English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ G ] / Geç oldu

Geç oldu traduction Portugais

2,510 traduction parallèle
Saat geç oldu. ben gitmeliyim.
Olha para as horas.
- Geç oldu.
- É tarde.
Geç oldu.
É tarde.
Geç oldu.
Não, está a ficar tarde.
Tamam. Geç oldu.
Tudo bem, já é tarde.
Haydi, dostum. Geç oldu.
Anda lá, meu, é tarde.
Saat geç oldu.
Já é muito tarde, meu amor.
Geç oldu.
Está tarde.
Khan, geç oldu. Gitmemiz lazım.
Khan, estamos atrasados.
- Khan, çok geç oldu.
Khan, estamos atrasados.
Geç oldu.
Já é tarde.
Fotoğraf makineleri hakkında konuşmak için biraz geç oldu.
É um pouco tarde para estar a falar sobre máquinas fotográficas.
Onunla gitmek için çok mu geç oldu?
É demasiado tarde para eu ir com ele?
Saat geç oldu.
Já é tarde.
Hadi, geç oldu.
- Vamos, é tarde.
Burada olmak için saat çok geç oldu.
É muito tarde para estar aqui.
Geç oldu, biliyorum.
É tarde, eu sei.
- geç oldu.
É tarde.
Hayır, saat geç oldu.
Não, é tarde.
Hayır, çok geç oldu.
- Não, já é tarde.
Geç oldu biliyorum.
Desculpa.
Geç oldu, söylemem gerekenlerin hepsini diğer polislere söyledim sayılır.
É tarde e já disse aos outros polícias tudo o que tenho a dizer.
Geç oldu, çocuklar.
É tarde, meninos.
Bak, ne kadar geç oldu.
Veja como é tarde.
Çok geç oldu.
É muito tarde.
- Saat geç oldu.
Está tarde.
Terapi seansı için biraz geç oldu.
Acho que é um pouco tarde para terapia.
Yine de geç oldu, iyi geceler de, tamam mı?
Bem, já é tarde, diz boa noite, está bem?
- Evet, çok özür dilerim çok geç oldu.
- Desculpem ser tão tarde.
General, saat geç oldu, yolunuza koyulsanız iyi edersiniz.
General, faz-se tarde, deve pôr-se a caminho.
Dostum, geç oldu, bu kadar yeter mi?
Está a ficar tarde, terminamos ou não?
- Hadi bakalım. Ben artık eve gideyim. Geç oldu.
Eu tenho de ir agora, está a ficar tarde.
Böyle konuşmaya devam edeceğim, çünkü konuşmayı kesersem bir boşluk, bir sessizlik doğacak ve sen "geç oldu, artık gitsem iyi olur" diyeceksin diye korkuyorum.
Vou continuar a falar porque tenho medo que... se houver uma pausa ou um intervalo tu vás dizer, "Está a ficar tarde," ou, "Tenho de ir embora."
Biliyorum geç oldu. Üzgünüm.
Desculpa.
Saat çok geç oldu.
O relógio diz que é de noite.
Yatak ve yemek 15 Euro. Fakat geç oldu yani yemek yok.
- São 15 euros pela cama e comida, mas é tarde, por isso, não há comida.
Tatlım birazcık geç oldu. Gitsek iyi olur.
Querida, já é tarde, talvez devêssemos ir.
- Geç oldu, şey...
Vamos... vamos...
Vicdan azabı çekmek için biraz geç oldu, Bayan Başkan.
É um pouco tarde para sentir remorsos, Sra. Presidente.
- Yatakta olmalısın. Saat geç oldu.
Devias estar deitada, já passa da hora.
Saat geç oldu, benim de bekleyenim var.
Está a ficar tarde, e sou esperada noutro sítio.
Geç oldu.
E é tarde.
- Acaba yemek yemek için çok mu geç oldu?
- Ouve, é tarde demais para comer?
Pekala, geç oldu.
Está bem. Já é tarde.
Gerçekten beni geri çevirecek pozisyonda mısın? Geç oldu.
Está realmente em uma posição de me contrariar?
Doğrusu son zamanlar da benim de karımla bazı sorunlarımız vardı. Baya geç oldu.
A verdade é que eu e a minha mulher temos tido problemas ultimamente.
Sonra tezgâhın başına geç, oldu mu?
Depois vai para trás do balcão, está bem?
Kardeşlerle uğraşmak için biraz geç oldu.
- É um pouco tarde para andar a brincar com caloiros.
Saat çok geç oldu.
É tarde.
Saat geç oldu.
Já é muito tarde.
Fazla mı geç oldu?
É tarde?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]