English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ K ] / Kurtarın beni

Kurtarın beni traduction Français

501 traduction parallèle
Kurtarın beni!
Sauvez-moi!
Ondan kurtarın beni!
ÉIoignez-le de moi!
Kurtarın beni.
Sauvez-moi.
Hey, Kurtarın beni hemen!
Sortez-moi de là! Sortez-moi de là!
Bir çift ata ihtiyacım var. Kurtarın beni bu yorgun atlardan.
J'ai besoin de deux chevaux solides, Joe.
Kurtarın beni, kurtarın beni! Kimba aslandan kaçıyor.
Kimba poursuivi par lion!
Kurtarın beni.
Sauvez-moi!
Kurtarın beni!
Au secours!
Kurtarın beni, Bayan Rogers, kurtarın beni.
Sauvez-moi, Mme Rogers!
Kurtarın beni.
- Sauvez-moi! C'est Merlin qui me poursuit.
Yardım edin! Kurtarın beni!
Aidez-moi, sauvez-moi!
Beni vurmalarını istemiyorum! Kurtarın beni, kurtarın!
Je ne me ferai pas fusiller pour vous!
Kurtarın beni.
Aidez-moi.
Kurtarın beni şunlardan.
Libère-moi de ça.
Kurtarın beni, beyefendi.
Sauvez-moi, cher monsieur!
Kurtarın beni!
Arrêtez-le!
Kurtarın beni!
Qu'on me porte secours!
Kurtarın beni.
Au secours!
Beni bu mumyadan kurtarın.
Sauve-moi de cette momie! Elle est morte!
Anlattığımda, onun beni bir dertten kurtarıp başkasına attığını söylediniz.
Vous disiez à New York qu'il avait compliqué ma vie.
Artık beni teselli etmeyecek misin? Kurtarıcım olmayacak mısın?
Vous refusez d'être mon réconfort, mon sauveur?
Beni bu beladan kurtar...
Si vous me sortez... ça n'a pas d'importance.
Haydutların beni ele geçirmesini bekliyorsunuz. Bu sizi bir sürü beladan kurtarır, öyle değil mi?
Vous comptez sur eux pour vous débarrasser de moi!
- Şu adamın elinden kurtar beni.
- Débarrassez-moi de lui.
Hadi beni buradan kurtarın.
Sortez-moi de là.
Beni de büyük dertten kurtarırsınız.
Vous me rendrez un gros service.
"Beni bu yozlaşmış sarayın köleliğinden kurtarıp karın olarak alman için sana yalvarıyorum."
"Je te supplie de me libérer de l'esclavage " d'une cour corrompue, et de me prendre pour épouse. "
Beni tekrar görmeniz hatta benimle tekrar konuşmanız gerekmiyor ama kendinizi kurtarın.
Je ne vous demande pas de me revoir. Mais sauvez-vous.
Kurtarın beni!
Sauvez-moi...
Şu ilahi mesajı Allison'a iletseydiniz beni sürü beladan kurtarırdınız.
Si tu pouvais passer ce message à Allison, tu m'épargnerais bien des ennuis.
Belki yarın doktorlar beni kurtarır diyorum.
Demain, les médecins me sauveront.
- Lütfen beni kurtarın çavuş. - Seni kurtaramam.
- Je vous prie, sauvez-moi, sergent.
Mösyö Madeleine, kurtarın beni!
On entend un enfant rire.
Lütfen birşeyler yapın.. Beni kurtarın.
J'vous en supplie, tirez-moi de là!
Eğer yaparsan beni büyük bir dertten kurtarırsın.
Cela me serait d'une grande aide si vous le faisiez pour moi.
Prens, beni Kızıl Ölüm'den kurtarın.
Prince, sauve-moi de la Mort Rouge.
Lütfen beni buradan kurtarın!
Emmenez-moi loin d'ici!
Ben İtalyanım! Beni kurtarın!
Je suis italienne!
- Kitabını yazdığında beni kurtarırsın.
- Dans votre livre... vous pourrez me secourir.
Beni kurtarın!
Je ne veux pas mourir!
Yaşasın Xantos! Yaşasın beni kim kurtarırsa!
Vive Xantos!
Bakın, beni kurtarıyorsunuz, bağlıyorsunuz, tıraş ediyorsunuz.
Ecoutez-moi, vous me sauvez, vous m'enlevez, vous me ligotez, vous me rasez.
Niye şişenin yanında oturmuyorsun? Beni git gelden kurtarırsın.
Gardez la bouteille, ce sera plus simple.
Kendisi siz iyi insanların değer verdiği şeylere saygı duymuyor. Mukaddes kitabımız, mübarek kurtarıcımız.
Il ne respecte pas les mêmes choses que vous, la sainte Bible, le Sauveur béni.
- Seni rahat bırakmazlar. - Sen beni kurtarırsın.
Vous m'en sortirez, Vic.
- Beni kurtarın!
- Exaspérant aspic!
" Lütfen, lütfen gelip beni kurtarın.
" Je vous en prie, venez à ma rescousse.
beni merak etme, canını kurtar!
Laissez-moi! Partez!
Hayır size yalvarıyorum, beni bu aşağılamalardan kurtarın ve Austin'i yenin.
Non je vous supplie de me sauver de cette humiliation et juste gagner contre Austin.
Beni, sizi gündelik hayatın endişelerinden kurtarıp ebedi istirahatın kollarına atılmanızı sağlayan bir aracı olarak düşünün.
- Considérez-moi comme un instrument qui vous libérera des soucis de ce monde et qui vous apporte la promesse du repos éternel. - N'approchez pas!
Hem beni de yalnızlığımdan kurtarırsın.
et pour que je ne sois plus seul.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]