Benden hoşlanmıyorsun traduction Portugais
140 traduction parallèle
Artık benden hoşlanmıyorsun değil mi?
Já não gostas de mim pois não?
Böyle olduğumda benden hoşlanmıyorsun, değil mi?
Não gostas que fique neste estado, não é?
Numara yapma. Benden hoşlanmıyorsun.
Não precisa fingir, sei que não gosta de mim.
Basitçe söylersek fiziksel olarak benden hoşlanmıyorsun.
Talvez seja simplesmente isso. Talvez eu não te agrade fisicamente.
Benden hoşlanmıyorsun, demek ki benzemiyoruz. Kendimi tanıyorum, ben de hoşlanmıyorum. Çünkü ben kimseye benzemiyorum ve hiçbir şey veya kimse beni değiştiremez.
Não sei, mas você gosta como ela é e não gosta como eu sou... logo não somos parecidas e eu também não gosto porque eu não pareço com nada... e ninguém pode me mudar.
Benden hoşlanmıyorsun, değil mi?
Não gostas de mim, pois não?
Benden hoşlanmıyorsun, değil mi?
Não gosta de mim, pois não?
Ve sen? Her halükârda benden hoşlanmıyorsun.
E tu não gostas de mim, de qualquer forma.
Ben de senden hoşlanmıyorum. Benden hoşlanmıyorsun.
Tu não gostas de mim.
- Benden hoşlanmıyorsun.
- Não gostas de mim, pois não?
Sen neden benden hoşlanmıyorsun?
Por que não gosta de mim?
- Benden hoşlanmıyorsun değil mi patron?
- Não gosta de mim, pois não, chefe?
- Benden hoşlanmıyorsun.
- Não gostas de mim.
Pekala beynim, sen benden hoşlanmıyorsun ben de senden ama şimdi şu testi yap ve ben de seni birayla öldürmeye devam edebileyim.
Pronto, cérebro, não gostas de mim e eu não gosto de ti. Mas vamos a isto e eu posso voltar a matar-te com cerveja.
Benden hoşlanmıyorsun, çünkü sen bir ırkçısın!
Com os teus? Não gostas de mim porque és racista!
Ne? Benden hoşlanmıyorsun, çünkü ben bir beyazım!
Por eu ser branco!
Benden hoşlanmıyorsun.
Não gosta de mim, Bond.
Sara niye artık benden hoşlanmıyorsun? Yanlış bir şey mi yaptım yoksa?
Porque já não gostas de mim?
- Neden benden hoşlanmıyorsun?
- Porque é que não gostas de mim?
- Galiba benden hoşlanmıyorsun.
- Talvez não gostes de mim.
Benden hoşlanmıyorsun, ama kapını ısrarla çalarsam benimle konuşursun.
Não gostas de mim, mas falas comigo se eu bater à tua porta muito tempo.
Şimdi, senden hoşlanmışyorum, sen de benden hoşlanmıyorsun.
Eu não gosto de ti e tu não gostas de mim...
Buraya geldiğim andan beri benden hoşlanmıyorsun.
Não gostou de mim desde que aqui entrei.
Benden hoşlanmıyorsun bile.
Tu nem gostas de mim.
- Benden hoşlanmıyorsun, değil mi Valerie?
- Não gosta de mim, pois não?
Benden hoşlanmıyorsun bile.
Nem sequer gostas de mim.
Benden hoşlanmıyorsun
Caio-lhe mau. - Tem razão.
Benden hoşlanmıyorsun çünkü Horizon'u yıldız filosu için terk ettim.
Não gosta de mim porque deixei o Horizon para me alistar na Frota Estelar.
- Benden hoşlanmıyorsun, değil mi?
- Não gostas de mim, pois não?
Benden hoşlanmıyorsun.
Não gosto.
Benden hoşlanmıyorsun.
Não gostas de mim...
Benden hoşlanmıyorsun bile.
- Não te interesso... - Você segue assim.
Birlikte çalışmak zorundayız Benden hoşlanmıyorsun diye hastaların sağlığını tehlikeye atamam. | | | | |
- Temos que colaborar.
Benden hoşlanmıyorsun.
Não gostas de mim.
Neden benden hoşlanmıyorsun?
Porque é que não gostas de mim?
- Benden hoşlanmıyorsun.
- Tu não gostas de mim.
Benden hoşlanmıyorsun ve sorun değil.
Não estás assim tão afim de mim, mas não faz mal.
- Neden benden hoşlanmıyorsun?
- Por que não gosta de mim?
Ya anlaşılması güç bir sebepden dolayı... benden hoşlanmıyorsun, ya da benimle flört ediyorsun.
Mesmo que, à primeira vista, não tenhas gostado de mim... por alguma razão inexplicável, estás-te a atirar a mim.
- Benden pek hoşlanmıyorsun, değil mi?
- Não gostas muito de mim, não é?
Benden niçin hoşlanmıyorsun?
O que não gosta em mim?
Sen benden hoşlanmıyorsun.
Tu não me gramas.
Benden pek hoşlanmıyorsun, değil mi?
Não gostas muito de mim, pois não?
Sen benden hoşlanmıyorsun.
Você apenas não gosta de mim.
Benden pek hoşlanmıyorsun, değil mi Audrey?
Não gostas muito de mim, não é, Audrey?
Benden pek hoşlanmıyorsun, değil mi?
Não gosta muito de mim, não é?
Benden çok hoşlanmıyorsun intibası edindim.
Sabes, tenho o pressentimento que já não gostas de mim.
- Benden pek fazla hoşlanmıyorsun, değil mi?
Não gostas muito de mim, pois não?
Benden pek hoşlanmıyorsun değil mi?
Não gostas de mim por aí além?
Belki de buraya nezaketen geldin. Benden hiç hoşlanmıyorsun.
A não ser que estejas só a ser simpático e não gostes nada de mim.
Benden Neden Hoşlanmıyorsun?
Por Que Não Gostas de Mim?
bender 52
bende seni seviyorum 38
bende 490
benden 238
benden bu kadar 130
bende de var 25
benden uzak dur 398
bende seni 17
bende yok 35
bende var 92
bende seni seviyorum 38
bende 490
benden 238
benden bu kadar 130
bende de var 25
benden uzak dur 398
bende seni 17
bende yok 35
bende var 92