Saçmalamayın traduction Portugais
257 traduction parallèle
Saçmalamayın.
Que tolice.
Saçmalamayın.
Não seja tolo.
Asıl siz benim peşimden koşuyorsunuz. Saçmalamayın.
- Você é que me anda a seguir.
- Saçmalamayın.
- Não seja tolo.
Saçmalamayın.
Tolice!
Saçmalamayın.
Não diga isso.
- Saçmalamayın.
Tontice.
Saçmalamayın.
Não seja palerma.
Saçmalamayın. Bu tür şeyler her gece olur burada.
Isto passa-se todas as noites.
Lütfen saçmalamayın.
Não diga disparates.
Saçmalamayın!
Ridículo!
Saçmalamayın doktor.
Não seja tonto, doutor.
Saçmalamayın peder.
Não seja pateta, padre.
Saçmalamayın.
Não seja ridículo.
Saçmalamayın, bence onsuz daha iyi olursunuz.
Tolice! Aposto que o número é igualmente bom sem ela.
- Saçmalamayın!
- Não finja.
Saçmalamayın!
Deixem de ser tontas!
Saçmalamayın.
Oh, não seja ridículo sr. Potts!
Saçmalamayın.
Até os amigos dela a traíriam.
- Saçmalamayın, kendim yapabilirim.
- Näo, näo faça isso.
- Saçmalamayın.
- Não seja ridículo.
Saçmalamayın!
Nada!
Saçmalamayın lütfen!
Não seja tolo!
Saçmalamayın.
Não sejam...
Saçmalamayın.
Deixem-se de fitas e ponham isso no sítio.
Saçmalamayın... Onun hakkında bir kitap yazmıştı ve Arlena yayınlanmasına izin vermiyordu.
Ele escreveu uma biografia de Arlena e ela não o autorizou a publicar
- Saçmalamayın.
- Não sejam ridículos.
- Hey, saçmalamayın.
- Não percam a calma.
Saçmalamayın.
E há. Vamos comprar um cão.
Hadi canım, saçmalamayın.
Chega, por favor.
- Nina! Nina! - Çocuklar hadi saçmalamayın da bana şu çantamı uzatın.
Tem um carregador na estação?
Saçmalamayın efendim.
Agora, deixe-se disso, sir.
Durun, saçmalamayın.
Não fodam nada daqui.
Saçmalamayın. Hava alanına kadar yürüyelim mi yani?
Como não passam táxis neste bairro?
- Saçmalamayın, lütfen!
- Não seja tolo!
- Saçmalamayın.
- Não brinque comigo.
Saçmalamayın, Bay Jones.
Sr. Jones.
Saçmalamayın. Aç ayılar oynamaz.
- Deixa-te disso, tipos esfomeados não fazem o seu trabalho em condições.
- Saçmalamayın.
- Que quê, de nada!
Saçmalamayın!
Acordem, rapazes!
Saçmalamayı bırakın!
Deixem lá isso!
Saçmalamayın!
- Não diga disparates.
Saçmalamayı kes, Steve. Sen yetişkin bir adamsın.
Não me venha com essa Steve, É um homem adulto.
Hey, adamım, saçmalamayı bırakın.
Maldita seja!
- Bırakın saçmalamayı.
- Não seja ridículo.
- Saçmalamayı bırakın.
- Parem de brincadeira.
- Saçmalamayı bırakın.
- Pare de brincar.
Saçmalamayı ve duygularım olmasını tercih ederim.
Prefiro ser ridícula a não ter sentimentos.
Hayır. Saçmalamayın. İnsanlar,
Dizem : " Eh pá, como vai isso?
Şaçmalamayın!
Não vale a pena.
- Saçmalamayı bırakın.
- Não seja ridículo.
saçmalık 1235
saçmalama 1352
saçma 804
saçmalıyorsun 156
saçmalama lütfen 25
saçmalıyorum 21
saçmalıyor 21
saçma sapan konuşma 57
saçmalamıyorum 22
saçma sapan konuşuyorsun 17
saçmalama 1352
saçma 804
saçmalıyorsun 156
saçmalama lütfen 25
saçmalıyorum 21
saçmalıyor 21
saçma sapan konuşma 57
saçmalamıyorum 22
saçma sapan konuşuyorsun 17