English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ A ] / Ayakkabılarım

Ayakkabılarım traduction Français

2,717 traduction parallèle
Ayakkabılarımızı, silahlarımızı ve ekip otomuzu aldılar.
Ils nous ont dépouillés.
- Ve benim ayakkabılarımı da aldı.
Et mes pompes.
Gene ayakkabıları almışlar, ne alıp veremedikleri var ayakkabılarım la?
Ils ont encore pris mes pompes. C'est lourd, à la fin!
Ayakkabılarım su dolu.
Mes chaussures sont toutes trempées.
Ayakkabılarımı batırdı.
Il a vomi sur mes chaussures.
Yepyeni Fontarelli rugan ayakkabılarımı mahvettin.
Mes ballerines Fontarelli sont fichues!
Ayakkabılarım!
Mes chaussures!
"Ayakkabılarımı çıkarmak istemiyorum."
"Je veux pas retirer mes chaussures."
Aslında bir ara bana gelmelisin çünkü taban keçesi satan bir adam tanıyorum onları ayakkabılarıma koyuyorum ve okulda hiç yorulmuyorum.
En fait, vous devriez venir chez moi un jour parce que j'ai, des genres de semelles intérieures qu'un type m'a vendues, et je les porte dans mes chaussures, et à l'école, je ne suis jamais fatiguée.
Ayakkabılarım!
Mes pompes!
Geçen sefer kendimi tanıtacaktım ama av ruhsatını istediğimde ayakkabılarıma tütün suyu tükürdün.
On n'a pas été présentés. La dernière fois qu'on s'est vus, vous avez craché votre chique sur moi.
Neden fısıldıyorsun? Giysi dolabımda, arkada, en arkada, ayakkabılarımın arkasında, mektup dolu bir ayakkabı kutusu var.
Dans mon placard, tout au fond, derrière mes chaussures, il y a une boîte pleine de lettres.
Hiç LSD kullanmadım ve hiç pokerde ayakkabılarımı kaybetmedim.
Je n'ai jamais pris de LSD et je n'ai jamais perdu mes chaussures en jouant au poker.
Ayakkabılarımın hazır olduğunu söylemiştiniz.
Vous m'avez appelé. Mes chaussures sont prêtes.
- Ayakkabılarımı al!
- Mes chaussures!
Ayakkabılarım elektrikli mi?
Mes chaussures sont électriques?
Ayakkabılarımı çıkartmak istiyorum.
Je veux les enlever!
Ayakkabılarımı bulamamıştım.
Je l'ai jamais retrouvée.
Ayakkabılarımı parlatabilir misin?
Et mes chaussures?
Eğer topuklu ayakkabılarımı almaya gittiği için geciktiyse, yemin ederim, seni öldürürüm.
S'il est en retard car il est allé chercher mes talons
Ayakkabılarım ve çoraplarım.
Je sais. Chaussettes et chaussures.
- Çünkü 20 dakika sonra ayakkabılarım hastane terliğine dönüşecek.
- Dans 20 minutes, mes pantoufles de verre vont virer en bottines.
- Dans ayakkabılarımı giydim.
- Prêt à danser.
Olamaz, bunlar en sevdiğim ayakkabılarım!
Oh, non! Mes chaussures préférées!
Ayakkabılarımın üstüne kustu.
Elle m'a bousillé ma plus belle paire de pompes.
Ufak bir odam da vardı ayrıca işe giderken tenis ayakkabılarımı giyip vardığımda topuklularla değiştirirdim.
J'avais un petit cubicule... j'allais au travail en espadrilles et je me changeais pour mettre mes talons.
Ayakkabılarım, sadece takım elbiseyi tamamlamak için varlar.
Les chaussures font partie de mon uniforme.
- Anne, öbür ayakkabılarımı bulamıyorum!
Maman, je trouve pas l'autre lacet.
- Ayakkabılarım mı?
- Des pieds?
Manolo Blahnik ayakkabılarımın tabanına tuvalet kağıdı yapıştırıp pistte yürürken gülen birini unutmak kolay değil.
Je me souviens. C'est dur d'oublier quelqu'un qui a collé du papier toilette au fond de mes Manolo Blahnik et qui riait pendant que je défilais.
Nastya, ayakkabılarım nerde?
- Nastia, où sont mes baskets?
- Ayakkabılarım? Buraya bırakmıştım.
- Baskets, je les ai laissés ici
Ayakkabılarım nerede?
Où sont mes chaussures?
Çanta mı, ayakkabılar mı?
La mallette ou les chaussures
Ama ayakkabılar, elbiseler, mücevherler ve şu biblolarım konusunda biraz idareli olmalıyım.
Je dois me calmer sur les chaussures, les fringues et tous mes accessoires.
Takım elbise ve ayakkabıları kıro işi.
Costume de plouc, chaussures de plouc....
Jimbo'ya bir baktım, spor ayakkabılarını giyiyor.
J'ai regardé Jimbo qui enfilait ses sneakers, et je lui ai dit :
Ayakkabılarım.
Mes chaussures!
Lana hayatım, gel de ayakkabılarına bakayım.
Lana, mon cœur, viens ici et laisse-moi voir tes chaussures.
Ayakkabılarımı parlatabilir misin?
Un petit cirage?
Pekala, ayakkabılarında ne olduğunu bulalım.
Trouve ce qu'il y a sur ses chaussures.
Daha fazla ses çıkaran ayakkabılar almamız lazım sana.
Il te faut des chaussures plus bruyantes.
Ayakkabılarına bayıldım.
J'adore tes Louboutin *. Mais...
Yeni ayakkabılar bulmam lazım!
Il faut que je trouve d'autres chaussures!
Ayakkabılarım mı?
Mes chaussures?
Ayakkabılarınızı çıkarır mısınız, Memur Grant?
Veuillez enlever vos chaussures.
- Ayakkabılarımı uzat.
Passe-moi mes chaussures.
Giy bakalım ayakkabılarını.
Mets tes chaussures.
Büyük bir parti düzenlerim ve yeni ayakkabılar alırım. Ve Escapade atları çok sever o yüzden 100 tane falan alırız.
Je fais une énorme fête, j'achète de nouvelles chaussures et Escapade aime les chevaux, donc j'en achète une centaine.
Ayakkabılarını çıkarmana yardım edeyim mi?
De l'aide pour vos chaussures, ou...
Haley, tatlım. Ayakkabılarını buldun mu?
- Haley, tu as trouvé tes chaussures?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]