Batıyoruz traduction Russe
125 traduction parallèle
Batıyoruz!
Мы погибаем!
Sudayız. Batıyoruz.
Mы в тумaнe!
Batıyoruz!
220 метров.
Batıyoruz!
Мы тонем!
- Acele et, batıyoruz!
Скорей, Холмс! Он уходит под воду!
- 473'ü geçiyoruz, hâlâ batıyoruz.
Мы слишком глубоко.
Batıyoruz. "
Тонем. "
Batıyoruz
Нас заливает.
Batıyoruz!
Оставь её!
Carter, batıyoruz, değil mi?
Картер, мы тонем, да?
Batıyoruz, adamım. Batıyoruz.
Мы тонем, мужик.
Batıyoruz!
Мы тонем! Мы тонем!
Kendini koru, batıyoruz.
Держитесь, мы тонем.
Evet batıyoruz.
Тонем. Тонем.
Batıyoruz, batıyoruz.
Мы тонем! Тонем! Тонем!
Yavaş yavaş batıyoruz.
Мы идем ко дну.
Batıyoruz!
Мы снижаемся!
Zaten 400 metre derindeyiz ve batıyoruz, dakikada 6 metre.
Мы уже на глубине 360 метров и погружаемся со скоростью около, мм,... 6 метров в минуту.
Batıyoruz!
Мы тонем
Aşırı su alıyoruz! Batıyoruz.
Мы набрали слишком много воды, мы тонем!
Her mahallede kötü tohumlar vardır, Ama yani burada bir batıyoruz, bir çıkıyoruz, şehri canlandırma planları var ve bir organik süpermarketimiz açıldı.
Ну, в любом месте есть немного плохих элементов, но.. ээ.. все стремительно меняется с возобновлением городского плана.. ээ..
Batıyoruz.
Мы тонем.
Neden Reggie'le ben denizde batıyoruz?
- но почему нас с – еджи уносит в море?
Biz M Kulübü olarak yarımadayı ve Batı Asya'yı her zaman güvenli tutmaya çalışıyoruz.
Мы всегда радеем за безопасность корейского полуострова.
KOW'den yayın yapıyoruz, K-O-W diye yazılıyor, Evvet! Uzak Batı'nın en süslü, en gürültülü, en kıpırtılı radyo istasyonundan!
Передача от KОW, читается K-О-W, о да, самая громкая, самая подвижная самая фантастическая радиостанция Дальнего Запада!
Artık Vahşi Batı Dünyası'nda da daha çok bozuklukla karşılaşıyoruz.
А теперь это началось и в Мире Запада.
Elimizde muazzam bir teknoloji var, ama biz ne kadar yükselebileceğimize bakmak yerine ne kadar alçalabileceğimize kendimizi ne kadar batırabileceğimize bakıyoruz.
Замечательные технологии в нашем распоряжении. Но вместо того, чтобы достичь невероятных высот, мы проверяем, насколько низко можем упасть. Насколько глубоко в бездну сможем погрузиться.
Biz gün batımında ayrılıyoruz.
Мы выезжаем на закате.
Keskin bir bıçağın ucuyla çekirdeği hissedene kadar batırıyoruz.
Кончиком острого ножа мы проникаем внутрь. Пока не почувствуем косточку.
O'nun batırdığına inanıyoruz.
Откуда вы знаете, что он её потопил?
... sonra üzerine 4 çeşit şeker serpiyoruz ve sonra erimiş tereyağının içine batırıyoruz.
Посыплем сахарком обваляем в маслице.
Zamanın yüzde doksanının nasıl geçtiğini anlayamıyoruz bile ben Batı'da ne yapıyorum.
Я перестаю понимать, что мне делать на Западе.
Sistem tarafından da batırılıyoruz.
Нас поимела система.
Batı Baltimore'da uyuşturucu kovalıyoruz, siyah adamlara ihtiyacım var.
Я занимаюсь наркотиками в Западном Балтиморе, мне нужный черный парень для слежки.
- Batıyoruz.
Мы сейчас на безрыбье, я же сказал.
Biz bir batırıyoruz onlar otuz.
Подбив один их корабль, мы теряем тридцать наших.
.batıyoruz hadi
Лодка тонет! Пойдёмте!
Dünya şu anda felaket durumda. Batı'dan bakınca her şey iyiye gidiyor olabilir tabii. Sanayiyi, ucuz iş gücü olan ve çevre koruma yasaları olmayan gelişmekte olan ülkelere kaydırıyoruz.
С точки зрения жителя Запада жизнь меняется к лучшему : производство переводят в развивающиеся страны.
Sookie, batıyoruz.
Суки, мы тонем.
Daha davayı yeni tahkikat jürisine gönderdik ve şimdide bu batı yakası davasına bakıyoruz.
Направим дело в суд, а потом начнем расследование в Вестсайде.
Doğu, batı, kuzey ve güneyde ana şehirlere varıyoruz.
Поедем в крупные города в четырёз направлениях : север, юг, восток и запад.
Gittikçe batıyoruz.
Мы пойдем на дно.
Yumurtaları renkli sirkeye dev bir tavşan saklasın diye mi batırıyoruz?
- Поэтому мы окунаем яйца в цветной уксус и гигантский кролик прячет их?
Seni yılda bir uyandırıp iğne batırıyoruz, bu hiç adil değil.
Мы будим тебя каждый год и втыкаем в тебя иголки. Это нехорошо.
Evet, planı iyice sağlam yapıyoruz ki yine batırmayasın.
Да, и мы сделаем это так что даже ты не сможешь всё запороть.
Tüm Hitman İki "Anahtarları", buradan dönüyoruz, ve yakın destek olmadan batıyı tarıyoruz.
Всем Хитмэнам, здесь поворачиваем, на экране запад без смежной поддержки.
Taktiklerimize bakacak olursak daha önce de defalarca, bu düşmanı yere sermiştik. Artık, asıl işe başlıyoruz ve de ordu, batıdan itibaren düşmanın başkentine girmeye başlıyor.
Благодаря использованию маневра, мы много раз связывали силы противника, открывая двери, для армии, чтобы она могла войти в столицу противника с запада.
Bu ülkeyi gittikçe daha fazla boka batırıyoruz.
Мы прошли сквозь эту страну, разнеся все вокруг.
Kimyasal olarak madde bize geliyor, biz işleyip Batı'ya satıyoruz.
Сырьё приходит, мы его очищаем и отправляем на Запад.
Doğuya doğru yol alıyoruz. Okavango kavşağının bir kilometre batısındayız.
На востоке, в 1 километре от Окаванго.
- Gliserine batırıyoruz.
Мы погружаем их в глицерин.