Gitmemelisin traduction Portugais
218 traduction parallèle
Queenie, gitmemelisin.
Queenie, não pode ir.
Sen de gitmemelisin.
Tu também não.
Eğer onunla Bağdat'a gitmek istemiyorsan gitmemelisin. Hayır.
Se não quiser ir a Bagdá com ele não irá, nunca.
Çayıra asla fırlayıp gitmemelisin.
Nunca deves correr assim para o prado.
Bir daha asla oraya gitmemelisin.
Não podes voltar lá, de novo.
Ötekileri de bu işin içinde, tek başına gitmemelisin.
Os outros também estão envolvidos. Não é só você. Espere por eles.
Bence o kadınla gitmemelisin.
Não me parece que deva ir com essa Canaday.
Gitmemelisin.
Não se vá embora.
Ona gitmemelisin, sevgili oğlum.
Não deves aproximar-te dela, meu filho querido!
Bu hâlde gitmemelisin.
Não deves sair dessa maneira.
Gitmemelisin.
Não podes fazê-lo.
Yine de... gitmemelisin, Susmuş.
Mas... Não vá. Certamente é uma armadilha.
Bence gitmemelisin Angus.
Acho que não devias ir, Angus.
- Gitmemelisin.
- Devo ir.
- Gitmemelisin.
- Não deves ir.
Chris, gitmemelisin.
Não vás, Chris.
Roma'ya gitmemelisin, duydun mu?
Não podes ir a Roma, ouviste?
John'un üzerine fazla gitmemelisin.
Não deves ser tão duro com o John.
Bence gitmemelisin.
Acho que não devias ir.
Londra'ya gitmemelisin.
Acho que não deves ir para Londres.
Gitmemelisin, beni terk etmemelisin. Sen benim dostumsun, tek dostum.
Não podes ir, não me podes deixar, tu és meu amigo, o meu único amigo.
Tabii eğer yarın yapacağın işin..... en doğru şey olduğunu düşünüyorsan hiç gitmemelisin.
A menos que tenhas a certeza de que o que vais fazer amanhã está certo.
- Dennis, gitmemelisin.
- Dennis, não devias.
Belki ona gitmemelisin.
Talvez não devesses ir.
Frank, Bay Forrester'ın üzerine böyle gitmemelisin.
Näo precisas de atormentar o Sr. Forrester.
Oraya yalnız gitmemelisin.
Não vais lá sozinho.
O yoldan gitmemelisin.
O meu amigo, Tygra... Não deves ir para esse lado.
- Oraya gitmemelisin.
- Não devias ir lá fora.
- Bana da söyle. - Oraya gitmemelisin.
- Não devias ir lá.
Belki gitmemelisin.
Talvez não devesses sair.
Belki de bu akşam gitmemelisin.
Talvez fosse melhor não ires esta noite.
Gitmemelisin.
Não deves ir.
Haklısın Lisa, gitmemelisin. Bu dürüst bir hareket olmaz.
Tens razão Lise, é melhor não ires, não seria honesto.
Oraya asla gitmemelisin Simba.
Nunca deves ir até lá, Simba.
Hayır Frankie. Oraya gitmemelisin.
No devias ir.
- Oraya gitmemelisin.
- Não deve ir.
- Öyleyse belki de gitmemelisin.
- Então talvez não devas ir.
Buluşmaya bu giysiyle gitmemelisin bence.
Não me parece que devas usar isso isso, para a reunião.
Oraya gitmemelisin sen.
Tu não vais lá.
Bence gitmemelisin.
- Michael, não vás.
- Gitmemelisin.
- Não podes.
Oraya gitmemelisin.
Você não deve ir até lá.
Çokta ileri gitmemelisin.
Mas não muito.
Gitmemelisin.
Não devia ter de ir!
Ve nereye gideceğini bilmelisin. Bilinmeze doğru tek başına gitmemelisin.
Saber onde colocar as rodas quando o terreno piora e quando se deve escapar do pelotão de ciclistas
Red'in Pong'u olmaz Gitmemelisin diye düşünüyorum...
Não. O Red's Pong é que não. Eu acho que não devias ir...
Gitmemelisin.
Não precisa ir embora.
Pidge, seninle konuşurken çekip gitmemelisin.
Perce, não te vás embora quando estou a falar contigo.
Bak George, oraya gitmemelisin.
Ouve, George, não podes entrar ali.
Xiaolou, gitmemelisin.
Quem quiser representar, que o faça.
Bence yarın gitmemelisin.
Bem, 38º.
gitmemi mi istiyorsun 48
gitmek 43
gitme 1049
gitmedim 39
gitmelisin 203
gitmem lazım 361
gitmek istiyorum 180
gitmeyeceğim 167
gitmem gerek 808
gitmek istemiyorum 210
gitmek 43
gitme 1049
gitmedim 39
gitmelisin 203
gitmem lazım 361
gitmek istiyorum 180
gitmeyeceğim 167
gitmem gerek 808
gitmek istemiyorum 210
gitmedi 39
gitmem gerekiyor 305
gitmen gerekiyor 24
gitmem 53
gitmeni istemiyorum 71
gitmeliyim 1495
gitmek istiyorsun 19
gitme zamanı geldi 35
gitmek mi 131
gitmeden önce 102
gitmem gerekiyor 305
gitmen gerekiyor 24
gitmem 53
gitmeni istemiyorum 71
gitmeliyim 1495
gitmek istiyorsun 19
gitme zamanı geldi 35
gitmek mi 131
gitmeden önce 102