir matematik hocasından ders alabilir.
Tiene mucho talento en artes y para que necesita ciencias y matematicas?
Hayata çok yetenekli bir sanatçı olarak başlamıştım Yüzbaşı Göring.
Desde pequeño fuí un artista absolutanente dotado, Captain Göring.
Bu herif çok yetenekli değil mi?
Este tipo es listo, ¿ eh?
Çok yetenekli bir kılıç ustasına benziyorsunuz Tengu ile karşılaşırsanız onu rahatlıkla yenebilirsiniz.
Aunque él apareciera, tú pareces un hombre fuerte con una espada. Podrías enfrentarte a él.
Mesela bu bayan çok yetenekli bir aşçıdır.
Esta mujer es una buena cocinera.
Tommy çok yetenekli ve önemli biri.
Tommy es genial. Es muy importante.
- Çünkü bu adamlar çok yetenekli.
- Sólo por ser competentes.
Eşiniz çok yetenekli biri.
Su marido posee un don.
Ama önce Monica, seni çok yetenekli ve daha da önemlisi... ... harika bir dostum ve meslektasımla tanıştırmak istiyorum, Gavin Mitchell.
Pero primero, Monica, yo quisiera presentarte a mi supertalentoso colega, y más importante aún mi maravilloso amigo, Gavin Mitchell.
Oh, evet. Burada çok yetenekli bir simyacımız olduğuna göre...
Nosotros también tenemos alquimistas con talento por aquí.
Bakın, o çok yetenekli.
Mire, de verdad que tiene talento.
Bu yılın kazananını açıklamadan önce her biri çok yetenekli olan genç finalistlerimizi tebrik etmek istiyorum.
Antes de anunciar al ganador del concurso de este año, me gustaría felicitar a todos nuestros brillantes jóvenes talentos finalistas.
Sen çok yetenekli bir genç adamsın.
Eres un joven con mucho talento.
Çok yetenekli bir, Bilgisayar teknisyeni tanıyorum sisteminizi çok yakından tanıyan birisi.
Conozco a un técnico informático muy bueno que quizá esté familiarizado con su ordenador.
Çok yetenekli genç bir şarkıcı bulduk ve onun da adı Jennifer Lopez.
Nos hemos fijado en una cantante más joven, con mucho Talento y que resulta llamarse también Jennifer López.
Getty çok yetenekli görünüyor.
Getty parece sumamente capaz.
Jack Malone çok yetenekli bir ajan ve ona neden saygı duyduğunu anlıyorum.
Jack Malone es un agente muy talentoso y entiendo por qué lo respetas, hijo.
Ve sende onların klanındn çok yetenekli olanı kurtardın.
Y tuvo la suerte de reclutar al más talentoso de su clan.
Kızımı kullanın. Çok yetenekli.
Tío, tenéis que contratar a mi chica.
Merhaba America. Bu ayın Angel seçileni olarak, size garanti veririrm ki, Chris'in çok yetenekli elleri var.
Como ángel de este mes, puedo asegurarles que Chris estará en manos muy capaces.
Jorge çok yetenekli bir tamirci.
Jorge es un gran mecánico.
Hem çok yetenekli bir cadı hem de gerçekten çok iyi bir insandı.
No sólo era una bruja muy talentosa también era una mujer extremadamente amable.
Fakat dürüst olmak gerekirse Serena, şuna dikkat edilmeli ki... Bayan Woods erkeklerin ta * aklarını kesme hususunda çok yetenekli.
Pero con toda justicia, Serena, debo apuntar que la Srta. Woods es muy capaz de castrar hombres.
Çok yetenekli.
- ¿ De verdad? - Mucho talento.
Çalıştığım diğer yetenekli kişilerden çok farklısın.
Eres diferente a la mayoría de los artistas que he conocido.
- Çok zeki biri, yetenekli - Sanatçı ve
Es muy inteligente, una persona talentosa, sabes.
Sıradaki konuğum sadece günümüzün en yetenekli yeni yıldızlarından biri değil, hakkında en çok konuşulan yeni yıldızlarından biri.
Mi próximo invitado no es solamente una de las estrellas más talentosas del momento, además se está convirtiendo en una de las más comentadas.
Ben 13 yaşındayken, babam o, maço, yetenekli bir bankacı... ve ben, sıska, küçük bir çocuk... bir çok kez annesinin ayakkabılarını denerken yakalanan... neyse, babam yumuşak bir çocuk büyütmektense, ölmeyi tercih edeceğini söyledi... ve ben, öyle bir çocuk olmaktansa, ölmeyi tercih edeceğimi düşündüm.
Cuando tenía 13 años, mi padre era el típico banquero bien macho y yo solo era un chico flaquito que había sido descubierto varias veces probándome los zapatos de mi madre de todos modos, mi padre siempre decía que prefería morir antes de tener un hijo maricon y creo que se va a morir teniendo uno
O çok yetenekli bir oyuncu.
Ingenioso.
Yetenekli, küçük bir baş belası olsan da, benim bu yaştaki halimden çok daha ileride olsan da...
Aunque seas un malcriado talentoso aunque seas mucho mejor que yo a tu edad...
Dr. Reed, inanılmaz yetenekli ve onunla çok büyük yol katettiğinizi biliyorum.
La doctora Reed es una gran psicoanalista y sé que ha progresado mucho con ella.
Bir çiftçi eşi olmak için çok şeyi feda ettiğini biliyorum ama senin gibi zeki ve yetenekli birinin kendi amaçlarına öncelik tanımasının zamanı gelmedi mi?
Sé a cuánto has renunciado para ser la esposa de un granjero, pero con tu cerebro y tu talento ¿ no mereces darle a tus propias ambiciones más prioridad para variar?
ayrıca Gary çok akıllı ve yetenekli.
Gary es de hecho muy inteligente y talentoso.
Kuzey Kutbu'ndaki elemanlarımızın yetenekli parmaklarının düğümleri açmakta çok başarılı olduğunu fark ettik.
Encontramos los dedos más ágiles aquí, en el Polo Norte, dónde mejor pueden arreglar esos nudos y marañas,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]