Bir hayalet traduction Russe
1,408 traduction parallèle
Robin ve ben bir hayalet gördük.
Мы с Робин видели приведение.
Hayır, gerçekten bir hayalet gördük.
Нет, мы правда видели призрака.
Robin sen şüphecisindir, yani eğer sen de bir hayalet gördüğünü söylüyorsan...
Робин, ты скептик, поэтому если ты говоришь, что видела призрака...
Nasıl ırkçı bir hayalet eğimden daha iyi olabiliyor?
Каким образом призрак-расист может быть лучше, чем неровный пол?
Bu bir hayalet hastalığı.
- Это страховирус.
Görgü tanığı Washington'da kadın sağlık kulübünün duşunda bir hayalet gördüklerini söylüyor.
В Конкрите, штат Вашингтон, Свидетель заявляет о призраке, явившемся в душевой женского оздоровительного центра.
İlk önce gerçek olmayan bir hayalet şimdi de Koca ayak mı?
Сперва несуществующий призрак, а теперь явление снежного человека?
Bu işyeri lânet bir hayalet şehir.
Эта компания просто чёртов город-призрак.
Geçmişten bir hayalet de olsa abini koruması lazım.
Дух Ли Гичхоля должен защитить твоего брата.
Acaba sizde ödünç alabileceğim bir Hayalet Avcıları kopyası var mı?
Меня интересует, нет ли у Вас "Охотников за привидениями"?
Sizde ödünç alabileceğim bir Hayalet Avcıları kopyası var mı?
Ты не подкинешь мне Охотников за привидениями "?
Bir hayalet şirkete saldıracağınızı biliyorsunuz tabii...
Только нападать нам придется на компанию-призрак.
Bir hayalet gibi.
Как призрак.
Ve yayın kaynağı site bir hayalet olduğu sürece izi bulunamaz.
Очень сложно определить источник, ничего не выходит.
Bir hayalet mi?
Привидение?
Sanki etrafta dolanan bir hayalet gibisin.
У меня как будто привидение поселилось.
Geçmişten gelen bir hayalet
Призрак из твоего прошлого.
Bir deliye, bir hayalet avcısına, bir antropoloğa ve bir ayyaşa bakıcılık yapmadan da yeterince tehlikeli zaten.
Она и так достаточно непредсказуема, чтобы ещё нянчиться с психом, охотником за привидениями, антропологом и алкашом.
Evdeyken, bir hayalet gibidir.
- Он как призрак.
Gece yarısından itibaren, soğuk ve karanlık sularda umutsuzca sürüklenen bir hayalet gemiyiz.
С полуночи мы - корабль-призрак, который плывет без надежды в холодных, темных водах.
Bir hayalet olduğunu söyledi.
Они никогда не находили его. Он сказал, что он призрак.
Ne çeşit bir hayalet insanın lastiklerine saldırır? !
- Что это за призрак, портящий людям машины!
O bir hayalet. Çemberin içine giremez.
Она призрак, и не сможет войти внутрь круга.
O bir hayalet değil.
Она не призрак. - Стреляй!
- Bir hayalet değil.
- Итак, это не призрак.
Tamam o zaman binada bir hayalet mi var?
Ладно, так что, у нас в здании дух?
Bir hayalet mi gördün?
ты видел... ты видел призрака?
Ve şimdi karşımızda gerçek bir hayalet var.
И так получилось, что там настоящий призрак.
Ofiste bir hayalet olduğunu biliyor musun?
Знаешь, в офисе есть привидение.
Oliver artık Luke'un yanında daha sık kalacak ve o gittiğinde evimde bir hayalet gibi dolanamam.
Оливер будет теперь чаще оставаться с Люком и когда его нет, я не могу просто блуждать по квартире как привидение.
ÖImeden önce, Hayalet boynunda bir bıçakla emirlere uydu.
Но перед тем как погибнуть, Домовой выполнил заказ, ножом в шею.
Uh, adam tam bir hayalet.
Он призрак.
Hayalet bir şehir gibi.
Город будто вымер.
Bir grup hayalet birden avcıların peşine mi düştü?
С чего это призраки стали кидаться на охотников у них дома?
Bak, hayalet bir insanı etkilediğinde hastalık diğer hastalıklar gibi yayılır. Öksürük, el sıkışmak... Bunun gibi şeyler.
Ему достаточно заразить одного-единственного человека, а дальше распространение идет обычными путями, например, через кашель и рукопожатия.
Edna Seymour İle Tanışınca, Hayalet Willie, Seymour'un Annesini Öldürmek, Bir Senaryo Satan Okul Müdürü.
"Когда Эдна встретила Сеймура", "Призрак Вилли", "Убийство мамы Сеймура", "Директор, продавший свой сценарий".
Bir kuş, bir itfaiyeci ve bir de hayalet mi? Bir yakıt borusunun aniden nasıl patladığını bilmek istiyorum.
Значит он птичка, пожарный, а еще призрак?
George King sanki bir hayalet.
Этот Кинг как призрак.
King bir hayalet.
Кинг — призрак.
Hayalet Avcıları birbirlerine kesinlikle böyle bir şey yapmazlardı.
Охотники За Привидениями никогда бы не сделали такого друг с другом.
Mail hayalet bir yönlendiriciden gelmiş.
Мэил пришёл по ложному рутеру.
Bebeği bir yetimhaneye götürmüştür. Belki de karısına söylememiştir. Kızı, 25 yıl sonra karşısına çıkınca hayalet görmüş gibi korktu.
Возможно, не рассказал жене которая пришла в ужас, решив, что видит привидение, 25 лет спустя, когда девушка их находит.
Ölenlerden bile bir şeyler kalıyor geriye. Hayalet gibi.
Но что-то все равно остается, как призрак.
Hayalet, burası korkunç bir yer.
Призрак, страшно в этих стенах.
Hayalet, kasabada bu insanın ölümüne karşı bir şey hisseden herhangi biri varsa bana gösterir misin?
Призрак, есть ли на свете хоть кто-то неравнодушный к его смерти? Можно ли увидеть тех людей? Умоляю.
Hayalet, içimde ayrılık vaktinin geldiğine dair bir his var.
Призрак, я чувствую, что нам с тобой не долго быть.
Hayalet gösterdiğin mezarın yakınına gitmeden sana sormam gereken bir soru var!
Призрак... Пока я не у камня, на который ты указываешь, я должен знать одну вещь.
O bir tür hayalet ya da iblis gibi bir şey.
Это какой-то демон или призрак.
Tamamıyla hayalet bir şehir, yerle yeksan olmuş.
Город призрак, сожжён дотла.
Yani hayalet bir otobüse binip Truman'a mı gelmiş?
Так наше привидение просто хватает ребенка в автобусе и прямиком направляется в "Трумэн"?
Hayalet... hayalete yakın bir sorun.
Э-э призрак.. это, как бы, типа, призрака.. Это, как бы, проблема и это призрак.
hayalet 78
hayaletler 48
hayalet mi 23
hayalet avcıları 17
hayalet görmüş gibisin 26
bir hafta sonra 49
bir hafta önce 34
bir hata 32
bir hafta 109
bir hediye 84
hayaletler 48
hayalet mi 23
hayalet avcıları 17
hayalet görmüş gibisin 26
bir hafta sonra 49
bir hafta önce 34
bir hata 32
bir hafta 109
bir hediye 84