Kaptan traduction Français
26,015 traduction parallèle
Kaptan Hasluck bana kalıcı vazife teklif etti.
Capitaine Hasluck m'a offert un travail. Un poste, disons, permanent.
Kaptan, Malezyalı korsanlar bizi köşeye sıkıştırdı!
Capitaine, les pirates Malais nous encerclent.
Kaptan, gemi batacak!
Capitaine, le navire va s'échouer.
Başardık Kaptan!
Vous l'avez fait, Capitaine.
Kaptan.
Capitaine.
Beş dakika evvel bir gemi kaptanıydım.
Il y a encore 5 minutes j'étais capitaine de navire.
Gemi tamamıyla yüklendi Kaptan.
Cargaison à bord, Capitaine.
Kaptan ayak bastı!
Capitaine, à bord!
Ben, Birleşmiş Gezegenler Federasyonu Kaptanı James Tiberius Kirk.
Je suis le capitaine James Tiberius Kirk de la Fédération des planètes unies.
Kaptan, Teenaxi'lerle anlaşma sağlayabildiniz mi?
Capitaine, avez-vous conclu un traité avec les Teenaxais?
Kaptan'ın seyir defteri, yıldız tarihi 2263.2.
Journal de bord, date stellaire 2263.2.
- Kaptan, Yorktown üssüne yaklaşıyoruz.
La base de Yorktown est en vue.
ÜÇÜNCÜ KAPTAN
PREMIER LIEUTENANT, SECOND USS ENTERPRISE
- USS ATILGAN İKİNCİ KAPTAN - USS ATILGAN
CAPITAINE USS ENTERPRISE-A
İzin verirseniz Komutan Spock'ın, Atılgan'ın kaptanı olarak yerime geçmesini öneriyorum.
Permettez-moi de recommander le commandant Spock pour le poste de capitaine de l'Enterprise.
Çok iyi bir kaptan olacaktır.
Il serait un grand capitaine.
Gitmeyi istemek bir kaptan için bile sıra dışı değildir.
Il n'est pas rare, vous savez, même pour un capitaine, de désirer quitter ses fonctions.
- Kaptan.
- Capitaine.
- Kaptan, önce siz.
- Après vous, capitaine.
Peki Kaptan.
Oui, capitaine.
Kaptan, bu tür bir çarpışma için donanımlı değiliz.
Nous ne sommes pas équipés pour ce genre d'échange.
Kaptan!
Capitaine!
Kaptan Kirk.
Capitaine Kirk.
Gemideki tüm sistemler çöküyor Kaptan.
Panne généralisée, capitaine.
- Kaptan'ın orada olması gerekiyordu!
Je sais, M. Sulu. Le capitaine devrait être là!
- Emredersiniz Kaptan.
- Oui, capitaine.
Kaptan Kirk!
Capitaine Kirk!
Elbette Kaptan, bu mümkün.
Oui, c'est possible.
Kaptan'ı arıyoruz.
NOUS CHERCHONS LE CAPITAINE.
Kaptan'ın...
Votre capitaine...
Kaptan, güç var gibi görünüyor.
Capitaine, il y a encore du courant.
Kaptan, parça en başından beri gemide miydi?
Capitaine, le fragment se trouvait à bord tout ce temps-là?
Evet Kaptan. çağrının yerini tespit ettim.
Oui, capitaine, j'ai localisé l'origine de son appel.
- İyi misin? - Evet, Kaptan ama kapana kısıldık!
- Oui, mon capitaine, mais nous sommes pris au piège!
Olamaz Kaptan, çok büyük bir bombanın üzerinde duruyoruz.
Nous sommes assis sur une bombe gigantesque.
Kaptan?
Capitaine?
Kaptan Balthazar Edison.
Le capitaine Balthazar Edison.
- Emredersiniz Kaptan.
- À vos ordres.
Ben düzgün çalışıyorum Kaptan.
Je suis fonctionnel, capitaine.
- Hayır Kaptan.
Non, capitaine.
Kaptan'ın seyir defteri, yıldız tarihi 2262. 18.
Journal de bord, date stellaire 2262.18.
- O da ailesini kaybetmiş Kaptan.
Elle a perdu des proches, elle aussi.
Kaptan, kraterin içindeki kimseye bağlanıp onu dışarı ışınlayamayız.
Il est impossible de localiser des personnes dans le cratère pour les téléporter.
Sonra sizin için hazırız Kaptan.
Nous vous attendons, capitaine.
Kaptan alıcınız!
Capitaine, votre balise!
Emredersiniz Kaptan.
À vos ordres, capitaine.
Kaptan, arıların uçuş kalıpları, bireysel kararlarla belirlenir.
Les trajectoires des abeilles dépendent de décisions individuelles.
Kaptan, gemiler eylemleriyle eşgüdümlü bir siber-yol bağlantısı paylaşıyor.
D'après ce que je vois, les vaisseaux ont un lien cyberpathique qui coordonne leurs actions.
Ofisime geçelim kaptan.
Allons au bureau.
- Evet Kaptan.
- Oui.
Kaptan?
- Oui.