Hayatım boyunca traduction Russe
3,813 traduction parallèle
Yaptığım şeyi yapmak için tüm hayatım boyunca kıçımı yırttım ben.
Я всю жизнь рвала свой зад, чтобы заниматься любимым делом.
Hayatım boyunca mücadele ettim.
Я борюсь с этим всю мою жизнь.
Hayatım boyunca sadece bir okula gittim ben.
Я за всю жизнь ходила только в одну школу.
En iyi ihtimalle, beni hayatım boyunca dünyalıyla hapis tutarlar. Jaha'ya o hazzı hayatta yaşatmam.
В лучшем случае, они запрут меня с землянином до конца моей жизни, и я ни за что не доставлю Джахе этого удовольствия.
Hayatım boyunca bu kadar yorulduğumu hatırlamıyorum.
Никогда в жизни так не уставал.
Bütün bu şeyleri yaptım ama Yüzbaşı Joyce'u öldürmedim ve hayatım boyunca ne başka bir adamı öldürdüm ne de yargılanmak için Tanrı'nın huzuruna çıkana kadar öldüreceğim.
Да, я всё это сделал... но я не убивал ни капитана Джойса, ни кого-либо еще за всю свою жизнь. И не убью до самого Страшного суда.
Neden bilmiyorum ama, sanki seni hayatım boyunca tanıyor gibiyim, Frank.
Не знаю почему, но у меня такое ощущение, что я знаю тебя всю свою жизнь.
Bütün hayatım boyunca bir şeyler yapmak için sınırı aşmanın ne demek olduğunu öğrendim.
В течение своей жизни Я узнал, что чувствуешь, когда пересекаешь линию и делаешь то, что потом уже нельзя изменить.
Sahip olduğum tek saf şey sensin ama senin de hayatım boyunca beni takip etmiş ve bu aileye bulaşmış olan karanlık tarafa sürüklenebileceğini biliyorum. Seni de yoldan çıkarmasına izin vermem.
Ты самое непорочное, что у меня есть, но я вижу, что ты поддаешься той же тьме, что преследует меня всю мою жизнь и это заразило всю эту семью и я не позволю ей испортить и тебя.
Nasıl bir geri zekâlı böyle bir havuz yapar ki? Bu dediğimin kayıtlara geçmesini istiyorum bir çatı katının terasında böyle bir havuz yapmak kahrolası hayatım boyunca duyduğum hiç şüphesiz, en kötü fikirdi. Ama karar senin.
Что за невообразимый идиот захотел построить такой бассейн? что стеклянный бассейн на балконе пентхауса без сомнений которую я слышала за всю свою долбаную жизнь.
- Hayatım boyunca.
Всю свою жизнь.
Şu an yemin ediyorum ki hayatım boyunca bir daha asla bu kadar sarhoş olmayacağım!
Я здесь и сейчас даю слово, что я никогда в жизни не буду напиваться.
3,6 kiloluk çikolatalı şekerlemeyi 12 dakikada yedim diye hayatım boyunca mimlendim.
Когда съедаешь килограмм батончиков за 12 минут, это меняет твою жизнь.
Umarım hayatım boyunca yaşadığım pastırmasız cehennemde çürürsün sen de.
Надеюсь ты не попадёшь в безбеконный ад, в котором я прожил всю свою жизнь.
İşte hayatım boyunca bunu yapacağıma söz veriyorum.
Лили Олдрин, вот, что я обещаю делать до конца своих дней.
Pekala, hayatım boyunca hep sana güvendim.
Ладно, вверяю тебе свою жизнь.
Ben kontrol hayatım boyunca oldum.
Всю жизнь контролировала.
Hayatım boyunca bir baba figürü aradım.
Всю свою жизнь я искала отца.
Kate, yetişkin hayatım boyunca Tanrı'ya hizmet ettim ben.
Кейт, я посвятил всю свою сознательную жизнь, служа Господу.
Hayatım boyunca yaptığım her şey verdiğim her karar, başıma gelen iyi ve kötü her şey beni buraya seninle birlikte bu ana getirdi..
Все, что я когда-либо делал, каждый совершенный мной выбор, каждая... ужасная и прекрасная вещь, что когда-либо со мной случалась... все это привело меня сюда, к этому моменту, с тобой.
Hayatım boyunca beni o yangından çekip kurtardığın için sana bir şeyler borçlu olduğumu hissedip durdum.
Знаешь, всю свою жизнь я думал, что должен тебе. Потому что ты вытащил меня из того пожара.
Hayatım boyunca zincire vurulmuşken, nasıl başkasını esir edebilirim?
Как я могу лишить свободы кого-то, когда сама была закована всю свою жизнь?
Bütün hayatım boyunca sana bir şeyler borçlu olduğumu hissettim.
Знаешь, всю мою жизнь я считал себя обязанным тебе.
Bütün hayatım boyunca bunu aradım anlarsın ya.
И всю свою жизнь я что-то искала... понимаешь.
Hayatım boyunca, bize sizinle ilgili çok kötü şeyler anlattılar.
