Sadece merak ediyordum traduction Russe
115 traduction parallèle
Ben sadece merak ediyordum... Burada Nora Chandler ile ilgili bir dosya olsaydı, elbette bir mahkeme celbi olmadan bunu asla yapamam.
Нет, просто я подумал... если у Вас здесь есть досье на Нору Чандлер и, конечно, я никогда не попросил посмотреть его.
Sadece merak ediyordum, hepsi bu.
Мне просто любопытно, вот и все.
- Ben sadece merak ediyordum...
- Я просто подумал, раз он...
Sadece merak ediyordum.
Да так, просто интересно.
Sadece merak ediyordum, belki de sen giderken onları da götürmüş olabilir misin diye?
И мне просто интересно может ты забрал их с собой.
Sadece merak ediyordum.
Мне просто стало любопытно.
Hayır, sadece merak ediyordum.
Нет-нет. Так, вспомнилось.
Hayır, sadece merak ediyordum. Polis memuru olmak ne kadar zaman alıyor?
Сколько надо учиться, чтобы стать офицером полиции?
Sadece merak ediyordum.
Мне было просто интересно.
Sadece merak ediyordum.
Просто интересно.
Sadece merak ediyordum, siz iki arkadaş bize katılmak istemez misiniz diye.
Я просто хотел узнать, не хотите ли вы, два друга, пойти и присоединиться к коллективу.
Sadece merak ediyordum.
Мне просто было интересно.
Sadece merak ediyordum da hiç İncil okumasında bulunmuş muydun?
Я хотел спросить ты когда-нибудь бывала на библейском собрании?
Sadece merak ediyordum. Hepsi bu.
Я просто поинтересовалась и всё.
Dinle, sadece merak ediyordum.
Слушайте, мне только интересно.
Sadece merak ediyordum. Çatıda at sesi duymak...
Просто, знаете ли, лошади на крыше...
Merhaba, ben sadece merak ediyordum da telefonunu bağlamamı ister misin?
Привет. Я просто надеялся... Вы звали меня чтобы подключить телефон?
Ben sadece merak ediyordum-
Мне просто было любопытно...
Ama, ben sadece merak ediyordum şu külodu- - senin olan külodu- -
Но, эм, мне просто на счет, эм, трусиков... На счет твоих трусиков...
Sadece merak ediyordum.
Просто любопытно.
- Ben sadece merak ediyordum da Upminster'de yapılan okul, Aziz Sheldons'tu, değil mi?
О, я хотела спросить про ту школу, Сэнт Шэлтон, в Упминстере.
Çünkü hatırladığım kadarıyla Kafamı rahatlatıyordu. Sadece merak ediyordum.
Я больше помню, что от нее я становилась безбашенной.
Sadece merak ediyordum. Birkaç U-Sag el ilanı dağıtmak için güzel bir yer olabilir.
Я просто подумал, может это будет подходящим местом, чтобы пораздавать флаера УСПО.
Sadece geçen gün bana işlerin nasıl yürüdüğünü göstereceğinizle ilgili söylediklerinizde ciddî olup olmadığınızı merak ediyordum.
О, пожалуйста не беспокойтесь, мистер Кроули. Я просто хотела узнать, не согласитесь ли вы ввести меня в курс дел?
Sadece merak ediyordum, hepsi bu.
Не против?
Sadece nasıl bu kadar saf ve güzel olabildiğini merak ediyordum.
Я только удивляюсь как ты можешь быть настоящей и такой красивой
Sadece nasıl bu kadar saf ve güzel olabildiğini merak ediyordum.
Я только удивляюсь Как ты можешь быть настоящей и такой красивой одновременно
Ben sadece, adınız ve telefon numaranızın Watergate'te tutuklanan adamlardan ikisinin telefon defterinde ne aradığını merak ediyordum.
Да-да.. В чём дело? Мне было просто любопытно, почему Ваше имя и номер телефона..
Sadece Owen'la aranızın nasıl olduğunu merak ediyordum.
Мне интересно, что там у тебя с Оуеном?
Sadece bu açık devreler kaç volt diye merak ediyordum da.
Мне просто интересно, сколько вольт в той открытой системе.
Yo, yo, imlâ hatası yok. Sadece bir baskı hatası var mıydı diye merak ediyordum.
Нет, всё написано верно, но я хотел узнать, это случайно не опечатка?
