Öğrenirim traduction Portugais
760 traduction parallèle
O halde ben nasıl öğrenirim, onun öğrenemediğini, ne...
Como é que eu descubro, se ele não descobrir o que...
Dışarı çıkıp kumar oynamama izin vermezsen kovboy olmayı nasıl öğrenirim ki?
Como posso aprender a ser um cowboy, - se não me deixas sair para jogar?
Şairim ya, zaten berduşum, hırsız olmayı da hemen öğrenirim.
Sendo poeta já sou um vagabundo e posso aprender depressa a ser ladrão.
İyi bir aşçı olup olmadığını öğrenirim.
Eu vou-lhe perguntar. Vou perguntar-lhe se ela é uma boa cozinheira.
Akşam döndüğünde cephede olan bitenleri öğrenirim böylece.
Hoje à noite sei o que se passa na frente.
Çoğunu Pilar'dan öğrenirim, gerisini de bana sen söylersin.
Vou aprender com a Pilar e outras coisas podes-me ensinar.
Doğru düzgün silahlar edinmeliyiz yoksa sebebini öğrenirim. Kapılarının önünden ayrılmam.
Vamos ter as armas certas, ou eu não sei.
Belki o zamana kadar ıslık çalmayı da öğrenirim.
Nessa altura, talvez já saiba assobiar.
Ama çabuk öğrenirim.
- Não, mas posso aprender.
Hep bir şeyler öğrenirim.
Descubro coisas.
Ya cevabı söyler ya da ben zorla öğrenirim.
Ou irei arrancar a resposta da sua garganta.
Bilmiyorum efendim. Hemen öğrenirim.
Não sei, Sir, mas vou tentar saber.
Tamam hemen öğrenirim.
Levo-o já.
Bir erkekle dans etmekle, onun hakkında çok şey öğrenirim.
Seja muito de um homem para dançar com ele.
Sizin için dener ve öğrenirim bayan.
Tentarei averiguá-lo.
Şu an hiçbir şey bilmiyorum. Ama mutlaka öğrenirim.
Não sei de nada agora mas hei-de achar.
Sizi kandırıp kandırmadığını yakında öğrenirim.
Em breve descobrirei se ele vos deixou intimidados, rapazes.
Belki cini çağırmayı öğrenirim.
Talvez eu fale com o génio e aprenda a chamá-lo.
Sevmeyi öğrenirim.
Aprenderei a amá-lo.
Bir dakika, şimdi öğrenirim.
Um minuto, vou já saber.
Ne olduğunu hemen öğrenirim.
- Não sei, foi lindo.
Hayır, ama öğrenirim.
Näo, mas aprendo.
Ben çok çabuk öğrenirim.
Eu aprendo muito depressa.
Öğrenirim.
Tenho de saber.
Merak etmeyin. Nerede olduğunu öğrenirim.
Eu descubro onde é.
Bildiği ne varsa, öğrenirim.
Arranco-lhe o que ela souber.
Eminim, sizden çok şey öğrenirim.
Decerto que aprenderei muito.
Bilmek istediğim şeyleri kendim öğrenirim.
Mas o que eu quiser saber descubro por mim.
Ben öğrenirim.
Eu digo-vos.
Burada yok, ama nerede olduğunu öğrenirim.
Porque não disseste logo? Eu posso ir buscá-lo para ti.
- Parçalarımı çabuk öğrenirim.
- Decoro rapidamente os papéis.
Herhalde balık tutmayı öğrenirim.
Acho que vou aprender a pescar.
- O zaman kendim öğrenirim.
- Então, aprenderei sozinho.
- Ben nasıl olsa gemi amirinden öğrenirim.
Muito bem, terei de perguntar ao Comissário de Bordo.
Ben belki gencim ama çabuk öğrenirim.
Posso ser jovem mas aprendo depressa.
- Çabuk öğrenirim. Benimle gel.
- Aprendo depressa.
Neden bir mermi eksik, hala söylemedin bana Doktor ama onu da öğrenirim.
Nunca me disseste poque falta uma bala, doc, mas verei porquê.
Sevişmeyi de öğrenirim, iyi sevişmeyi.
Lerei Proust. Aprenderei a ser uma pessoa muito boa.
Bilmiyorum ama eminim öğrenirim.
O que eu não sei, tenho certeza de que irei aprender.
Ne olduğunu öğrenirim.
Eu descubro.
Belki bütün o harika şeyleri nasıl yaptığını öğrenirim. Hayır.
Quem sabe descubro como faz aquelas coisas maravilhosas?
- Öğrenirim Yüzbaşı.
- Vou espreitar, Capitão.
Bir ofis binasını bombalıyor olabilirim ama aradığınızı öğrenirim.
Posso ter que ir a um atentado, mas ainda não sei.
Ve hep bir şeyler öğrenirim ondan.
E sempre aprendo algo com ele.
Bu öğleden sonra öğrenirim, efendim.
Vou ver isso esta tarde.
İstersen onları yanıma alırım... bir baktırıp... şimdiki değerlerini öğrenirim.
- Se quiser, levo-as comigo, peço-lhe que as veja num instante e descubra o seu valor actual.
Herkesten çabuk öğrenirim.
Aprendo mais depressa do que ninguém.
"Kendim öğrenirim, Bayan Hake."
"Eu estudo, sra. Hake."
Ben öğrenirim.
Posso confirmar isso.
Lubumbashi'de daha fazlasını öğrenirim.
Verei o que posso achar em Lubumbashi.
Ve öğrenirim.
E irei aprender.