Tamir et traduction Français
1,417 traduction parallèle
- Üstü kalsın, lastiğini tamir et.
- Gardez la monnaie, changez-lui sa roue.
! Bisküvi siparişi verip pisuvar tamir etmek asla savaş kazandırmaz.
Commander des biscuits et réparer des pissotières n'a jamais fait gagner une guerre.
Çünkü o evi bir türlü tamir ettirmeyi başaramamıştık.
Oh ce sont des choses que nous devions arranger et que nous n'avons jamais fait.
Bu aptal şeyi tamir ettiğini söylemişti. Ama şimdi yanmıyor ve gaz sızdırıyor.
Il devait réparer cette cochonnerie et ça ne s'allume même plus.
Bayan Tanabe'i arıyorsanız temizliği bitirdi, havalandırmayı tamir etmek için çıktı.
Tanabe a nettoyé le Toybox et a porté l'air conditionné à réparer.
EVA'ya çıkmalı ve 10 dakika içinde sistemi tamir etmelisiniz. Bu...
Vous devez sortir et le remettre en route en moins de 10 minutes...
Yaşlı bir adamın kalça kemiği kırılmış ve adamın teki zarar gören Cadillac'ını tamir ettirmemizi istiyor!
Résultat : un vieux en miettes et une bagnole à réparer.
Ta ki, "Gelde fritözü tamir et" mesajına kadar.
- Puis y a eu : "Viens réparer la lèche-frite".
Ve kar temizleme aracı kullandım. Fotokopi makinelerini tamir ettim.
Et j'ai réparé des photocopieuses.
Şunu tamir etmek için saatlerdir uğraşıyorum. 20 yıldır bu tarz şeyleri tamir ediyorum ben. Ama bunu edemiyorum.
Je fais ça depuis 20 ans et celui-ci me résiste, ce vieux truc des années 70.
Barda mayonez kavanozu kırdım eski bir radyoyu tamir ettim ve savaşta sana anlatamayacağım daha bir sürü şey yaptım.
casser le pot de mayonnaise du bar de la galerie, réparer la trentième radio, et d'autres choses inracontables, à la guerre.
- Sen sadece kilidi tamir et!
- Réparez le verrou!
O zaman git şu kilidi tamir et, seni kazıkçı.
Alors répare ce foutu verrou, escroc!
Şu kahrolası kilidi tamir et, seni kazıkçı!
Répare ce putain de verrou, espèce d'escroc!
- O zaman kahrolası kilidi tamir et!
- Alors répare ce foutu verrou!
Buraya gel! Kilidi tamir et!
Réparez le verrou!
Gel buraya ve kilidimi tamir et!
Venez, réparez le verrou!
Kahrolası kilidi tamir et!
Réparez ce putain de verrou!
Size kapıyı tamir ettirmenizi söylemiş, ama dediğini yapmamışsınız.
Selon eux leur employé vous a dit... de réparer la porte, et vous ne l'avez pas fait.
Mutfağı dekore et, su oluğunu tamir et.
Décorer la cuisine, réparer les gouttières...
Ve baba ve oğlu muz standını ikinci defa yeniden tamir etmek için bir araya geldiler.
Le père et le fils étaient réunis. Reconstruisant le stand pour la deuxième fois.
O zamana kadar, komşuların borularını tamir etmeye devam et.
Entre temps, continue à faire le plombier pour le voisinage.
Alarmımı tamir et!
Répare mon alarme!
- Filanjiyi tamir ettiniz mi?
Et la collerette est réparée?
Sabah, kendimi yaptığım şeyden dolayı kötü hissetim ve tamir ettiğini öğrenince ise daha da kötü.
Le matin, je me suis senti super mal et c'était pire quand j'ai su que tu l'avais réparé.
Arabayı tamir etmeden ödeme yapamam. Ve sen bana parçayı yollamazsan da tamir edemem.
Je ne peux pas payer si je ne fais pas la réparation, et je ne peux faire la réparation que si vous m'envoyez la pièce.
- Tamir et o zaman.
- Réparez-le.
Hasarı ve kapsüler duvarı tamir edeceğiz.
On répare les dégâts et la paroi capsulaire gratuitement.
Bu fırını beş dakikada tamir ederim, size sadece bir yemeğe patlar.
Je peux la remettre en état en cinq minutes, et ça ne te coûtera qu'un déjeuner.
Debra'nın istediği gibi eski fırını tamir edip yerine koydum.
L'ancienne cuisinière est réparée et réinstallée comme Debra voulait.
