Birlikte büyüdük traduction Portugais
141 traduction parallèle
Birlikte büyüdük biz.
Crescemos juntos.
Birlikte büyüdük, aynı çeşit evlerde yaşadık, herşeyi birlikte yaptık.
Crescemos juntos, somos do mesmo meio, fizemos tudo juntos.
Biz içtiği su ayrı gitmeyen iki çocuktuk, birlikte büyüdük, birlikte çalıştık
Crescemos juntos, trabalhámos juntos.
Peder Logan'la birlikte büyüdük.
O Padre Logan e eu crescemos juntos.
Biz birlikte büyüdük birlikte avlandık birlikte savaştık.
Crescemos juntos... caçámos juntos, lutámos juntos.
Birlikte büyüdük, değil mi?
Amadureceste mais do que eu, não foi?
Birlikte büyüdük.
Crescemos juntos.
Birlikte büyüdük.
Nós crescemos juntos.
Biz birlikte büyüdük.
Nós crescemos juntos.
Birlikte büyüdük.
Sabe, crescemos juntos.
Bir ipucu Baton Rouge'da birlikte büyüdük aynı caddede, aynı yaştaydık
Dica : crescemos juntos em Baton Rouge e somos da mesma idade.
O iyi biri, bilirsin. Sadece komşumdu. Birlikte büyüdük sayılır.
É bom ripo, sabes, mas... é por ser do bairro, é uma fase que esrou a ultrapassar.
Birlikte büyüdük, ama beni tanımıyormuş gibi yapıyor.
Crescemos juntos e finge que não me conhece.
Birlikte büyüdük.
Brincamos juntos quando crianças.
Hayır, sadece birlikte büyüdük.
Não. Apenas crescemos juntos.
Biz birlikte büyüdük.
Eu cresci com ele.
Birlikte büyüdük, top oynadık, avlandık, balığa çıktık.
Crescemos a jogar à bola juntos, a caçar, a pescar.
Biz birlikte büyüdük!
Crescemos juntos!
Sen ve ben aslında birlikte büyüdük sayılır.
Nós praticamente crescemos juntos.
Yani birlikte büyüdük..
Crescemos juntas.
Birlikte büyüdük, birkaç günlüğüne bir yere gidip eğlenmek bizim için sorun değil.
Crescemos juntos, e não é grande coisa se formos dar um giro e divertir-mo-nos por uns dias.
Per ve ben birlikte büyüdük.
O Per e eu crescemos juntos.
- Birlikte büyüdük.
- Crescemos juntos.
Birlikte büyüdük sayılır.
Nós crescemos tipo que juntos,
- Cassie ve ben birlikte büyüdük.
- Eu e a Cassie crescemos juntas.
Farklı isteklerimiz olmasına karşın... kardeş gibi birlikte büyüdük.
Mas, nem sequer sabes quais são os meus pensamentos. Claro que sei.
Hepimiz birlikte büyüdük.
Todos nós vivemos juntos.
Darcy ve ben, birlikte büyüdük.
Crescemos juntos, o Darcy e eu.
Biz birlikte büyüdük.
Nós crescemos junto
- Sayılır. Georgia'da Sarah'la birlikte büyüdük.
Eu cresci com a Sarah na Georgia.
Aynı sokakta otururduk ve birlikte büyüdük.
Morávamos um em frente ao outro, e crescemos juntos.
Birçok açıdan bu kent ve ben birlikte büyüdük.
Em muitos aspectos, esta cidade e eu crescemos juntos.
Davenport ve ben birlikte büyüdük.
- O Davenport e eu começámos juntos.
Tamam. Kız kardeşlerle birlikte büyüdük.
Crescemos com irmãs.
Biz birlikte büyüdük. Benimde böyle arkadaşlarım var.
Sim, eu tenho amigos assim também.
Üçümüz birlikte büyüdük.
Nós três crescemos juntos.
- New Bern'de birlikte büyüdük.
- Nós crescemos juntos em New Bern.
- Birlikte büyüdük Jack.
- Crescemos juntos, Jack.
Merhaba nasılsın? New Bern'de birlikte büyüdük onunla.
Nós crescemos juntos em New Bern.
Hepimiz birlikte büyüdük.
Nós todos crescemos juntos.
Biz birlikte büyüdük.
- Crescemos todos juntos.
Burada, San Jose Körfez Bölgesi'nde, Silikon Vadisi'ni oluşturan varoşların arasında hepimiz birlikte büyüdük.
Foi aqui, San Jose, no Bay Area, dispersos em toda a periferia que compõem o Vale do Silício, que todos nós crescemos.
Biz hep birlikte büyüdük, biz ırkçı değiliz.
Crescemos todos juntos.
Birlikte büyüdük, birlikte bisiklete bindik.
Crescemos juntos.
Birlikte büyüdük...
Crescemos juntos.
Nick ve ben birlikte büyüdük.
O Nick e eu viemos para cá juntos.
Ashley ve Ben birlikte büyüdük.
Ashley e eu crescemos juntas.
Dan ve ben birlikte büyüdük.
O Dan e eu crescemos aqui.
Gençlik günlerimizden, birlikte büyüdük.
Isso é o que eles dizem.
Biz bu çiftlikte büyüdük. Sevgi dolu anne ve babamızla birlikte.
Crescemos nesta casa com os nossos queridos pais.
Cross ile birlikte büyüdük.
Cross e eu crescemos juntos.