Anlamadın traduction Russe
2,727 traduction parallèle
Bunun neresini anlamadın?
Что именно из этого ты не поняла?
Anlamadın mı hâlâ?
Что тебе не понятно?
Ne olduğunu anlamadın direk devrildi.
Не знаю что случилось, он просто рухнул.
Hayır, doğru anlamadınız.
Нет, вы меня не правильно поняли.
Çekin gidin. Anlamadınız mı? Lütfen!
Отойдите, будьте людьми, пожалуйста?
"Hayır" kelimesinin hangi kısmını anlamadın?
Какую часть слова "нет", ты не понял?
Maggie'nin babası olduğunu anlamadın mı?
Ты не заметил, что это был отец Мэгги?
Seni hala neden koruyor olduğumu anlamadın. Ama bir gün anlayacaksın.
Ты все еще не понимаешь, от чего я пытаюсь тебя защитить, но однажды ты поймешь.
Hayır, anlamadın, nasıl bir insanım?
Ты не понимаешь, какой я человек?
- Bunun geldiğini hiç anlamadın.
- Не ожидал, верно? - Что ты мне врежешь, нет.
Belki de anlamadın.
Может, не понимаешь.
- Ben olduğumu anlamadın.
- Ты не осознавал, что это была я.
Söylediklerimin bir kelimesini bile anlamadın mı?
Разве ты не поняла ни слова из того, что я сказала?
Yazılarını denedim ama anlamadım. Oyunlarını tercih ediyorum.
Пыталась читать его эссе, но не поняла.
- Sadece Büyükbaba'nın alarmıymış. - Affedersin, pek anlamadım.
Это был всего лишь Дедушкин будильник Извини, я немного запуталась
Neden Lamas'ın benimkine el koyduğunu hala anlamadım.
До сих пор не понимаю, зачем Ламас конфисковал мои шнурки.
Soyulduklarını kimse anlamadı. Tam planladığımız gibi.
прям как мы планировали.
Karın olduğunu anlamadım.
Я не поняла, что у тебя есть жена.
Kate, ona yalan söylediğim için kızgın, sonuç olarak, beni kovmanın yaratacağı baskıya dayanamayacak gibi görünüyor, eğer yanlış anlamadıysam.
Кейт не понравилось, что я ей солгала, мягко говоря, но, похоже, на нее не давят, чтобы меня уволить, чего я не совсем понимаю.
- Hile yaptın. - İşte anlamadığın şey bu.
Ты не понимаешь одного :
Yanan araba kısmını anlamadım.
Я не понял насчет сгоревшей машины.
Annem ailesini aradı ve onun ne kadar iyi bir çocuk olduğunu ve böyle bir şeyi nasıl yapabildiğini anlamadığını söylediğini duydum.
Моя мама позвонила их родителям, и я слышала, как его мама говорила, о том, какой её сын хороший и что она не понимает, как такое могло случиться.
* Eğer inanırsan anlamadığın şeylere * * Çok ıstırap çekersin *
Если верить в то в чем не смыслишь, страданий не избежать
* Eğer inanırsan anlamadığın şeylere *
* Если верить в то, в чем не смыслишь *
* Eğer inanırsan anlamadığın şeylere *
* Если верить в то * * В чем не смыслишь *
Anlamadığım şey, merdivenlerden düşerek bacaklarını nasıl bu şekilde kırabildiği.
Что я не понимаю, как он мог так сломать ноги, падением вниз со ступенек.
Anlamadığım şey,... ben senin hayatının bir parçası mıyım değil miyim?
Я так поняла, что мы... Что я часть твоей жизни? Или нет?
Tabii ki ben Peter'dan duyduklarımı anlatıyorum, ama özet olarak... liderlikten anlamadığınızı, ve hiç saygınız olmadığını söylemiş.
Конечно, это со слов Питера, но в целом... У вас нет способности к лидерству, и у вас отсутствует чувство уважения.
Olayı anlamadığın için fazla tepki gösteriyorsun büyüyünce bazı şeylerin öyle olmadığını...
Ты так остро реагируешь, потому что не понимаешь, но когда ты повзрослеешь, ты поймёшь, что некоторые вещи...
Savaştığım adamın elinde ateşböceği dövmesi vardı ve eli ağır bir şekilde yanmıştı. Peki. Bununla nereye varmak istediğini tam anlamadım.
У парня, с которым я дрался, сильно обгорела рука.
