Daha da önemlisi traduction Français
816 traduction parallèle
Ne yaparsan yap benden korkmana hiç gerek yok. Daha da önemlisi kendinden korkma.
Je ne serai pas jalouse... parce que ton amour de la beauté n'est ni commun ni vulgaire.
Ama daha da önemlisi, şu sahip olmadığın sevgilini saymazsak şu koca dünyada senin Mazard'ı tanıdığını bilen tek kişi benim.
Mais le principal... à part cet ami que vous n'avez pas... je suis le seul qui sache que vous connaissiez Mazard.
Daha da önemlisi... bana, kötü günümde... iyi günümde olduğundan... daha çok destek çıktın.
c'est que tu m'as été plus proche dans l'adversité que dans la joie.
Bilmiyorum. Daha da önemlisi ilgilenmiyorum. İşte al, üzerinde çalışmaya başla.
Je ne sais pas et je m'en moque!
Daha da önemlisi, kız ona aşık mıydı?
Et est-elle amoureuse de lui?
Mutlu olmayacaktır ama daha da önemlisi, geri de gelmeyecektir.
Croyez-moi. Il sera malheureux. Il ne reviendra pas pour autant!
Daha da önemlisi onlara kolunu kaptırırsan ne olacağını bilirsin.
À plus forte raison. Une gonzesse qu'on gratte finit toujours par dérober.
Daha da önemlisi, dünyanın ona ihtiyacı var.
Le plus important, c'est qu'il peut être utile au monde.
Daha da önemlisi, oğlunuza bir şeyler öğretmek benim için çok büyük bir zevk. Kendimi buradayken cennetteymiş gibi hissediyorum.
En plus, je dois dire qu'avec votre fils je me crois au paradis.
Daha da önemlisi cinayet nedeniyle Seattle'da aranıyor.
C'est plus grave. On le recherche pour meurtre à Seattle.
Daha da önemlisi, ben bir politikacıyım.
Et de plus, je suis un politicien.
Daha da önemlisi, tuhaftır, yaşamaktan da korkmuyorlar.
Et ce qui me paraît plus important, ils n'ont pas peur de vivre.
Ve daha da önemlisi, siz iyi adamlarsınız. Ve ben, Tennessee'li olmanın sorumluluğunu taşıyorum.
Et ce qui est plus important, vous avez de bonnes manières... compte tenu que vous n'avez jamais vu le Tennessee.
Ancak daha da önemlisi, Yaşım bunun kıymetini bilecek kadar ilerledi.
Et je suis en âge de l'apprécier pleinement.
Daha da önemlisi, baş tanığım oldukça yaşlı.
Plus important, mon témoin clé est un homme assez âgé.
Daha da önemlisi. Rahat ol!
- Surtout bien détendu.
Daha da önemlisi :
Et le plus important :
Daha da önemlisi, Mepacrine.
Et surtout la mepacrine.
Daha da önemlisi dürüst olarak tanınıyorsun.
Et davantage, vous êtes connu pour cela.
Üstelik bu senin için kötü olur,... daha da önemlisi çocuğumuz için kötü olur.
Ce serait dur aussi pour toi et surtout pour notre enfant.
Daha da önemlisi seni mahveder.
Et par-dessus tout, il vous détruira.
Bayan Kinnian gibi deneyimli birisi, daha da önemlisi onun güveneceği birisi.
Quelqu'un ayant le profil de Mme Kinnian, et surtout, quelqu'un en qui il aura confiance.
Daha da önemlisi, başarılı oldum.
Vous savez, plus que ça encore, j'ai réussi.
Tütünü yumuşatır, tadını daha yumuşak yapar, ama bunlardan daha da önemlisi... sigarayı çok daha iyi, çabucak ve yumuşakça yakar.
Ca ôte l'âpreté. Ca adoucit le tabac mais surtout la cigarette brûle plus régulièrement.
Daha da önemlisi, benim yapacaklarım hakkında da yorum yapılmasını istemiyorum.
Ni surtout... sur mes propres faits et gestes.
Makinenin gözetlemediği biri. Daha da önemlisi makineyi benim kadar iyi bilen biri.
Quelqu'un que la machine ne surveille pas, et surtout... quelqu'un qui la connaît aussi bien que moi.
Ancak daha da önemlisi,... Orgel, tüm yaşamı oluşturan,... genetik alfabedeki 4 temel unsurdan birini ürettiğini farketti.
Mais le plus important, Orgel a constaté qu'il avait formé un des quatre constituants fondamentaux dans l'alphabet génétique qui dirige toute la vie.
Daha da önemlisi, | haklıysam ben de feda edileceğim.
Et le pire, c'est que je le serai aussi.
Ve daha da önemlisi, Cross'un bağlantıları varken Direniş'teydi.
Et, plus important encore, il était résistant quand Cross était agent de liaison.
