English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ Ç ] / Çalısıyordum

Çalısıyordum traduction Portugais

7,837 traduction parallèle
Sadece sana yardım etmeye çalışıyordum.
Só te estava a tentar ajudar.
Her gece 300 dolar karşılığında küçük bir kafede çalışıyordum.
Trabalhava todas as noites num pequeno café, por 300 dólares por noite.
FBI Özbekistan'da, bir yıldır dikkatinizi çekmeye çalışıyordum.
O FBI no Uzbequistão. Há um ano que tento chamar a atenção.
Dart tahtasında asılı olan bir şeyi almaya çalışıyordum.
Estava a tentar ir buscar uma coisa que está lá em cima no quadro. Vês?
Seni korumaya çalışıyordum!
- Estava a tentar proteger-te!
Onun yaşındayken sokaklarda yaşıyordum ben ve 11 dolar ile bir hafta geçinmeye çalışıyordum.
Quando eu tinha a idade dele, estava a dormir nas ruas e a tentar fazer com que 11 dólares durasse uma semana.
- Kağıt üzerinde çalışıyordum ve...
Estive a estudar o papel...
Ailemi bir arada tutmaya çalışıyordum.
Estava a tentar unir a minha família.
Maktulün geldiği yeri bulmaya çalışıyordum.
Estou a tentar identificar de onde a vítima veio.
Seni korumaya çalışıyordum. Ne kadar dua etmem gerekse de...
Estava a tentar proteger-te e direi as Avé Marias que forem precisas...
- Peter seni koruyordu sadece ona yardım etmeye çalışıyordum, sakın bir daha evime gelip "sikeyim seni" yazan ayakkabılarınla üstüme yürüme ve senin sefil sevgiline ne yapıp ne yapmadağımı söyleme.
Eu estava a tentar ajudá-lo! Por isso, não vens à minha casa, espezinhar-me dessa maneira, e dizer o que fiz e não fiz ao reles do teu namorado.
Onu evimin yakınındaki hastaneye götürmeye çalışıyordum. Nasıl bu kadar hasta oldu?
Estava a tentar levá-lo a um hospital perto da minha casa.
3 sene önce dükkâna geldiğimde bir barda çalışıyordum.
3 anos antes de ter ficado com a loja... trabalhava num bar.
Arkadaşlarıyla oynamasını söyledim. Ben çalışıyordum o sırada.
Disse-lhe para ir brincar, enquanto eu trabalhava.
Ne oldu bilmiyorum ama bir dakika önce çamaşırhanede çalışıyordum sonra birden kendimi burada buldum ve hapishanenin dışında vurulduğumu söylediler.
Não sei aquilo que aconteceu, mas, num minuto estou na lavandaria, e noutro estou aqui. E disseram-me que fui baleado fora da prisão.
Ethan, hafıza özelliklerini değiştirmeye çalıştığımda ailenin kaybetmenin acısını unutmanı sağlamaya çalışıyordum.
Ethan, quando alterei as tuas memórias, era para que não sofresses com a perda dos teus pais.
Eskiden bu mankafalarla çalışıyordum.
Trabalhava nesta arena.
Onu tutmaya çalışıyordum.
Eu estava a tentar agarrá-lo.
Yardımcı olmaya çalışıyordum.
- Estava a tentar ajudar.
senin gibi değildim geç saatlere kadar çalışıyordum Henry benim için endişeleniyordu "bu, tüm gece devam edemez" ona böyle söylediğimi hatırlıyorum bana "uyumak zorundasın yoksa hiçbir işe yaramayacaksın." demişti ve o gün göğsümde bir kitapla uyuyakalmışım sonra uyandım Jacob evde değildi ben uyuyordum, o ise boğuluyordu.
Não como tu. Tinha ficado acordada até muito tarde a estudar. O Henry estava preocupado comigo.
Onun neden öldürüldüğünü anlamaya çalışıyordum.