Anlamadım, kusura bakmayın.
Простите, не понимаю, представление?
Ne yaptığını anlamadığımı mı sanıyorsun?
Думаешь, я не знаю, что ты делаешь?
Sence onca zaman ne işler karıştırdığını anlamadım mı?
Думаешь : "И я всё это время не догадывалась, что он задумал?"
Ne yapmaya çalıştığını anlamadım.
Не понимаю, о чем ты.
Kurbanın soyu tükenmiş bir bitkiyi nereden bulduğunu anlamadım.
Я этого не понимаю. Как наша жертва добралась до вымершего растения?
Biz öğretici ve inceleyeniz insanların anlamadığının kayıtlarını tutarız.
Мы наставники, наблюдатели. летописцы того, что обычные люди не понимают.
İşte o an çocuklarımın, buna hiç şahit olmadıkları için nezaketin gücünü anlamadıklarını fark ettim.
Хотя... Вот тогда я осознал, что мои дети не поймут концепцию выигрыша от доброты, потому что они никогда не видели ее в действии.
Ama senin anlamadığın şeyi biliyorum.
Но вот чего ты не понимаешь.
Amanın, bu ismi neden o kadar da popüler değil anlamadım... Yerliler ona Bayan Polly diyorlar.
Божечки, а я-то диву даюсь, чего это имя не такое популярное... местные жители иногда называют ее Леди Полли.
Babamın, ölmeden önce bana söylediği bir şeyler var.. tam anlamadığım şeyler.
Есть кое-какие вещи, о которых мне говорил отец, перед тем как он умер, вещи, которые я не понимал.
Ya şüpheli ya da kadınların anlamadığım bir özellikleri daha.
Я не знаю, это подозрительно, или просто еще одна черта женщин, которых я никогда не пойму.
Sadece kanunları uygulamaya ve Boyd'un bize karşı avantaj elde etmesini engellemeye çalıştığını düşünürsek, neden bu kadar içerledin anlamadım.
Учитывая, что вы заинтересованы лишь в охране законности и ни в коем случае не помогаете Бойду обойти меня в моем расследовании, не понимаю, какое вам до этого дело.
Alevler içinde bile olsa, bir Crowder'ın üstüne işeyeceğimi sanıyorsan, bir bok anlamadığın belli.
Если ты думаешь, что я бы помочился на любого из Краудеров, если бы он вдруг загорелся, то тебе и собственный хер не найти.
- Şimdi niyetin belli oldu. Senin anlamadığın konu ise, sen de bizden faydalanabilirsin.
А вот ты не понимаешь, что мог бы использовать нашу помощь.
Zamanın nasıl geçtiğini anlamadım.
Ну да, но я устал ждать.
"Senin gibi birinden" kastın ne anlamadım?
Я не понимаю, что значит "с кем-то вроде тебя".
Anlamadığın şey de bu işte ona güvenemezsin.
Если она тебе дала этот документ, это обернется против нас.
Marcus'ın başrolü nasıl kaptığını hiç anlamadım.
Я не понимаю, как Маркус вообще получил главную роль.
Neden bu kadar abarttığını anlamadım.
То же мне проблема.
Bak, anlamadığın yer şurası.
Видите, этого вы не понимаете.
Çekip gitmemi isterken, neden çekip gitmemem gerektiğinin farkına varmamı sağladığını anlamadı.
Он попросил меня уехать, не осознавая того, что только что еще раз напомнил, почему я не могу этого сделать.
anlamadınız 26
anlamadın mı 132
anlamadınız mı 20
anlamadım 1209
anlamıyorum 2163
anlamı 137
anlamıyorsun 843
anlamında 18
anlamıyor musun 942
anlamı nedir 18
anlamadın mı 132
anlamadınız mı 20
anlamadım 1209
anlamıyorum 2163
anlamı 137
anlamıyorsun 843
anlamında 18
anlamıyor musun 942
anlamı nedir 18
anlamı ne 66
anlamıştım 59
anlamsız 76
anlamak istiyorum 20
anlamıyor 38
anlamazsın 32
anlamı yok 36
anlamadım efendim 18
anlamına gelir 38
anlamına geliyor 59
anlamıştım 59
anlamsız 76
anlamak istiyorum 20
anlamıyor 38
anlamazsın 32
anlamı yok 36
anlamadım efendim 18
anlamına gelir 38
anlamına geliyor 59