Daha da önemlisi, bu resimlerin için iyi olmaz.
Et surtout, ça ne changerait rien au sort de vos tableaux.
Sen bir savaşçısın. Ve daha da önemlisi sende hayatta kalma güdüsü var.
Tu es un combattant, mais avant tout, je vois en toi un instinct de survie.
Daha da önemlisi bu şekilde görülmeli.
Et, plus important encore, il faut que ce soit visible.
Yıldız Filosu'nun en yüksek takdirnamesini kazanacaksınız daha da önemlisi, izinleriniz uzatılacak.
Vous serez cités à l'ordre de Starfleet. Et vous aurez surtout une longue permission.
Ama daha da önemlisi sağlık ve istek, değil mi?
Mais plus encore, le conditionnement et le désir, ja?
Daha da önemlisi ben de işe gideceğim.
Et encore plus important, moi aussi.
Daha da önemlisi, rakibimiz iki adamdan oluşuyor.
Plus précisément encore, que nos adversaires sont deux messieurs.
Daha da önemlisi, o orijinal.
Mieux, il est original.
- Afedersiniz Sayın Başkan, eğer bu projeyi çöpe atarsanız insanoğlunun üstlenmiş olduğu en güzel şeylerden birini bitirmekle kalmayıp, daha da önemlisi yürekli bir adamı geçmişte yalnız bırakacaksınız.
Excusez-moi, Monsieur le Président... mais si vous mettez fin à ce projet... vous mettrez fin à l'une des aventures les plus merveilleuses... que l'humanité ait jamais entreprises. Et ce qui est plus important encore... c'est qu'on laissera un homme courageux seul, là-bas.
Fakat daha da önemlisi Bob'un müşteri hesaplarının gizli şifresini öğrenmişti.
Mais, le plus important... elle a appris le code secret... des comptes des clients de Bob.
Daha da önemlisi, iyi bir temiz su kaynağı var.
Le plus important, c'est qu'il y a plein d'eau potable.
Daha da önemlisi, onun için mürettebatla iletişime girebilme fırsatı.
Et surtout, cela favorise l'interaction avec l'équipage.
Ama daha da önemlisi artık sebzelerimiz olacak çünkü o tavşanın tüm mahalleyi kapladığı ölüm bulutunda sağ kurtulmuş olması mümkün değil.
Mais je vais avoir des légumes. Car ce lapin n'a pas pu survivre au nuage de mort que j'ai lâché.
Daha da önemlisi, donumda bir lebistes sürüsü var desem, inanır mısınız?
Mais plus inquiétant : Mon slip regorgeait de poissons. Et personne me croit.
Daha da önemlisi, çalınan eroin'in ve 500.000'in cevabını vermek zorundasın!
En plus, vous devrez répondre du vol de l'héroïne et des 500 000 dollars!
Ve daha da önemlisi bunu annene asla ama asla söylememelisin bu yılki kongre L.A.'de.
Et plus important, ne le dis surtout pas à ta mère, cette année, c'est à L.A.
Ama daha da önemlisi bunlar 1942 teknolojisinin en önemli ürünleriydi.
Nous sommes à la pointe de la technologie de 1 942.
Daha da önemlisi siz de kendinize dikkat edin.
Faites aussi attention à vous.
Bundan daha da önemlisi hiçbir duygusu yoktur.
Et, plus important que tout :
# Daha da önemlisi, ticaret.
Revenons à cette affaire de commerce.
Bu kapı kilitliydi efendim, ve daha da önemlisi anahtarı kayıptı.
Cette porte était fermée à clé. Et en plus, la clé a disparu.
Senin için ya da daha önemlisi sana yapabileceğim bir şey olursa lütfen bana haber ver.
Sérieusement, si je peux faire quelque chose pour vous... ou plus précisément, vous faire quelque chose.
daha da iyi 37
daha da iyisi 48
daha da fazlası 27
daha da kötü 35
daha da kötüsü 101
daha önce hiç böyle hissetmemiştim 22
daha sonra 654
daha fazla 180
daha neler 80
daha iyi olur 49
daha da iyisi 48
daha da fazlası 27
daha da kötü 35
daha da kötüsü 101
daha önce hiç böyle hissetmemiştim 22
daha sonra 654
daha fazla 180
daha neler 80
daha iyi olur 49
daha iyi 561
daha iyisini yapabilirsin 39
daha iyiyim 141
daha iyi olacak 29
daha iyi misin 168
daha sonra gel 18
daha yeni geldim 61
daha iyi misiniz 18
daha iyisin 19
daha sonra da 30
daha iyisini yapabilirsin 39
daha iyiyim 141
daha iyi olacak 29
daha iyi misin 168
daha sonra gel 18
daha yeni geldim 61
daha iyi misiniz 18
daha iyisin 19
daha sonra da 30