Sigara kabinim tamir olmuştur, şimdi siz puştlar kalkmış, bir de...
Ma capsule fumeur est bientôt réparée! Et vous, vous voulez...
Boş ver. { \ pos ( 200,30 ) } Tamir mi?
Bonjour à ton mari et à Al.
Bakalım. Yönü tamir edebilirim, frenleri ve vites kutusunu.
Je peux m'occuper de la direction, des freins et de la boite de vitesses.
Burayı bir gün satın alacağım. Tamir edeceğim.
Je l'achèterai et je le remettrai en état.
Hadi... - Sizde arabayı tamir edin.
Il y a Ramdas-kaka et moi.
O araçları alıp, alüminyum kaplamalarla tamir edip, ve sonra Andy'nin vagonların üstünden atlayıp, kovboy filmi çevirdiği silah dükkanına gideceğimizi söylüyorsunuz.
Vous dites qu'on va prendre les bus, les renforcer avec de l'aluminium et puis aller au magasin d'armes où notre ami Andy joue les cowboys, le faire sauter sur le toit.
Eğer hızlı harekete geçmezsen... pek yakında kendine çok kötü bir son hazırlayacaksın. Tamir edilmesi mümkün olmayan bir hayat. Şimdiden tehlike çanları çalmaya başladı bile.
Si tu n'agis pas rapidement, tu scelleras bientôt ton destin tragique, une vie sans espoir de reconstruction... qui a déjà commencé à devenir désespérée et débile.
- Çeneyi birak ve tamir et.
Arrêtez de parler et réparez-le!
Peki ya sen? Sabah Aiden'la arabayı tamir ediyordum.
Et toi?
Babamın Bruno adında yoksul bir müvekkili vardı. Evimize gelir terasımızı tamir ederdi.
Mon père avait ce pauvre client, Bruno, et il venait chez nous réparer le porche.
Tesisat işçileri bir sızıntıyı tamir ederken 6 feet * aşağıda bu parçaları bulmuşlar.
Les employés du gaz réparaient une fuite, et ont trouvé des restes humains à environ 2 mètres sous terre.
- Filanji'yi de tamir ettiniz mi?
Et vous avez réparer les phalanges?
Stepnemiz yok. Bu iyi bir şey değil. Size ne söyleyeceğim, sizin için bir tane bulup, sabaha tamir ederim... ama asıl sorun, siz bu gece ne yapacaksınız?
Je vais vous dire, je peux en trouver un et réparer votre pneu demain matin,... mais la question, c'est qu'est-ce que je vais faire de vous jusqu'à demain?
Kamyonun tamir olur, köpeğin iyileşir, ve senin ihtiyar mezarından döner.
Ton camion se répare, ton chien se rétablit et ta femme revient.
Gemi kayalara çarptı ve karaya oturdu. Gövde tamir edilemez şekilde hasar aldı.
Le bateau a heurté des rochers, et s'est échoué, la coque irréparablement brisée.
Yani damar tamir edilmezse ve kan deveranı sağlanmazsa Gerald kolunu kaybeder.
Ce qui signifie que Gerald perdra son bras si l'artère n'est pas réparée et si le flux sanguin n'est pas vite rétabli.
Havalandırmayı tamir etmeyi bilen kimse yok mu?
Et je veux dire : Personne ne sait quand la climatisation sera réparée?
Bu arada Keith'in tamir edebiliriz dediği eski bir araba var.
Et il y a une vieille voiture au boulot, Keith a dit que je peux la retaper.
Ve okulun tek topu tamir edilirken... aşağıdaki alternatif sporlar önerilir :
Et pendant que la seule balle de l'école est en réparation... Nous vous proposons les sports alternatifs suivants :
Bugünkü sponsorlara teşekkür ederiz : Smallville Ledger, LuthorCorp B. V. Davenport Oto Tamir ve Old Spice Red Zone.
le journal de Smallville, la société LuthorCorp, la carrosserie Davenport et Old Spice Red Zone.
Ve gemiyi tamir etmeleri için zaman mı verdiniz?
Et il leur a laissé du temps pour réparer leur vaisseau?
etmeyeceğim 40
etkileyici 234
etrafta 23
etmez 34
etmiyorum 100
etmedin 20
etmedim 69
etmem 47
etrafta kimse yok 27
etmelisin 16
etkileyici 234
etrafta 23
etmez 34
etmiyorum 100
etmedin 20
etmedim 69
etmem 47
etrafta kimse yok 27
etmelisin 16