Sadece ne zaman farkına varacağını merak ediyordum.
Мне просто было интересно, когда вы это поймете.
Sadece benimle düzenli bir ilişkiye girmesi için şansım olur mu diye merak ediyordum?
А как думаешь, у меня есть шанс, что он захочет погулять и со мной?
Bu yüzden endişe etmiyorum sadece merak ediyordum. Onlara ulaşabilir miyim?
Просто мне нужно с ним связаться.
Sadece mezuniyet balosuna gidip gitmediğini merak ediyordum...
Если ты собираешься идти на выпускной вечер...
Merak ediyordum da ben sadece, eğer bu insan, bu- -
Я хотел спросить, если бы оказалось, что этот человек... Такер.
Sadece, sadece ne zaman bir duruşma yapmak istersiniz diye merak ediyordum.
Вот я и решил спросить, когда вы рассмотрите это дело.
Merak ediyordum, Charlotte kendi kısır döngüsünü bozup da Manhattan'daki her erkeğe çıkma teklif edebiliyorsa neden ben sadece seviştiğim bir erkekle daha derin bir ilişki kuramayayım?
Я задумалась если Шарлотта может ломать свою схему и приглашать мужчину на ужин почему я не могу перейти на серьезные отношения с мужчиной, которого держала исключительно для секса?
Sanırım sadece merak ediyordum.
Наверное, мне было просто интересно.
Sadece evin ne yanda olduğunu merak ediyordum.
Интересно, в каком направлении находится дом.
Aslına bakarsan oldum. Genelde kötü hissettiğim için olurdum. Canını sıkan bir şey var mı diye merak ediyordum sadece.
Да, напивалась, конечно, и обычно это было потому что я чувствовала себя ужасно из-за чего-то, поэтому... слушай, я просто подумала, чувствуешь ли ты себя ужасно?
Sadece işinizin ne zaman bittiğini merak ediyordum.
Я хотел бы узнать, во сколько вы... кончаете.
Ben de sadece bunu merak ediyordum.
- Бля, да я только спросил.
Sadece Bill ve ben çıksak ne düşünürdün diye merak ediyordum.
Я хотела знать, что ты скажешь, если я встречусь с Биллом.
Sadece antremanların nasıl gittiğini merak ediyordum.
Хотел узнать как проходят тренировки в клубе.
Sadece kursların nasıl gittiğini merak ediyordum.
Хотел узнать как проходят тренировки в клубе.
Ben sadece, ne zaman bir ara verebilir Diye merak ediyordum.
Я чувствую, когда у нее начинается приступ, понимаете?
Modellikten dava sorumluluğuna nasıl geçtin merak ediyordum sadece.
- Крис! ... Как же так получилось, что вы стали психологом?
Sadece, bu gece burada... en özel vücut sıvılarımızı paylaşarak... birbirimizin yanında çıplak yatarak... saf bir ruh hali içerisinde olduğumuzdan beri merak ediyordum.
Меня удивляет лишь одно. Раз уж у нас сегодня такой разговор начистоту, и мы можем лежать рядом голые, и только что обменивались друг с другом самыми интимными флюидами наших тел, я подумал, мы могли бы просто... э..
Oh, sadece yüce bir varlık atılıp da onu alır mı diye merak ediyordum.
О, мне просто интересно, может, вознесшиеся нападут и отберут его.
Ben sadece şeyi merak ediyordum... Belki biz... Akşam yemeği...
Я тут подумал... возможно... мы могли бы... ну, не знаю... снова увидеться...
sadece merak ettim 133
sadece merak ediyorum 23
sadece merak 29
merak ediyordum 51
merak ediyordum da 49
sadece sen 117
sadece sen ve ben 157
sadece 2704
sadece bu mu 17
sadece sordum 78
sadece merak ediyorum 23
sadece merak 29
merak ediyordum 51
merak ediyordum da 49
sadece sen 117
sadece sen ve ben 157
sadece 2704
sadece bu mu 17
sadece sordum 78
sadece benim 48
sadece bir adam 18
sadece sen varsın 16
sadece senin 16
sadece beni 16
sadece bir gece 27
sadece ben 126
sadece seni 36
sadece biraz 87
sadece ikimiz 113
sadece bir adam 18
sadece sen varsın 16
sadece senin 16
sadece beni 16
sadece bir gece 27
sadece ben 126
sadece seni 36
sadece biraz 87
sadece ikimiz 113