Bïrak traduction Portugais
623 traduction parallèle
- Onu bize bïrak.
- Deixe isso connosco.
Dümeni bïrak!
Largue a alavanca!
... elindeki isi hemen bïrak... Ç ... ve onun istedigini yap.
Christopher, abandone o que estiver a fazer e ponha-se completamente à disposição dele.
Beni rahat bïrak.
Agora, deixa-me.
Bana oIan intikamini ikiye katIa ama onIari özgür birak! "
duplica a tua vingança sobre mim mas deixa-as em liberdade! "
BununIa özgürIügünü satin aIirsin ama beni birak, kendi kaderimi beIirIerim. "
ele vai comprar a tua liberdade mas deixa-me definir o meu destino. "
" AptaIca korkuIarini birak.
" acalma os teus receios tolos.
Birak gitsin.
Deixa-a ir.
Birak iki ayi, iki sene ugrassa yine bir sey anlayamaz.
Nunca saberia o que é isso em 2 anos quanto mais em 2 meses.
- O zaman üzülmeyi birak.
- Entäo páre de se preocupar.
Birak simdi bu kuru seyleri!
Essa coisa direita näo!
Sen o isleri bana birak.
Deixe a opiniäo pública comigo.
Birak girelim.
Deixa-nos entrar!
Birak masal anlatmayi Bale.
Nao me digas, Bale.
Kahramanligi birak ve biraz dinlen.
Pára de tentar ser um heroi e descansa um pouco.
- Birak arka taraftan çikayim.
- Mostre-me a saída das traseiras.
Numarayi birak.
Nao me venhas com essa.
Birak gitsin Dutcher.
Larga-a, Dutcher.
- Beni yalniz birak Gus.
- Deixa-me em paz, Gus.
- Birak da Jed anlatsin.
- Que seja ele a dizer-me.
- Onlari hemen serbest birak.
- Liberte-os imediatamente.
Birak gideyim, Paris.
Largue-me, Páris.
Paris, birak hep öyle kalsin.
Ele que seja sempre assim, Páris.
Athena'nin öfkeli ayaklarini savunmasiz oglumun üzerine birakma buradaki kederimize birak.
Não deixes que o ódio de Atena se alimente do meu filho indefeso, mas na nossa tristeza.
Birak beni.
- Vai. Deixa-me.
Birak beni, dedim.
Deixa-me, já te disse!
- Beni rahat birak!
- Deixa-me em paz.
Yapacagini söylemeyi birak da yap hadi!
Vamos! Fá-lo!
Rahat birak kadini.
Deixa-a em paz.
- Mike, yapma. - Birak.
Mike, por favor...
Bari birak da ben de istedigimi yapayim lan!
Deixa-me as ferramentas de que preciso!
- Birak ya!
Tretas.
- Bu kadar takmayi birak.
Não te preocupes.
Her zamanki gibi. - Böyle laga luga yapmayi birak.
- Não faças aquela cena...
Birak beni!
Sai de cima de mim!
Birak lan bunlari, sikmisim sanat bölümünü.
- Que se lixe a secção de artes!
Birak beni!
Larga-me! Estão a olhar para onde?
- Saçmalamayi birak be. - Sadece mental bir olusum.
Para com essa merda!
- Rahat birak beni.
- Deixa-me em paz.
- "Biz" demeyi birak amina koyayim!
Para de dizer "nós"!
Beni rahat birak!
Deixa-me em paz!
SİLAHI BIRAK
DEIXA O REVÓLVER
Araba almayi birak, yemek yiyecek paran bile yoktur senin.
Não tens dinheiro para jantar, quanto mais para um carro.
Onu oraya birak.
Deixe isso aí.
Oraya birak.
Deixe isso aí.
BENİ DİNLE... BIRAK YÜRÜMEYİ.
Ouve-me... pára de andar.
BENİ RAHAT BIRAK.
Deixa-me em paz.
KAZANMAK İSTİYORSAN BIRAK GEORGE İLERLESİN!
Ó IKE! QUER GANHAR? DEIXE-O COM O GEORGE
Ve sen de beni rahat birak!
Deixa-me em paz!
Sen de tüfegini birak.
Entrega essa arma também.
- Birak onu.
- Entrega a arma.
bırak 1242
bırak beni 1950
bırakma 58
bırakıyorum 119
bırakmam 34
bırakma beni 65
bırakın 390
bıraktım 124
bırakmayacağım 38
bırakın beni 769
bırak beni 1950
bırakma 58
bırakıyorum 119
bırakmam 34
bırakma beni 65
bırakın 390
bıraktım 124
bırakmayacağım 38
bırakın beni 769
bırakacağım 37
bırak onu 1012
bırakalım 42
bırakın gelsin 27
bırak gitsin 444
bırakmak mı 26
bırakın gitsinler 39
bırak artık 86
bırak gitsinler 68
bırak şimdi 60
bırak onu 1012
bırakalım 42
bırakın gelsin 27
bırak gitsin 444
bırakmak mı 26
bırakın gitsinler 39
bırak artık 86
bırak gitsinler 68
bırak şimdi 60