Diyebilir miyim traduction Français
771 traduction parallèle
Çocuklar, bir şey... diyebilir miyim? Özel olarak.
les gars, je voudrais vous parler... en privé
4bin diyebilir miyim?
Merci, monsieur.
Ve 1, ve 2 ve 3... 3 diyebilir miyim?
Dois-je dire 4000?
7 bin diyebilir miyim?
700! 800! 6800!
Ve 3 ve 4. 7 bin 400. Ve 5 ve 6. 7 bin 600. 8 bin diyebilir miyim?
Deux fois... 7200!
Sana Dorothy diyebilir miyim?
Puis-je vous appeler par votre prénom?
Siz... Size "Julie" diyebilir miyim?
Vous êtes...
Bir şey diyebilir miyim? Ona hakaret ettin, biliyor musun?
Permettez-moi de vous dire que vous l'avez insulté.
- Başkana leş kargası diyebilir miyim?
- Je traite le maire de rapace?
Size baba diyebilir miyim bay O'Shea?
Puis-je vous appeler "père"?
- Sana Robert diyebilir miyim?
- Puis-je vous appeler Robert?
- Ben de size Sandy diyebilir miyim? - Tabii ki.
Je peux vous appeler Sandy?
- Ona merhaba diyebilir miyim?
Je peux aller le voir?
Buna aşk diyebilir miyim?
On peut appeler ça de l'amour?
Size yazabilir miyim, Bay Hightower? Size Bob diyebilir miyim?
Puis-je vous écrire, M. Hightower?
- Bir şey diyebilir miyim efendim?
Puis-je dire quelque chose?
"Bağışla bu korkunç suçumu" diyebilir miyim?
lmplorer mon pardon? Je ne puis.
Sana Bayan Bonner diyebilir miyim?
Madame Bonner...
Sevgili Nellie soyadını söylemediğine göre sana Doris diyebilir miyim?
Comme Nellie n'a pas dit votre nom, je vous appellerai Doris.
Sana Alfred diyebilir miyim?
Puis-je vous appeler Alfred?
Ve ülkemin insanları gibi "O la la!" diyebilir miyim?
Et selon la parole immortelle du poète... "Oh, la, la!"
- Evet. O konuşmadan önce Bir şey diyebilir miyim?
Puis-je donner un détail avant qu'il ne parle?
- Otsu'ya hoşçakal diyebilir miyim?
- Puis-je faire mes adieux à Otsu?
Lola... Size Lola diyebilir miyim?
Je peux vous appeler Lola?
Sana öyle diyebilir miyim? Bu sabah epey korktum. Polisler beni arıyordu.
Votre problème - mon injustice - est devenu le leur.
Size Wiggy diyebilir miyim, Bayan Wiggs?
Puis-je vous appeler "Wiggy", Mme Wiggs?
Sana Christine diyebilir miyim?
Je peux vous appeler Christine?
Malları yerleştirmeye yardım ediyordum diyebilir miyim?
Puis-je dire que je vous aidais à faire vos livraisons?
- Beth diyebilir miyim? - Evet.
Je peux vous appeler Beth?
Eşime hoşça kal diyebilir miyim?
Je peux dire au revoir à ma femme?
Bay Cartwright, rütbenize olan saygımla beraber. Siz bir dangalaksınız, diyebilir miyim?
M. Cartwright, sauf le respect que je vous dois, je pense que vous êtes un idiot.
Birşey diyebilir miyim?
Puis-je vous parler?
Şey diyebilir miyim?
- Je pourrais dire...
Sana baba diyebilir miyim?
Je peux t'appeler papa?
Sana Rizieri diyebilir miyim? Elbette... Baba.
- Je peux vous appeler Rizzeri?
Sana baba diyebilir miyim?
- Oui - papa!
Sana Alexei diyebilir miyim?
Je peux vous appeler Alexei?
Size Julia diyebilir miyim? Siz de bana Jenik diyebilirsiniz.
Je voudrais vous appeler Julia, et vous, vous pourriez m'appeler...
Merhaba Bayan Barrow, ya da sana Blanche diyebilir miyim?
Bonjour Mme Barrow, ou puis-je vous appeler Blanche?
Sör James, size hoş geldiniz diyebilir miyim?
- Bon retour parmi nous, Sir James.
Genevieve diyebilir miyim?
Je peux vous appeler ainsi?
Size "ortak" diyebilir miyim?
Puis-je vous appeler associée?
- İzin verirseniz size Hubert diyebilir miyim?
- Vous permettez que je vous appelle Hubert?
Sürtmek diyebilir miyim?
Je peux dire "peloter"?
Colin. Televizyona ilk kez çıkıyorum diyebilir miyim?
Je peux dire que c'est ma première apparition à la télé?
- Hayır. - Bir şey diyebilir miyim Albay?
- Puis-je dire quelque chose, colonel?
Ben, şey... Bir şey diyebilir miyim?
Puis-je... vous parler?
Sana Alice diyebilir miyim?
Je peux vous appeler Alice?
4 diyebilir miyim?
Allons, messieurs!
Şimdi 5 bin 600 diyebilir miyim?
5000!
Diyebilir miyim?
"Désolé, on annule le mariage."