English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ P ] / Peki efendim

Peki efendim traduction Portugais

3,040 traduction parallèle
- Peki efendim.
- Não, senhor.
Peki efendim.
Sim, senhor.
Peki efendim
Sim, senhor. Sim, senhor.
Peki efendim.
Sim senhor.
Peki efendim.
Muito bem.
- Peki efendim.
- Senhor. O que é isto?
- Peki efendim.
- Entendido.
Peki efendim.
Sim, minha senhora.
Peki efendim. Peki...
Sim, senhora.
- Peki efendim.
Claro, senhor.
Peki efendim.
Sim, senhora.
Peki efendim. - Evde telefonunu bulduk.
Achamos o celular dela na casa.
Peki efendim.
- Sim, senhor.
Peki efendim. Ne halt ettiğini sanıyorsun sen? Eğil!
Brooke, devíamos sair daqui.
- Peki efendim.
- Como te faz sentir? - Sim, senhor.
- Peki efendim.
- Sim, senhor!
Peki efendim.
Sim, senhora. Obrigado, minha senhora.
Peki efendim, ama Boorman'ın hikayesine yeterince inanmayacaktır.
Certo, mas ele não acredita necessariamente na história.
- Peki efendim. - Hadi. - Hadi Chuck.
Vamos lá.
- Bana biraz erzak hazırla. - Peki efendim.
- Traga-me alguns mantimentos.
Peki efendim. Ama askeri bir seçim yaparsanız hızlı olmamız gerekecek.
Mas se escolher a opção militar, teremos que agir rápido.
- Tamamdır evlat, bırak kalsın. - Peki, efendim.
- Tudo bem, filho, deixe-a ficar com ela.
Peki ya arılar efendim.
Certo, chefe, então e as abelhas, senhor?
- Peki efendim.
- Sim, senhor.
Peki, efendim.
Podem ir.
- Peki, efendim.
- Não faz mal.
Peki bu arada ölseydi ne yapardınız efendim?
Mas tivesse ele morrido no cargo, madame.
- Peki efendim.
Sim, senhor.
- Gelişmeleri 15 dakikada bir istiyorum. - Peki, efendim.
Sim, senhora.
- Peki, efendim.
- Sim, senhor.
Peki, efendim. Özür dilerim, efendim.
Sim, desculpe, senhor.
Peki, neden kızağı parçalamamışlar, efendim?
Então, por que não destruíram o trenó?
- Lütfen, atıma su ve yiyecek ver. - Peki, efendim.
Por favor, dê água e comida ao meu cavalo.
- Peki efendim.
Outra coisa.
Peki, efendim.
- Imediatamente! - Sim, senhor.
-... müştemilâtı gösterir misiniz? - Peki, efendim.
- Sim, minha senhora.
Peki, efendim.
Sim, senhora.
Peki, efendim.
- Sim, senhor.
Peki, efendim.
Sim, senhor.
Peki, efendim. Booth.
Sim, senhor.
Ve o oyun neymiş peki, efendim?
E que jogo seria, senhor?
Peki efendim, hemen geliyoruz.
Sim, senhor, vamos já.
Peki, efendim.
Certo, senhor.
Peki, efendim. Günün nasıl geçti, canım?
Fala-nos do teu dia, querido.
Peki "efendim".
Sim, senhor.
Peki nasıl sonlanacak, efendim?
- E como termina, senhor?
Yani geç geldiğin zaman beni rahatsız etme. Peki efendim.
Está bem, minha senhora.
Peki, efendim.
- Espere. Sim senhor.
Peki, efendim.
Sim senhor.
- İzle ve öğren. - Peki, efendim.
Assista e aprenda.
- Peki ya yanılıyorsanız efendim?
- para iniciar uma guerra. - E se estiver errado?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]