English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ S ] / Soğuk mu

Soğuk mu traduction Français

341 traduction parallèle
Soğuk mu? Biraz yavaşlasan iyi olur.
Ne vous négligez pas.
- Çok soğuk mu?
- Elle est froide?
Yangının olduğu gece soğuk mu aldın?
Avez-vous pris froid lors de l'incendie?
- Tamam. - Nedir o, soğuk mu?
C'est quoi, le froid?
Soğuk mu? Böyle iyi mi?
Tu te sens mieux ainsi?
Ağustos ayında böyle soğuk mu olur.
Frisquet pour un mois d'août.
Bu gece dışarısı soğuk mu?
Il fait frisquet, ce soir, hein?
- Su soğuk mu?
L'eau est froide?
Soğuk mu?
Tu as froid?
Son birşey daha var, patlamanın şiddetiyle yere yığıldığınızda... sıcak mıydı yoksa soğuk mu?
Encore une chose tout de même : le souffle qui vous a plaqué au sol, c'était un souffle chaud ou froid?
Sebebi neydi, soğuk mu?
À cause du froid?
Soğuk mu davransam? Yoksa sıcak mı?
Dois-je être froide ou brûlante?
O çok yakışıklı. - Burası soğuk mu oldu?
Le Révérend Mosby n'est pas du tout choqué de me voir ainsi.
Ellerin hala soğuk mu?
Tu as encore froid aux mains?
Soğuk mu?
- Pas trop glacé? - Non.
Soğuk mu?
Est-il froid?
Söylesene her zaman böyle aniden sıcak ve birden çok soğuk mu olursun?
Vous soufflez toujours ainsi le chaud et le froid?
Soğuk mu onları hareketsiz tutuyor?
Le froid les tient tranquilles?
- Orada hava soğuk mu?
Elle avait quel temps?
Soğuk mu?
Distant.
Smpanyan yeteri kadar soğuk mu?
Il est assez frais?
Bu da soğuk mu?
- Froid?
- Soğuk mu?
- Froid?
Soğuk mu?
Il fait froid?
Ellerim soğuk mu?
Mes mains sont froides?
- Soğuk mu?
Ca gèle là-dedans?
Bu sıcak su şişeleri de anneyi sıcak tutmak için. O halde Rusya'da hava halen çok mu soğuk ekselansları?
Cette bouillotte... réchauffera Madame.
- Ceketsiz sürmek biraz soğuk olmuyor mu?
N'avez-vous pas froid à conduire sans veste?
Seni soğuk nevale, hiç duygun yok mu?
Espèce de fou, tu n'as donc plus de cervelle? .
- Soğuk mu? - Evet.
Alors, prenons-en une.
Alışık olduğu konfor İngiltere'nin ılık içkilerine, soğuk odalarına, cereyanlı pencerelerine, tüten bacalarına, çürük su tesisatına zorla uyum mu sağlamalı?
Ses habitudes de confort doivent-elles s'adapter aux froidures de l'Angleterre, ses maisons insalubres, - Deux millions de maisons sont insalubres parce qu'elles ont été détruites. - sa mauvaise plomberie?
Burası çok mu soğuk.
Il fait un peu frais, mangeons à l'intérieur.
Amerika da bu kadar soğuk mu?
Il fait si froid en Amérique?
Üst katta neyim var sanıyorsunuz, soğuk hava deposu mu?
- C'est coincé. - C'est coincé.
- Merhaba, Scotty. - Çok mu soğuk geldi?
- Frisquet, pas vrai?
Gelirken bana soğuk bir kavun getirirsin olur mu doktor?
Rapportez-moi un melon bien frais, Doc.
Hiç insafın yok mu? Dışarısı çok soğuk.
Il fait froid.
Soğuk mu?
Elle est froide?
- Bir soğuk havlu getir ona, olur mu?
Une serviette froide.
Peki Milano'yu soğuk buldunuz mu?
Vous trouvez qu'il fait froid à Milan?
Soğuk mu?
- Elle est froide?
Soğuk sakelerle sarhoş olunur mu?
En ne buvant que des restes froids?
Sen, hiç iyi soğuk algınlığı olan birini duydun mu?
Vous avez déjà vu quelqu'un avec un bon rhume?
- Doğru mu? - Doğru! Soğuk suyla olmaz.
- De l'eau chaude, comme les gardes!
Soğuk mu?
Glacé?
Çok mu soğuk?
Trop froid?
Deniz çok mu soğuk olacak?
L'eau sera-t-elle glacée?
Luyba'lar yatacaklardı ve dışarısı çok soğuk. Ippolit'in üstüne su mu döktünüz? Adam sırılsıklamdı.
S'il revient... il va mettre le feu à la maison.
- Bir şeye açıklık getirelim. Soğuk hava kadınları tutkulu yapmıyor mu?
Autrement dit, le froid n'électrise pas les femmes?
Orası soğuk olur mu? Kalorifer var mı?
Il fera froid ou c'est chauffé?
Söyle evlat, kan kusuyor ve... soğuk algınlığından şikayet ediyor mu?
Dis-moi, mon garçon, est-ce qu'il vomissait du sang et se plaignait de frissons?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]