Görüyor musun traduction Français
10,231 traduction parallèle
Çıkar yolu görüyor musun?
Tu entrevois une issue?
Burada ne olduğunu görüyor musun?
Vous voyez ce qui se passe?
Görüyor musun bunu?
Tu vois cette merde?
Bu votka şişesini görüyor musun?
Tu vois cette bouteille de vodka?
Orada çalışan adamı görüyor musun?
Vous voyez cet homme qui travaille?
Farkı görüyor musun, Ahmed?
Vous voyez la différence, Ahmed?
- Beni görüyor musun?
- Tu me vois?
Tom. Şunu görüyor musun?
Tom, tu as vu ça?
Onunla ilgili rüya görüyor musun?
Tu rêves d'elle?
Kendini onların gözünden görüyor musun Will?
Pourriez-vous vous voir dans ses yeux?
Ne kadar muhteşem olduğunu görüyor musun?
Voir comme vous êtes magnifique.
Kendini onu öldürürken görüyor musun?
Vous vous voyez la tuer?
- Şimdi görüyor musun?
- Tu vois maintenant? - Oui.
- Görüyor musun?
- Tu vois?
Görüyor musun?
- Tu vois?
- Görüyor musun?
- Tu vois? - Oui.
Görüyor musun?
Est-ce que - vois?
- Görüyor musun?
Est-ce que. Tu. Vois?
- Vay canına. - İdrarları nasıl parlıyor görüyor musun?
- Vous voyez comme les urines brillent?
Şuradaki yeşil etiketleri görüyor musun?
Ouais, vous voyez toutes ces étiquettes vertes là?
Köşedeki adamı görüyor musun?
Cet homme dans le coin?
- Hayır. Şuradaki sayıyı görüyor musun?
non. je suis un négociateur creatif qui garde un virus dans tes sorties de compte.
- Hayır. Ne yaptığını görüyor musun Caitlin?
Tu vois ce que tu fais, Caitlin?
Şuradaki kadını görüyor musun?
Tu vois cette femme là bas?
Görüyor musun, G?
Tu vois ça?
- Şuradaki kodamanı görüyor musun?
- Tu vois le grand type?
Renkli bileklikleri görüyor musun?
- Tu vois le ruban à leur poignet?
Kime dönüştüğümü görüyor musun?
Tu comprends qui je suis devenu?
Dikenleri görüyor musun?
Tu vois nos piques?
- Bu kapının ne kadar kalın olduğunu görüyor musun?
- Tu as vu comment cette porte est épaisse?
- Şu insanları görüyor musun?
- Vous avez vu ces gens?
- Sen görüyor musun?
Pas toi?
Onları görüyor musun?
Tu les vois?
Benim gördüğüm gibi görüyor musun?
Tu les vois comme moi?
Şuradaki adamı görüyor musun?
Tu vois cet homme?
- Şunları görüyor musun?
Vous voyez ça?
Şu adamı görüyor musun?
Vous voyez cet homme?
Görüyor musun?
Vous voyez ça?
- O zaman içimiz rahat. Tibet'teki gibi büyük kardan adamlar görüyor musun?
Tu vois un abominable homme des neiges comme celui du Tibet?
Şu kâğıt parçasını görüyor musun?
Vous voyez ce morceau de papier?
- Sallanan kirişi görüyor musun?
Tu vois la poutre qui bouge? Oui.
İçeride olanları görüyor musun?
Regarde ce qui se passe là dedans.
Dilini nasıl yuttuğunu görüyor musun?
Vous voyez comment sa langue a gonflé?
- Şu adamı görüyor musun?
Tu vois ce mec?
Burada başkasını görüyor musun?
Tu vois quelqu'un ici?
Görüyor musun?
Tu vois ça?
Barry, yakınlarında duvar görüyor musun hiç?
Barry, vois-tu un mur aux alentours?
Şuradaki kötü adamı görüyor musun?
Tu vois ce méchant monsieur là bas?
Görüyor musun?
Regardez.
- Şunu görüyor musun?
Tu vois ça?
Şu cocugu gorüyor musun?
Tu y crois, à ce gamin?
görüyor musunuz 176
görüyorum 679
görüyorsun 561
görüyorsunuz 374
görüyorsun ya 140
görüyorsunuz ya 100
görüyoruz 16
görüyormusun 34
görüyorsun işte 24
görüyorum ki 81
görüyorum 679
görüyorsun 561
görüyorsunuz 374
görüyorsun ya 140
görüyorsunuz ya 100
görüyoruz 16
görüyormusun 34
görüyorsun işte 24
görüyorum ki 81