English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ Ç ] / Çok seviyorum

Çok seviyorum traduction Portugais

5,988 traduction parallèle
Ben masallarını çok seviyorum.
Eu adoro as tuas histórias.
Kaptan, dediklerini anlıyorum ama senin anlamadığın şu ki Lily benim karım ve şu an mantıklı davranamayacak kadar çok seviyorum onu!
Capitão, eu entendo o que me está a dizer. Mas o que você não entende é que a Lily é minha mulher e amo-a demasiado para me comportar de forma racional!
Seni çok seviyorum.
Amo-te tanto.
Yani beni yanlış anlama, bu daireyi çok seviyorum.
Quero dizer, não me interpretes mal. Adoro este apartamento.
Biliyorsunuz ya, ikinizi de çok seviyorum ama benim konuşma şeklim böyle.
Sabem, tenho muito amor pelas duas, mas é maneira como me expresso.
- Burayı çok seviyorum!
- Adorei este lugar! - Eu também.
Seni her şeyden daha çok seviyorum.
Amo-te mais do que qualquer coisa aqui na terra ou no céu.
Seni, kendi canımdan çok seviyorum.
Amo-te mais do que a minha própria vida.
Seni ve anneni dünyadaki herkesten çok seviyorum ama Earl'e bir söz verdim.
Amo-te a ti e à tua mãe mais do que tudo, mas fiz uma promessa ao Earl.
"gulyabaniler" demeni çok seviyorum.
Adoro quando dizes "canalha".
Emirleri ve şirket kayıtları raporlarını çok seviyorum.
Sou louca por requisições e... relatórios de registros.
- Çikolatayı daha çok seviyorum.
Mas gosto mais de chocolate.
Chun'a! söyle... onu çok ama çok seviyorum
Ajuda-me a dizer à Ah Chun... que eu amo-a de verdade.
Onu çok seviyorum
Eu sempre o amei.
Ne yapacağımı bilemiyorum, çünkü ailemi çok seviyorum.
Não sei o que fazer porque eu amo a minha família...
Ben de seni çok seviyorum.
Também te amo.
Büroyu çok seviyorum. oldukça da sadığımdır.
Adoro a agência e defendo-a com unhas e dentes.
Ayrıca hepsinden önemlisi, işimi çok seviyorum.
E o maior pecado de todos : Amo o meu trabalho.
Ben daha çok seviyorum.
Adoro-te mais. Vamos sentir a tua falta.
Ben Susie'yi daha çok seviyorum!
Eu gosto ainda mais da Susie! Anda cá, Susie!
Seni canımdan çok seviyorum Petal.
Eu amo-te mais do que à própria vida, Petal.
Tatlım, anneni hala çok seviyorum ve iyi dostuz.
Bem, querida, ainda gosto da tua mãe e tudo isso, e somos bons amigos.
Francis'i daha çok seviyorum.
Mas amo mais o Francisco.
Seni çok seviyorum.
Adoro-te.
Seni çok seviyorum ve bir baba olarak hakkında başarısız olduğumu hissediyorum ve... üzgünüm.
Adoro-te e sinto que te falhei como pai. E peço imensas desculpas.
Seni dünyadaki her şeyden çok seviyorum.
Amo-te mais do que tudo neste mundo.
Seni çok seviyorum, Arlene.
Gosto tanto de ti, Arlene.
Birincisi, Nicole'ü çok seviyorum.
A primeira é que eu amo muito a Nicole ".
Nets'i çok seviyorum.
Eu adoro os Nets.
Bu şehri çok seviyorum.
Eu amo esta cidade.
Özür dilerim bebeğim ve seni çok seviyorum.
Sinto muito, querido. Amo-te tanto.
Bunu yapmanı çok seviyorum.
Adoro quando fazes isso.
Seni çok seviyorum, Julia.
Amo-te demais, Julia.
Patatesi çok seviyorum dostum.
Adoro batatas, pá.
Ben daha çok seviyorum tatlım.
Adoro-te mais ainda, querida.
Ediyorum, ama işimi çok seviyorum.
Sim, mas gosto muito do meu emprego.
Ah, onların bu özelliğini çok seviyorum.
Sempre adoro isso neles.
Seni seviyorum Dylan. Hem de çok.
Amo-te muito, Dylan.
Çok sıkı bir ailesiniz. Sizleri seviyorum ama kendimi dışarıda hissediyorum.
Somos como uma família e preocupo-me convosco, mas sinto-me excluída.
Sen! Arkadaşlığımızın senin için çok anlamlı olmasını seviyorum.
Adoro que nossa amizade seja tão significativa para ti.
Bunu çok seviyorum.
Adoro este.
En çok neyi seviyorum biliyor musun George?
Sabes o que gosto mais, George?
Birincisi sana seni sevdiğimden daha çok hayranlık duyuyorum ve seni cidden seviyorum.
A primeira é que te admiro mais do que te amo e amo-te muito.
Dünyada en çok seni seviyorum, babacığım.
Eu amo-te mais do que tudo no mundo, pai.
Çünkü seni çok fazla seviyorum.
Porque amo-te demasiado.
O tarafi daha çok seviyorum.
Prefiro por ali.
Seni her şeyden çok seviyorum.
Amo-te mais que tudo.
- Bu oyun çok eğlenceli. Çevreci olmayı falan da seviyorum ama gübre kullanırken oynamayalım bunu.
Este jogo é muito divertido, e eu adoro ser ecológico, e isso tudo, mas não devíamos jogar quando fazemos compostagem.
- Seni çok seviyorum.
Amo-te tanto!
İnsanlara yardım etmeyi seviyorum. Herkesin o kadar çok bastırılmış acısı var ki.
Todos nós temos mágoas reprimidas por dentro.
Sanırım onu çok seviyorum.
Quero ajudá-la, percebem?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]