English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ B ] / Bana da öyle geliyor

Bana da öyle geliyor traduction Français

95 traduction parallèle
Bana da öyle geliyor.
Eh bien, c'est pareil pour moi aussi.
- Üç kuruşa bizi ihbar edebilir. - Bana da öyle geliyor.
- Elle nous vendrait pour un sou.
Evet, bana da öyle geliyor.
Oui, je viens de m'en rendre compte aussi.
Ben engel olmazsam şiddet içeren aptalca bir şey. Bana da öyle geliyor.
Nous prenons le contrôle de la science et du gouvernement, finalement aucun homme n'est indispensable.
Bana da öyle geliyor.
C'est du moins ce qu'il me semble.
Bana da öyle geliyor. Ama belki Pres sebebini öğrenmiştir. Kuzeyde.
C'est curieux, Pres s'est peut-être instruit dans le Nord.
- Evet, bana da öyle geliyor.
- Oui, on dirait.
- Bana da öyle geliyor.
Je sais.
Bana da öyle geliyor.
Je les entends clairement.
Bana da öyle geliyor.
Je le crains, oui.
Bana da öyle geliyor.
C'est ce que je calcule.
Bana da öyle geliyor.
C'est aussi mon sentiment.
- Evet bana da öyle geliyor.
- C'est pas loin.
Bana da öyle geliyor.
- Oui, j'aime me dire ça. Je sais.
Buradayken bana da öyle geliyor. Ama...
Ici je crois à tout ça, mais tu sais...
Bana da öyle geliyor.
J'y ai pensé.
- Bizi tuzağa düşürecekler. - Bana da öyle geliyor.
- Ils vont nous piéger.
Bana da öyle geliyor.
Pour moi aussi.
Bana da öyle geliyor.
Moi aussi.
Bana da öyle geliyor.
Ça l'est pour moi, c'est sûr.
Gerçek şu ki, bana da öyle geliyor.
Ca me paraît bien vieux à moi aussi, en vérité.
Bana da öyle geliyor.
Je crois aussi.
Bana da öyle geliyor. Pastamı yemeye devam ediyorum ama hala boş hissediyorum.
Je n'arrête pas de manger du gâteau pourtant je me sens vide.
Kabul etmek zor olsa da, bazen bana da öyle geliyor.
Même si c'est dur à admettre, ça me touche parfois.
Bana da öyle geliyor.
On dirait pas.
Bunun ikinize de garip geldiğini biliyorum... açıkçası, bana da öyle geliyor.
Ecoutez, je sais que ça doit vous paraître bizarre... je trouve ça étrange moi-même.
Bazen bana da öyle geliyor.
Des fois je pense que je le suis.
Bazı günler bana da öyle geliyor.
Parfois, je le crois aussi.
Belki de bana öyle geliyor. Sürekli bir şeyleri unutuyorum da.
J'oublie tout, vous savez.
Düşünüyordum da. Bana öyle geliyor ki biz...
J'y ai réfléchi et...
Günden güne daha iyiyim. Ya da öyle geliyor bana.
De mieux en mieux, on dirait.
Ya da bana öyle geliyor. Bayan Banks'i öpüyor.
Il embrasse Mme Banks.
Bana öyle geliyor ki, bir kez sosyal standartları düşürmeniz, akademik standartları da benzer akibete uğratacaktır.
Si vous prenez des garçons de milieux défavorisés, le niveau ne manquera pas de baisser.
Bana da öyle geliyor.
Normal.
Bu arada, hazır saatten bahsediyorken bana öyle geliyor ki, 18 : 36'da avizen kırılmış olacak!
Si c'est l'heure qui t'intéresse... je t'annonce que tu vas péter ce lustre à 6h36!
Ama bana öyle geliyor ki önümüzdeki altı ayı ya da bir yıIı daha verimli bir şekilde de kullanabilirsin.
Mais si tu passais six mois ou un an à faire autre chose...
Bana o zaman da pazar eki malzemesi gibi gelmişti... şimdi de öyle geliyor.
Du remplissage pour l'édition du dimanche. Je l'ai dit et je le répète.
Fikirleriniz bana çok etkileyici gelmişti. Hâlâ da öyle geliyor.
Bref, vos idées m'épataient, et elles m'épatent toujours.
Burada oturduğum kmlerce öteden bana öyle geliyor ki... bir erken boşalma durumu var- - ve aynı zamanda bayağıda şiddetli.
Bien qu'à des kilomètres de distance, il semble... que vous souffriez d'éjaculation précoce. Et assez sévèrement.
En azından insanlar artık umursuyor ya da ben büyüdüğüm için bana öyle geliyor.
Au moins, les gens semblent concernés. Ou c'est juste que je suis un adulte.
Bana mı öyle geliyor yoksa burası daha da mı ısınıyor.
C'est moi ou il fait de plus en plus chaud?
Bana öyle geliyor ki, suçlamayı yanıtlama işlemini atlayıp, doğrudan davaya geçmek, bunu da atlayıp, davanın düşürülmesini istiyorsunuz.
Vous voudriez sauter l'acte d'accusation, passer au procès, le sauter et obtenir un non-lieu!
Bu utanmaz adamın Margaret'le yüzleştirilmesini istiyorum. Bana öyle geliyor ki o da bu çirkin oyunun içindeydi.
Ce méchant homme sera confronté avec Marguerite qui, je le crois, a trempé dans ce crime.
Çok tuhaf, karların arasından otlar fışkırıyor, ya da bana öyle geliyor.
L'herbe pointe sous la neige.
Bana öyle geliyor ki, herkes biraz da Negatif Alan seviyesinde var oluyor, bazı diğerlerinden daha fazla kalıyor.
On existe, en partie, sur un niveau de Zone Négative. Certains plus que d'autres.
Drag Queen'ler her yıl daha da mı çılgın oluyorlar yoksa bana mı öyle geliyor?
C'est moi ou les drag-queens sont de plus en plus givrées?
Bana öyle geliyor ki modern ressam bu çağı ; uçağı, atom bombasını, radyoyu Rönesans ya da başka geçmiş bir kültürün eski biçimleriyle ifade edemez.
Il me semble que les artistes modernes ne peuvent exprimer leur époque... l'avion, la bombe atomique, la radio... selon les vieilles formes de la Renaissance... ni d'aucune autre culture passée.
Bana da öyle geliyor. Carla, orada mısın?
Carla, vous m'écoutez?
Ee, sana bir şey söylemek istiyordum. Bana öyle geliyor ki, sana yakınlaşmaya çalışsam da... pek başarılı olamıyorum.
Je voulais juste te dire que j'ai essayé de me rapprocher de toi, mais ça n'a pas marché.
Sizinle şimdi bir yerlere açılmak, egzotik ya da heyecan verici bir yer bile olsa... belki de bir balo, bana öyle geliyor ki bu bir kaçınma olacaktır.
Partir avec vous, maintenant, dans un endroit exotique, même si ce serait le pied, ce ne serait qu'une sorte d'évasion.
Söylemeye çalıştığım... hayat zaten yeterince zor ve bana öyle geliyor ki insan çocuğu için daha da zorlaştırmak istemez.
Ce que j'essaie de dire, c'est que la vie est déjà si dure, qu'à mon avis, on ne peut pas souhaiter la rendre encore plus dure à son enfant.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]