Dı traduction Russe
148,098 traduction parallèle
Masonlar vasatın mafyasıdır.
Масоны - это мафия посредственных.
Yolsuzlukla bağlantılı bir polis ağı ve... kadınları geleneksel olarak dışlayan bir örgüt.
Сообщество офицеров, замешанных в коррупции, и организация, в которую не принимают женщин.
Mesele, cezai bir suçta suç ortağı olup olmadığıdır.
Вопрос в том, является ли она соучастником уголовного преступления.
Bu, DC Jodie Taylor tarafından 4 Nisan'da... çekilen dijital bir fotoğrafın baskısıdır.
Это распечатка фотографии, сделанной констеблем Джоди Тейлор 4-го апреля.
Bu, DC Taylor tarafından 7 Nisan'da yakalanan... bir dijital fotoğrafın baskısıdır ve DS Flynn'in...
Это распечатка фотографии, сделанной констеблем Джоди Тейлор 7-го апреля.
Adli Araştırmacı Kevin Gill ile kayıt dışı bir... sohbet gerçekleştirdiği görülmektedir.
На ней сержант Флинн беседует без протокола с экспертом-криминалистом Кевином Гиллом.
Michael Farmer'a karşı ne buldun, onu çarmıha germenin dışında? !
Что ты имеешь против Майкла Фармера, помимо умственной отсталости, достаточной, чтобы его подставить?
Detektif Flynn, gizli bir AC-12 elemanı mıdır?
Сержант Флинн - офицер АС-12 под прикрытием?
Kar Maskeli Adam hala dışarıda bir yerlerde olmasına rağmen, Patron, Tim'in öldürülmesini Hana'ya yüklemek için o kadar istekli ki.
Шеф так сильно хочет повесить убийство Тима На Хану, пока человек в балаклаве на свободе.
Bahse girerim bunu doğrulamak için bir sürü tanıdığın vardır?
И могу поспорить, найдется куча свидетелей, чтобы это подтвердить?
Şahit bulamayacak kadar, yalnız birisi. Her gece büyükannesini ziyaret etmek için dışarı çıkıyor, sonra gece vardiyasında saatler doluyor.
Одинокий, его алиби подтвердить некому, следует заведенному распорядку - каждый вечер навещает бабушку, потом заступает на ночную смену.
"Bay Lakewell, Jade Hopkirk'i tanıdığını inkar ediyor."
Мистер Лэйквэлл отрицает знакомство с Джейд Хопкирк.
Dinle benimle ofis dışında buluştuğun için teşekkürler.
Спасибо, что встречаешься со мной не в офисе.
Hayır, işte bu yüzden ofisinin dışında buluşmak istedim.
Нет. Поэтому я и хотел встретится не в офисе.
- Dışarı çık ve Roz ve Nick Huntley'i al getir. - efendim.
Съездите за Роз и Ником Хантли.
Bu kesinlikle kayıt dışı, hanımefendi.
Строго между нами, мэм.
Ve sendin, tuvaletin dışında.
Это был ты, за дверью ванной.
Dışarıda!
Я был снаружи!
Ama Leonie Collersdale ve Tim Ifield cinayetleri... DetektifI Huntley'in vakalarıdır ve tekrar etmek gerekirse, o davalarla ilgilenmekten yasaklısınız.
Но дела об убийствах Леони Коллерсдэйл и Тима Айфилда ведет инспектор Хантли и, повторюсь, вам запретили их расследовать.
Üzgünüm hanımefendi ama dışarıda bir kadın var.
Извините, мадам, но на улице ждет женщина.
Dışlanan kız?
Отвергнутая всеми?
- Ama belki Bash de haklıdır.
Но, возможно, Бэш тоже прав.
- Pekâlâ, ne olacak ki? Dışarısı sıcak.
- Ну ладно, что мне терять, тут все равно жарко.
Güney Kaliforniya'daki iki numaralı iç ve dış mekân eşya tedarikçileri.
Они второй поставщик вещей для дома в Южной Калифорнии
Dışarı mı çıkıyorsunuz?
Вы встречаетесь?
Tanıdıklarım var.
Я знаю нужных людей
İyi tanıdığın ve seni tanıyan biri olduğunda her şeyin çok daha iyi olduğunu.
Насколько лучше, когда... Ты знаешь этого человека, и он хорошо знает тебя
Ayağa kalkıyor, dönüyorsun. Beni hapsedip yakaladığını sanırken, etrafından dönüp yakında meşhur olacak "sert tuvalet kâğıdı" hamlesini yapıyorum.
Ты встаешь, оборачиваешься, берешь меня в захват но потом я оборачиваюсь со знаменитым ударом в будущем жесткой туалетной бумагой
Rus olmakla ilgili daha çok şey öğrenmeliyim ve tanıdığım tek Rus sensin.
Мне нужно узнать больше о России и ты единственный русский которого я знаю
Yeterince dışarı çıkarmıyormuşum.
Говорит, что я редко хожу с ней куда-то
Dışarı çıkmak onun için çok zordu.
Ему трудно выйти куда-то
Dışarı çıkıp, kokain çekip tüm paranı harcayamazsın. Adını içkiden alan kişilerle yatamazsın.
Нельзя просто выйди и нюхать кокаин и обламывать людей которых назвали в честь алкоголя
"Tete de veau" dananın bu kısmıdır.
Эта часть теленка называется "Tete de veau".
Şöyle yapacağım, "Bir, iki, üç! Dışarı!"
И я тогда такой "Раз, два, три, аут!"
- Biz "Dışarı!" demeyiz.
- У нас не говорят "аут"
"Bu huzurevi, cehennemin bekleme odasıdır."
"Этот дом престарелых - зал ожидания в аду"
Dışarı boşalabilirdim ama tembellik ettim.
Я мог бы вытащить, но поленился.
Bir Peter Pan oyununda teçhizat alamadığımız için iki kişi, beni üç saat boyunca taşıdı.
Как-то на Питере Пене мы не могли позволить себе трос, и меня носили на руках три часа
Dışarıdaysan, yakacak bulmak... sorunlarının en küçüğüdür.
Если ты здесь, недостаток растопки меньшая из твоих бед.
En iyi masalların konusu hep aynıdır... dönüşüm.
Лучшая сказка на эту тему... превращение. Знаешь?
Gerçek bir tahta oymacısı her zaman aletleri ve... malzemeleriyle iletişim içinde olmalıdır, derdi.
Он говорил, что настоящий резчик по дереву всегда должен разговаривать со своим инструментом и с материалом.
Rumple şu an dışarıda onu arıyor.
Румпель как раз ищет его.
Belki de bu yüzden yaşlanmamıştır, farklıdır.
Может, поэтому он не постарел и поэтому он другой.
Onlar olmadan dışarı çıkamazsınız.
Без них вы отсюда не выйдете.
Bir de bakmışsın dışarı çıkmış bile.
И тогда этот некто окажется снаружи.
Dışarıda olacağım.
Я буду снаружи.
- Bebeği dışarıdan döndüreceğiz. - Evet.
- Сделаем наружный переворот.
Dışarı falan mı emilecek?
Вы его удалите из меня?
Daha önce yasa dışı değilse bile, doğum yaptığı için şimdi on katı yasa dışı olmalı.
Если это и раньше было незаконным, то сейчас это в 10 раз незаконее, когда она в родах.
A, B, C, D,
А, В, С, D,
D!
А!