English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ D ] / Değişmiş

Değişmiş traduction Portugais

1,352 traduction parallèle
Ama ben tamamen değişmiş bir insan gibiyim.
É como se eu fosse uma pessoa completamente diferente.
Her şeyin yeri değişmiş!
Elas mudaram tudo de sítio!
Vay, burası kesinlike değişmiş.
Este sitio está mesmo mudado.
Ne kadar değişmiş görünsek de.
Não obstante da nossa aparente mudança.
Yalanlar arasından gördün... Artık değişmiş olduğumu.
" Viste-me para lá das mentiras Que compõem o meu disfarce
Tabii, o zamana kadar türü değişiyor. Böylece Susan'la sizdeki HIV türü değişmiş oluyor.
Entretanto, a sua estirpe torna-se diferente da que tinha Susan Hodap.
Bir dalga vurması sonucu geriye dönülmez biçimde değişmiş bir dünyayı?
Pessoas que você não reconhece? Um mundo totalmente mudado por ter jogado uma pedra?
Tatları belki değişmiş olabilir, ama gizli tarifimizin değişmediği kesin.
Os gostos podem ter mudado, mas não a nossa receita secreta.
- Bir farklılık var. Bir şeyler değişmiş.
Há algo de diferente, alguma coisa mudou.
Bu yer gerçekten değişmiş.
Este restaurante mudou muito!
Evet, çok değişmiş.
Sim, está tão diferente.
Tamamen değişmiş ha?
Tudo é distinto, não?
Bir şey değişmiş.
- Algo mudou.
Bak, Hyde, Casey hakkında ne duyduysan, o artık değişmiş.
Hyde, o que quer que tenhas ouvido sobre o Casey, ele agora mudou.
Her şey bir gün aslına döner... değişmiş aslına.
Depois tudo volta na sua forma modificada.
Çok garip. Sanırım kod değişmiş.
É estranho, o código está diferente.
Bir de baktım, hava tamamen değişmiş.
Mas diabos me levem se a disposição não mudou.
değişmiş aslına.
a forma de novo.
Kayıt Yasası'nın ateşli bir destekçisiydiniz. Mutantlar hakkındaki fikriniz değişmiş gibi.
O senhor apoiou a Lei do Registo, mas parece ter mudado de ideias sobre os mutantes.
Son gördüğümden beri çok değişmiş büyümüş.
É que tem um brilho diferente desde a ultima vez que a vi. - Cresceu. - Sim.
Adın değişmiş.
Seu nome está diferente.
Her şey değişmiş olsa bile bazı şeyler değişmiyor.
E mesmo que muita coisa tenha mudado, algumas coisas não mudam.
Her şey değişmiş olsa bile bazı şeyler değişmiyor.
E embora tudo tenha mudado, algumas coisas não mudam.
Aurası tamamen değişmiş.
A aura mudou por completo.
Bilemiyorum Lorne, birşeyler değişmiş gibi hissetmiyorum.
Não sei, Lorne, não sinto nada de diferente.
Deri dokusu değişmiş.
Alterações de pigmentação da pele.
Kamera değişmiş.
Câmara diferente.
Işık değişmiş.
- A luz mudou.
Değişmiş bir insanım.
Sou um homem mudado.
Hiçbir şey değişmiş olacaktır.
Nada terá mudado.
Bana ortadan kaldırmak ve Phoebe geri almak için gerçek değişmiş.
Foi ele que alterou a realidade para me eliminar e recuperar a Phoebe.
Tahminimce... geldiklerinde, bazı şeyleri değişmiş olarak bulacaklardır.
Julgo que quando chegarem, as coisas estarão mudadas.
Shari, buraya gelmemin tek nedeni... değişmiş olabileceğini düşünmemdi. Ama açıkça görülüyor ki... hala lisedeki gibi bayağı bir kaltaksın.
Shari, eu vim aqui porque queria dar-te... o benefício da dúvida, mas, claramente, continuas a ser a mesma... cabra mesquinha que eras no liceu.
Artık değişmiş olabileceğini düşünmek istiyorum. Bir dahaki görüşmemizde... karşımda yeni bir insan olduğunu düşüneceğim.
Mas quero dar-te o benefício da dúvida, assim, da próxima vez que nos virmos, pelo menos estarei a lidar com a pessoa em que te tornaste.
Semboller değişmiş.
Os símbolos mudaram.
Döndüğümden beri çok şeyin değişmiş olduğunu farkedeceksin.
Verás que muitas coisas mudaram desde que regressei.
Uzun süredir kilitli değişmiş galiba çünkü yüzük gitmiş.
Por aqui, as coisas não ficam fechadas muito tempo porque o anel desapareceu.
Son aya girince, sıklık birden değişmiş.
No início do mês passado, isto mudou.
Ama çok değişmiş.
Mas mudou muito!
Ama bugün komünizm hakkındaki fikirlerinin değişmiş olması gerekiyor.
Mas hoje não deves sentir o comunismo como sentias nessa altura.
Çok değişmiş.
Ela parece tão diferente.
Ne kadar değişmiş olabilir?
Estará assim tão diferente?
O değişmiş.
Ele mudou.
Bak, eve gidiyorsun bazı şeyler değişmiş olacak.
Olhe, você vai pra casa alguns acenam seus chapéus, alguns dão as costas.
- Çocukluğunuzdan beri çok değişmiş mi?
Ele mudou muito?
21 yaşına geldiğinde... Zoe İmplantı olduğunu öğrenince... tamamen değişmiş.
Até que fez 21 anos e descobriu os implantes Zoe.
Benim çocukluğumdan bu yana okullar değişmiş.
Nada... O liceu mudou um bocadinho desde que eu saí.
Tor değişmiş gibi görünüyor.
O Tor parece ter mudado.
Her ikisi de şöyle hissediyor ki onların oğulları seninle tanıştıktan sonra çok değişmiş.
Ambos tem a mesma sensação. que o seu filho tinha mudado desde que vos conheceu.
Jin-tae çok değişmiş.
O Jin-tae não... é quem costumava ser.
Değişmiş gibi.
Parece ter mudado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]