English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ Ç ] / Çavuş

Çavuş traduction Français

9,647 traduction parallèle
Ama Çavuş Willis ya da konuştuğu birisinin ikiyle ikiyi yan yana getirebilme tehlikesi var.
Mais il y a un risque que le sergent Willis ou autre - fasse le rapprochement.
Anna, Çavuş Willis'ten bir not aldım.
Anna, j'ai reçu une note du sergent Willis.
Çavuş Willis sizi arıyordu Bay Carson.
Le sergent Willis vous demande, Mr Carson.
Departmandaki en iyi çavuş sensin.
Vous êtes le meilleur sergent-détective de cet immeuble.
Bu soruya şu an cevap veremeyeceğimi biliyorsun, çavuş.
Vous savez que je ne peux pas répondre à cette question maintenant sergent.
Çavuş Detective Korsak'ı bilgilendir.
Informez le sergent Korsak.
Çavuş?
Sergent?
- Merhabalar. Ben Norland Yolu'ndaki polis karakolundan Çavuş Cawood.
- C'est le Sergent Cawood, du commissariat de Norland Road.
Çavuş Cawood.
Sergent Cawood.
Ben Norland Polis Karakolu'ndan Çavuş Cawood.
Bonjour Sergent Cawood de la police de Norland Road.
Bakın, bizim müdahil olmamızı istemediğinizi biliyorum ama Çavuş Cawood'un eşinize söylediği şeyi ben de size söyleyeceğim. Hâlihazırda 4 gün geç kaldık.
Je sais que vous ne voulez pas que l'on s'en mêle, mais je vais vous dire la même chose que le Sergent Cawood a dit à votre femme, OK?
- Shaf. - İyi misin Çavuş?
Tout va bien sergent?
Çavuş Cawood geldi, seni görmek istiyor.
Le sergent Cawoord est là, elle aimerait vous voir.
İçerde cehennemi boylamış bir şeyler olduğu kesin Çavuş.
Il y avait vraiment quelque chose là bas qui avait été dépecé, sergent.
İstersen bu konuşmayı benim ofiste yapalım Çavuş?
Devons-nous avoir cette conversation dans mon bureau, sergent?
- Çavuş Cawood, bir buluşma noktası belirlediniz mi?
" Sergent Cawood, vous avez un point de rassemblement?
Çavuş!
Sergent!
Çavuş Taylor sizinle görüşmek istiyor.
Le sergent Taylor aimerait vous parler.
— iEfendim, ben Çavuş Sherman,... Houston polisindenim.
Oui, monsieur.
- Çavuş, bu aktif bir federal soruşturma.
- Sergent, on est au milieu d'une enquête fédérale...
Çavuş Dedektif Korsak, Boston cinayet bürosu.
Sergent-détective Korsak, Département des Homicides de Boston.
Sanırım o Çavuş Friday'di *.
Je crois que c'était le détective Friday ( personnage fictif de la série Dragnet ).
Sakıncası yoksa oturabilirmiyim, Çavuş?
Je peux m'asseoir, sergent?
Çavuş Joseph?
Sergent Joseph?
- Çavuş Willis.
- Le sergent Willis.
Çavuş Willis'ten bir telefon geldi.
Le sergent Willis m'a appelé.
Çavuş. - Mack.
Sergent.
Çavuş Lannon şehri terk mi etmiş?
Le sergent Lannon a quitté la ville?
Çavuş, öğrencilerime ne olduğunu, hemen öğrenmek istiyorum.
Sergent, je veux savoir ce qui s'est passé avec mes élèves, et je veux le savoir maintenant.
Ama ben bunu çavuş Medeiros ile evde yapamam. Omuzlarıma bak.
Mais je ne peux pas le faire à la maison avec le Sergent Medeiros regardant par-dessus mon épaule.
Sen diğer askerler gibi değilsin, değil mi Çavuş?
Tu n'es pas comme les autres soldats, n'est-ce pas Sergent? Non.
Beş yıllık askeri deneyimi var, burada ve Afganistan'da çavuş. Eğer elektrikle veya kazanlarla ilgili yardıma ihtiyacınız olursa, onu çağırın.
Cinq ans d'expérience militaire, sergent, ici et en Afghanistan, s'il vaut faut un coup de main en électricité, c'est votre homme.
Eminim size ihtiyacım olmayacaktır Çavuş.
Je suis sûr que je n'aurai pas besoin de vous sergent.
Evet, koşsan iyi olur Çavuş.
Au pas de charge, Sergent.
Ben çavuş Farrelly, bu da çavuş Zollo.
Je suis le Sergent Farrelly, voici le Sergent Zollo.
Arkadaşın, Çavuş Farrelly.
C'est ton ami, le sergent Farrelly.
Çavuş Farrelly ve çavuş Zollo, yukarı gelebilir miyiz?
Sergent Farrelly et Sergent Zollo, pouvons-nous monter?
- Hazır mısın, Çavuş Collins?
Êtes vous prêt, sergent Collins? Jim :
Bu da Çavuş Korsak.
C'est le sergent Korsak.
- Çavuş Lannon.
- Sergent Lannon.
Ben Çavuş Charles Garnett, Gürcistan Ulusal savunma.
Sergent Charles Garnett, Garde Nationale de Géorgie.
Selam Çavuş.
Bonjour, sergent.
Doğuştan kutsanmışsın sen çavuş...
Vous êtes doté d'un grand pouvoir.
- Çavus düstü!
- Un blessé!
- çavus!
- Sergent!
çavus çavusum.
- Sergent.
Git ve Çavus Dickson'a refakat et Ölülerin gömme isleriyle ilgilenin.
Tu vas escorter le sergent Dickson aux affaires mortuaires.
Çavus Dickson iyi bir adamdi.
- Le sergent Dickson est bon.
Ama cekip gitmek istedigin an.. Çavus olarak bunu yapmaman icin bir sebep yok..
Mais, le moment venu, si vous voulez vous retirer, il n'y aura rien de mal à le faire en tant que sergent.
Yeni bir çavus mu geliyor?
- Oui, on va avoir un nouveau sergent?
Çavuş Lannon müzakere yapabilir.
Le sergent Lannon peut négocier.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]