English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ A ] / Artık istemiyorum

Artık istemiyorum traduction Portugais

2,523 traduction parallèle
Bunu artık istemiyorum.
Não quero mais isto.
Artık istemiyorum.
Já não.
- Artık istemiyorum.
- Não quero.
Artık seninle yaşamak istemiyorum!
Não quero mais viver contigo!
Artık onun güvenini suistimal etmek istemiyorum.
Eu não quero trair a sua confiança.
"Artık yarış kaybetmene sebep olmak istemiyorum."
"Eu não quero ser a causa de perderes mais corridas".
Artık uyumak istemiyorum.
Já não quero dormir mais.
Biliyor musun, artık düşünmek istemiyorum.
Sabes o que mais? Não quero pensar mais.
Artık bunu istemiyorum.
Não quero mais isto.
Artık buralarda takılmanı istemiyorum.
Eu não quero que andes mais por aqui.
- Artık mazeret duymak istemiyorum!
Não quero saber de desculpas.
Yüzümün sonsuza dek artık ihtiyacımız olmayan büyük bir patlamayla bağlantılı kalmasını istemiyorum.
Não quero o meu rosto associado a uma explosão que não era necessária.
Ben artık mönüde olmak istemiyorum.
Eu já não quero fazer parte da ementa!
Artık bunun hakkında konuşmak istemiyorum.
Já não quero falar mais sobre isso.
Ve ben artık bu tatminsizlikle yaşamak istemiyorum.
E recuso-me a ficar insatisfeita por mais tempo.
Artık o konu hakkında konuşmak istemiyorum, bebeğim.
Mas não quero falar disso, amor.
Artık seni tanımak istemiyorum, diğer orospuları, tümünüzü!
Não quero saber mais nada de ti, ou de nenhuma puta do mundo, e nem mesmo dela!
Bahanelerini duymak istemiyorum artık.
Não te quero ouvir mais a racionalizar sobre isto.
ve böylece artık biliyorsun, gerçekten artık bu olaya bulaşmak istemiyorum, Geneva.
E só assim tu sabes, que eu não me quero meter nisto, Geneva.
Artık bu konuyu konuşmak istemiyorum.
- Eu não quero falar mais sobre isto.
Artık burada olmak istemiyorum.
Não quero mais estar aqui.
Artık burada olmak istemiyorum!
Só não quero estar mais aqui!
Fakat bulacağım. Bunu artık yapmak istemiyorum.
Já não quero mais fazer isto.
Hey, artık kurtlar hakkında bir şey duymak istemiyorum.
Não quero ouvir falar mais desses malditos lobos.
Artık seni istemiyorum!
- Já não te quero mais!
Anneleri boşanmış tikli adam olmak istemiyorum artık.
Eu quero ser mais do que, o gajo com tiques, e mães divorciadas.
Yani, artık hiçbir şey yapmak istemiyorum.
Já não me apetece fazer nada.
Artık bunu yapmak istemiyorum.
Eu não quero fazer mais isto.
Ben artık bunu istemiyorum.
Já não o quero.
Bana artık hiç bir şey göndermeni istemiyorum.
Não acredito que me mandaste mais coisas.
Bana artık hiç bir şey göndermeni istemiyorum.
Não quero que tu me mandes mais nada.
- Artık onunla beraber olmak istemiyorum.
Não quero ficar mais com ela.
Artık bir erkeğin memeleri hakkında konuşmak istemiyorum.
Não quero falar mais sobre os teus peitos.
- Artık seni görmek istemiyorum!
- Não te quero ver!
Artık seninle konuşmak istemiyorum!
Não quero falar contigo!
Artık ayrı olmamızı istemiyorum.
- Não quero que voltemos a separar-nos.
Ben artık böyle olmak istemiyorum.
É só que eu não queria continuar a ser assim.
Çok yoruldum. Artık bunu sürdürmek istemiyorum.
Não quero mais fazer isto.
Bıktım artık futbol oynamak istemiyorum.
Sabem que mais?
Glen, artık konuşmanı istemiyorum, çünkü eğer yalan söylemeye başlarsan üstünde hiçbir köprü olmayan bir nehir oluşacak aramızda.
Glen, não fale mais. Porque quando começar a mentir-me, haverá um rio entre nós, sem ponte.
Artık saklamak istemiyorum.
Não me quero esconder mais.
Artık senin pisliklerinle uğraşmak istemiyorum.
Não quero mais envolver-me nas tuas trapalhadas.
Artık telefon etmeni beklemek istemiyorum.
Não quero esperar mais pelo teu telefonema.
Artık konuşmak istemiyorum.
Não quero falar mais.
- Artık seks yapmak istemiyorum.
- Já não tenho vontade de sexo.
Artık antrenman kaçırmak istemiyorum.
Não posso perder mais nenhum treino.
Babama söz verdim ve... Artık onu kızdırmak istemiyorum.
Prometi ao pai, e na verdade... não quero que ele fique zangado comigo outra vez.
Artık seni buralarda görmek istemiyorum.
Não te quero ver mais por aqui.
Bu arada o züppeyi artık burada görmek istemiyorum.
A propósito, não quero ver mais esse rapaz aqui.
Artık birlikte yaşamak istemiyorum.
Não quero viver contigo.
Sen harika bir babaydın, ama artık sana ihtiyacım yok ve gerçekten seni istemiyorum.
Foste um óptimo pai, mas não preciso mais de ti. E não quero mais saber de ti.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]