Всю мою жизнь, они говорили мне ужасные вещи о вас.
Hayatım boyunca bu uğurda can vermeye hazırdım, Lucia.
Люсия, я всю свою жизнь была готова умереть за это.
Hayatım boyunca sana bir daha güveneceğimi sanmıyorum.
Не думаю, что смогу тебе когда-нибудь доверять.
Ah, bunu şimdiye kadar bilmiyordum, ama galiba hayatım boyunca seni arıyordum.
Я никогда не знал, Но мне кажется я искал тебя всю мою жизнь.
Biliyorsun, hayatım boyunca amaçsız bir şekilde oradan oraya savruldum durdum.
Знаешь, я бесцельно проводил время - Всю свою жизнь.
Tüm hayatım boyunca o anın hayalini kurdum ve adam gözümün içine bakarak bile konuşamadı.
Я мечтала об этом моменте всю свою жизнь, а он едва мне в глаза смотрел.
Hayatım boyunca, hiç başarısız olmadığımı mı sanıyorsunuz?
Думаете, я никого не подводил в своей жизни?
Bütün hayatım boyunca aldığım en iyi hediyeydi.
Лучший подарок за всю мою жизнь.
Hayatım boyunca, baleye aşıktım.
Всю мою жизнь я любила балет.
Aslına bakarsan, hayatım boyunca bir görüşme beni hiç bu kadar heyecanlandırmamıştı.
На самом деле, я за всю жизнь никогда не чувствовал себя более взволнованным перед встречей чем сейчас.
Evet, hayatım boyunca kız arkadaşının donlarını çıkarmayı bekledim.
О, да. Я ждал всю жизнь момента, когда буду убирать трусики твоей девушки.
Hayatım boyunca tek istediğim sensin.
За всю свою жизнь, все что я когда-либо хотел это - ты.
Hayatım boyunca bu kadar barbarca bir şeyi duymamıştım.
Никогда в своей жизни не слышал ничего более варварского.
Hayatım boyunca cevabın İsa'da saklı olduğunu düşündüm. Ama artık biliyorum ki tek yaptığım tamamen kısıtlayıcı olan bir ruhani öğretiyi papağan gibi tekrarlayıp durmakmış.
Всю жизнь я думала, что Иисус — это ответ на всё, но сейчас я понимаю, что просто копировала чужой, по-настоящему ограниченный, взгляд на духовность.
Hayatım boyunca buna değecek bir rakip aradım.
Всю свою жизнь я искала достойного противника.
Bu yüzden hayatım boyunca seni korudum.
Вот почему я защищал тебя всю жизнь.
Efendim, bazılarını bütün hayatım boyunca tanırım ve...
Сэр, я знала некоторых из них всю жизнь и...
- Neredeyse hayatın boyunca bana... - Anlamalıydım.
Ты полжизни так со мной обращалась!
Hayatımız boyunca arkadaş kalacağız. Söz veriyorum.
Мы всю жизнь будем друзьями.
Artık Dr. Jonas Salk sayesinde polio virüsünden hayatımız boyunca kurtulduk.
Теперь, благодаря доктору Джонасу Соку, мы скорее всего увидим, что полиомиелит исчез из нашей жизни.
Hayatım boyunca efendim.
Всю свою жизнь, сэр.
Yapardım ama onun için hayatımı askıya alıp on yıl boyunca senin gibi saklanmazdım.
Нет, но я бы не отказалась от своей жизни ради нее и не стала бы скрываться десять лет, как ты.
Yani, hayatımız boyunca risk almadan yaşayamayız.
Я о том, что мы не можем прожить жизнь без какого-либо риска.
Hayatımız boyunca, Tanrı'ya güvenmemiz gerektiğini söyledin bize baba.
Пап, всю нашу жизнь ты учил нас верить в Бога.
Hayatımız boyunca ölümden korkarız.
Мы проходим через жизнь со страхом смерти.
Hayatın boyunca Nick'in kuklası mıydın?
Всю жизнь? Марионетка Ника?
Yoksa hayatının geri kalanı boyunca kaçak olarak yaşamaya razı mısın? Ki seni temin ederim, böyle bir hayat çok uzun sürmez.
Или ты хочешь прожить остаток жизни в бегах, что, обещаю, не продлится долго.
hayatım 3662
hayatim 33
hayat 236
hayatı 33
hayat devam ediyor 42
hayatımı 47
hayatını 28
hayatımın aşkı 18
hayat nasıl gidiyor 25
hayat kısa 24
hayatim 33
hayat 236
hayatı 33
hayat devam ediyor 42
hayatımı 47
hayatını 28
hayatımın aşkı 18
hayat nasıl gidiyor 25
hayat kısa 24
hayat güzel 31
hayatta 78
hayatımda 29
hayatın 30
hayatını yaşa 16
hayata 34
hayat dolu 30
hayat çok kısa 40
hayattayım 45
hayatımda ilk kez 38
hayatta 78
hayatımda 29
hayatın 30
hayatını yaşa 16
hayata 34
hayat dolu 30
hayat çok kısa 40
hayattayım 45
hayatımda ilk kez 38