Karın var mı traduction Russe
491 traduction parallèle
- Karın var mı ki?
- Ты женат?
- Karın var mı? - Evet, sinyora.
- У тебя жена есть?
Bir karın var mı? - Karı mı?
У тебя есть жена?
Ee? Karın var mı?
А у тебя есть жена?
Peki, ya... Karın var mı? Erie'de?
У вас есть... жена, в Эрье?
Bu çok kötü bir şey! Karımın vatanı Avusturya'da çok güzel av hayvanları var, yabani horoz mesela.
В Австрии есть чудесное развлечение :
İki çocuğum ve karım var. Karımın annesi var, karınlarını doyurmalıyım.
У меня дома двое маленьких детей, жена, теща.
Karınız var mı efendim?
Вы женаты?
Mia moglie'nin amcasının kuzeni var. Yani karımın.
От кузена дяди миа молья, в смысле, моей жены, синьор.
Senin dört karın mı var?
Так у тебя 4 жены?
- Karım olmasaydı... - Ama bir karın var!
- Если бы у меня не было жены...
Karımın bana ihtiyacı var.
Жена меня ждет.
Aşkın atlıkarıncada başlaması için neye ihtiyacımız var?
Чего не хватает для начала любовного хоровода?
Bugün burada evlenmedim çünkü karımın mezhebi Quaker. Ama yardım için buraya geldim, çünkü burada insanlar var.
Я не женился здесь сегодня, потому что моя жена из движения Квакеров, но сюда я пришел, потому что здесь люди.
Bir erkekten isteyebileceğin şeylerin de bir sınırı var. Çocuklarım ve karım var.
Есть предел тому о чем ты можешь попросить меня.
Bir karın var mı asker?
У тебя есть жена?
Hatırladığınız biri var mı? Karınız? Sizi seven biri.
Вы не помните, что у вас была она, которая вас любила.
Hayır, nedeni kesinlikle bu değildi. Aslında karımın buraya gelememe ihtimali var.
В общем, возможно, что моя жена ко мне не присоединится ; когда я уезжал, она была нездорова.
Sadece şeyden önce sürdükleri timsah yağı ve baharatlardan oluşan bir karışım. Bazı Afrikalıların daha uzun sürsün diye kullandığı var ya.
Какой негры используют для...
Oh, karımın bir teorisi var.
У мое жены есть теория.
Anahtarın buradan nasıl çıkarıldığı hakkında fikri olan var mı?
Есть идея, как ключ испарился отсюда?
Çünkü müsrif saray halkına ve Katolik karısına bakmak için zenginden varlığının üstünde vergi alan ve fakirden toprak çalan bir kralımız var.
Я уезжаю потому, что король обложил налогами богатых... и ворует у бедных,... чтобы содержать свой двор и жену католичку.
Normal bir yaşantınız var mıydı, yani karı-koca ilişkisi?
Я имею в виду как муж и жена?
Karınızın durumunda bir değişiklik var mı, efendim?
Есть ли какие-то улучшения в состоянии вашей жены?
İki karımın geçimini sağlıyorum ve bakmam gereken bir çocuğum var.
Да, к тому же у меня двое алиментов. Знаешь, мне придется сократить расходы.
Burada çok az kadınımız var... bu yüzden, karımdan ve Bayan Berghald'dan yardım etmelerini istedim.
Среди нас очень мало представителей прекрасного пола, но я попросил свою жену и миссис Бергхальд помочь.
Orada karınızın dışında telefona cevap verecek başka biri var mı?
Там кто-нибудь... может быть еще, кроме вашей жены, сэр?
On bir yaşında bir oğlum var ve uzun süre yaşayacağını zannetmiyorum. Ne karım ne de ben bu oğlanı gebertmeyeceğiz. Dört kız kardeşi var.
и с ними легче поладить чем можно было бы ожидать. и я вам скажу - что пацан проживет дольше. ни моя жена уничтожат мальчишку.
Birinci sınıf karı isteyen var mı?
Кто-нибудь из вас, ребята, хочет первый класс трах-трах?
Karımın ve benim bazı sorularımız var.
У нас с женой есть пара вопросов.
Bu arada, karımın bir sanat galerisi var.
Кстати, у моей жены картинная галерея.
Karın var, ben varım, fakat Avrupa'dan bir kız geliyor... ve onunla görüşmek için beni bekletiyorsun.
У тебя есть твоя шлюха и я, и вдруг какая-то стерва появляется из Европы... и ты должен бежать, чтобы с ней встретиться.
İki karın mı var yoksa?
Может, у вас две жены?
"Ne var? Yapma?" mı? Hadi 300 doları kendi cebimden çıkarıp ilanı ödedim diyelim... kadını yakalarsak eğer, bana geri öder misin?
Давай "? как такие условия?
Bir şey daha var bu biraz Japon elektronik firmalarının dikkatini çekecek türden. Sony'nin müthiş bir ürünü olur bu. Bu kaset çalar ve kolostomi torbası karışımı bir şey olacak.
А следующей идеей я хочу заинтересовать японские электронные компании, получился бы отличный продукт для Sony это комбинация : плеер и портативный био-туалет!
- bunu ben alayım aklın karışık görünüyorsun, benim küçük pudingim kız kardeşim, şişko, domuz görünümlü bir adamla dışarı çıktı burada seni neşelendirebilecek bir şeylerim var
Ты выглядишь озабоченной, моя сладкая булочка. Моя сестра на свидании с толстым чудаком. Здесь наверху кое-что поднимет твое настроение.
Bu mahkumların canı cehenneme, benim karım ve bir çocuğum var.
Mнe плeвaть нa этиx yблюдкoв, нo y мeня жeнa, peбeнoк.
Başka karılarınızda mı var, Bay Worley?
А что, есть и другие, мистер Уорли? Нет.
- Öyle mi? Yani senin karın var, benim yok, bu beni harcanır mı kılar?
Так что, если у тебя есть жена а у меня нет, это значит, что мной можно пожертвовать?
Acaba Büyükelçi G'Kar'ın ne zaman meclisi şereflendireceği konusunda bilgin var mı?
Вы знаете, хотя бы примерно когда посол Гэ'Кар почтит нас своим присутствием?
"Karımın iç kulak iltihapı var."
"У моей жены инфекция внутреннего уха."
- Bir karın var mıydı?
- Да.
Karının bir ilişkisi var mı?
— Значит, всё-таки есть?
Merkez, Vardas ve Lily Hammond'un cesetlerinden çıkarılan mermilerde de D.N.A kodu var mıydı?
Центральная. Были ли пули из тела Вардиса и Лили Гомон маркированы такой ДНК? Да, судья МакГрегор.
Bir şey daha, | sanırım karıştırdığın birkaç durum var.
И еще, здесь произошла ошибка.
Askerlerimin eğitime ve subaylarımın topluma karışmaya çok ihtiyacı var.
Солдатам нужны тренировки, а офицеры - приятное общество.
Suç ortağın da karıştığınızı reddetti ama dün gece Tholian Büyükelçisinin odasında hırsızlık yaparken sizi gören bir görgü tanığım var.
Твой сообщник тоже отрицает свою причастность, но есть свидетель, который видел, как вы оба вломились в каюту толианского посла прошлой ночью.
Yörüngesinden çıkarıp doğru rotasına sokmanın bir yolu var mı?
Есть способ изменить ее орбиту?
Karının oyuncak bebeği var mı?
Не хранит ли Ваша жена никаких кукол?
Kar bile edeceğim.Var mısın?
Я даже получу прибыль. По рукам?
Karımın Japon balığı gibi dudakları var.
"У моей жены губы как у рыбы-собаки"