E estou a tentar descobrir porque o mataram.
Ben sadece Alvin'e gitmeye çalışıyordum, sen beni cennetine aldın.
Eu só estava a tentar voltar a Alvin e Tu levaste-me para o Céu.
Çok uzatmamaya çalışıyordum.
Estava a tentar poupar tempo.
Eczanede çalışıyorsun sanıyordum.
Pensei que trabalhasse na farmácia.
Takım olarak çalışıyorsunuz sanıyordum.
Pensei que vocês actuassem como uma equipa.
- Seni durdurmaya çalışıyordum.
Estava a tentar parar-te.
Orada durmadan çalışıyor, mektuplar yazıyor ve hesap defterini tutuyordum. Karşılığında mütevazi bir maaş alıyordum.
Trabalhava lá regularmente, a escrever cartas, e a manter os livros contábeis em troca de um salário modesto.
- Bu evraklarla çalışıyordum. Çeviri :
Estava a trabalhar neste mesmo documento!
Dev Pro'yu bitirmeye çalışırken yaptığın bir hata olduğunu sanıyordum. Öyleydi, Stan.
Pensei que fosse um caso isolado quando acabámos o Giant Pro.
Çoktan gitmiş bir şeyi geri almaya çalışıyordum.
Eu tenho tentado recuperar algo que já está perdido.
Auckland Üniversitesi'nde hocalarımla çalışıyordum.
Eu estava na Universidade de Auckland, a trabalhar no meu mestrado.
Seni güvende tutmaya çalışıyordum.
Estava a tentar manter-te em segurança.
- Seni güvende tutmaya çalışıyordum.
Só estava a tentar manter-te em segurança.
Oradan uzun zamandır rezervasyon yaptırmaya çalışıyordum.
Estou a tentar comer lá há bastante tempo.
Pardon ya, başkasına atmaya çalışıyordum şimdi seni sahneye alabilir miyiz, Charles?
Desculpe, queria acertar noutra pessoa, mas já que a chamei à atenção... Charles.
Aşırı derecede sert olmaya çalışıyordum.
Serei extremamente dura.
- Çünkü Vincent'ı kurtarmaya çalışıyordum.
Eu estava a tentar salvar o Vincent.
Ağlama tekniklerim üzerinde çalışıyordum ve gözlerimin adeta birer şelale olduğunu fark ettim.
Pratiquei o meu choro e este é o meu lado atraente.
Ona göz kulak olmaya çalışıyordum.
Sabe, gostava de olhar por ele.
Komutan Clarkson'un altında Zencilerin Kitabı üzerinde çalışıyordum.
O Livro dos Negros, sob ordens do Capitão Clarkson!
Sadece yardımcı olmaya çalışıyordum.
- Eu estava, apenas, a tentar ajudar.
Sadece onu korkutmaya çalışıyordum.
Estava, apenas, a tentar assustá-la.
Aslında sana teşekkür etmeye çalışıyordum.
Na verdade, estava a tentar agradecer-te.
Fark edilmemeye çalışıyordum.
Bem, tentei ser imperceptível.
Ona hak ettiği gibi davranmaya çalışıyordum.
Estava a tentar fazer o correcto por ele.
Onu tanımaya çalışıyordum!
A tentar conhecê-la.
- İşte bunu demeye çalışıyordum.
Era isso que tentei dizer.
Lanet olsun, bakın. Ben Vegas'tan eve gitmeye çalışıyordum.
Raios, olha, só estava a tentar voltar de Las Vegas.
Girit'e geri dönebilmek için yol paramı kazanmaya çalışıyordum.
Eu vim para a aldeia à procura de trabalho. Estava tentando voltar para Creta.
- Sadece kanıt bulmaya çalışıyordum.
- Estou a tentar encontrar alguma prova.
Ben... Ben bunu bitirmeye çalışıyordum.
- Estava a tentar terminar tudo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]