Yaptı traduction Russe
193,711 traduction parallèle
Delilik bu yaptığınız.
Да, Мик, спасибо большое.
- Öyle mi yaptım? Doğru ya. 1916'da mahsur kalmak istemiyorsan hemen gemiye git.
Хорошо, Джекс, тебе нужно вернуть память Штейна, перед тем как мы войдём в лабораторию.
Beni bodruma gönderdiğinde, kendime, "Jack, sen neyi yanlış yaptın böyle?" dedim.
- Когда ты отправил меня в подвал, я стал думать : "Джек, где ты напортачил?".
Şu anda Bobby Iger Disney'de ne yaptıysa sen de aynısını yapıyorsun.
- Ты делаешь то же самое, что и Бобби Айгер в "Диснее".
Bence Dinesh'in yaptığı saçma sapan bir hareketti.
В общем, согласен, что Динеш сильно накосячил.
Evet, ayrıca sana yaptın mı diye sorduğumda yaptım demiştin.
- Да, а я тебе об этом напомнил, и ты сказал, что все готово.
Ross Loma'ya sunum yaptığım zaman, donumun içine kusmuştum.
Однажды мы пошли на встречу в "Росс Лома", и меня вырвало в штаны.
TechCrunch'la yaptığın röportaj gibi PiperChat'i tarif ettiğin yerde yani. Alıntı yapıyorum :
В интервью ты описал "Ловкий чат" как - я цитирую -
veya Emily Chang'le yaptığın gibi, yani tam da "HooliChat'in iyi yönlerini aldık"
А Эмили Чен ты заявил, что взял лучшее из "Холи чата"
Geçmişte yaptığı bütün görüşmelere baktım.
- Я просмотрел всю его историю.
Dinle, benim için yaptığın her şeyden sonra, beni Hooli'nin oyun alanına sokup da, burada oynamama izin verdiğin için varsayıyorum, diyelim ki, reşit olmayanların hesabını ve konuşma geçmişini silmenin bir yolunu buldum.
- Ты много для меня сделал, принял в святая святых "Холи", дал развернуться. Что, если я - гипотетически - найду способ стереть аккаунты несовершеннолетних и записи сомнительных чатов?
Varsayalım demiştim. Yaptığımı söylemedim.
Я же сказал - гипотетически.
İnsanlara yatırım yaptığınız şirket işte.
- Ну, венчурный фонд...
Şu mesaj. " Gavin Belson'a yaptıklarnızdan dolayı büyük takipçinizim.
- Сообщение. " Привет. Круто ты прокатил Белсона.
Sert espriler yaptığını sanıyor ama tekdüze herifin tekidir.
Он делает вид, что он такой крутой и умный, а на самом деле просто зануда.
Beni hoca yaptılar.
- Не очень. Меня заставили учить.
Mesela Gavin Belson'a yaptığın muhteşem hareketin aslında yanlışlıkla olduğunu söylesen?
Например, признаешься, что твоя победа над Гэвином Белсоном - чистая случайность.
Evet, sanırım öyle yaptık.
Да, ты права.
Seni kim lider yaptı peki? Ben buraya hayatınızı kurtarmaya geldim.
С чего вы главным стали?
Genel itibariyle iyi ama yine de yaptığının bedelini ödedi.
Он жив, но поплатился за выбор.
En iyi işlerimin çoğunu sağa sola emirler yağdırarak yaptım.
Я прекрасно умею помыкать людьми.
- Evet, azıcık düzenleme yaptım.
Я там чуток пошуровал.
- Körken ne yaptığını görmek zor.
Сложно понять, когда ты слеп.
Teşekkür ederim Doktor. Tüm yaptıkların için.
Спасибо, Доктор.
Hokkabazlık yaptım.
Совмещал.
- Ne yaptın? Bez bebeklerini mi fırlattın?
Что ты делала, кидалась в них игрушками?
Sen neler yaptın peki?
Чем занималась?
İnsanlara ihtiyacım olanı yaptırtmak için tam olarak duymak istediklerini söylerim.
Говорю им именно то, что они хотят услышать, так, чтобы получить от них именно то, что хочу я.
Birkaç gizli iş yaptı.
Было пару шоу со сбежавшей невестой.
Ve davranışları hiç iyi olmadığından, bu onun bir anlaşma yapması ya da - onun için senin yaptığın anlamına gelir.
А раз оно таковым никогда не было, значит он заключил сделку или... ты - ради него.
Hayır, bana bir test yaptın ve neden geçtiğimi sana söyleyeceğim.
Нет, это была проверка, и я скажу, почему я её прошла.
Bakalım kimin yaptığını bulabilir mi?
Может, он узнает, кто это сделал.
Bir anlaşma yaptığında düşük seviyeli göç davalarında analist olarak çalışıyordum.
Я работала аналитиком по мелким иммиграционным делам, когда он заключил сделку.
Neden bunu yaptın ki?
И зачем ты так поступила?
Bir başkasıyla anlaşma yaptım.
Я заключил сделку с другим.
Tıpkı yaptığın tüm korkunç şeylere diğer taraftan baktığım gibi, çünkü onlar muhteşem bir iyilik içindi, tıpkı bu liste gibi.
Так же, как и на другие ужасные поступки, что ты совершаешь, потому что это ради высшего блага, прямо как с этим списком.
Bu yaptığın şeyi mazur göstermez.
Это не извиняет того, что ты сделал.
Lisedeyken yaptım, cansız manken çıktım.
Прошёл я один в старших классах, выяснилось, что я должен быть манекеном.
Alışveriş listesi yaptığım reklamların kaseti.
И запись рекламы, использованную мною как лист покупок.
Bugün Snyder Kurumu'nun bu rezil rıhtımı nihayet temizlemek için yaptığı cömert bağışı açıklamak ve...
Я пришла объявить о щёдром пожертвовании из Фонда Снайдера, чтобы наконец очистить этот порт, и дать вам...
Queens'den çıkamadığını Hâlâ spor yaptığını Korodaki en havalı tenorla hiç takılmadığını
Не прекращал заниматься спортом, никогда не чувствовал подъём вверх у себя в шортах.
Titus da seçmen kaydını yaptırmıyor çünkü jüri görevini reddediyor.
И Тайтус не голосует, потому что отказывается быть присяжным.
Test yaptım. Yaya trafiği görevlisi olmalıymışım.
Я прошла тест, и я должна быть регулировщиком...
Indiana'da Detlef Schrempf diye bir kıza bakıcılık yaptım.
В Индиане, я была сиделкой девочке Дэтлеф Шрамф. Ага.
Nasıl yaptı?
Как он это сделал?
Bunu neden yaptım?
Почему я не говорил?
Evet, yaptım.
Да, заменяю. Вау.
Dinle Kimmy, bir test yaptığını biliyorum ama trafik görevlisi olmak zorunda değilsin.
Послушай, Кимми, знаю, ты прошла тест, но не надо тебе становиться регулировщиком.
Tim kabak yaptı.
Тим сделал кабачковую пасту.
- Ne yaptın orda peki?
А ты что сделала?
İlk seferinde yaptığım hatayı tekrarlamayacağım.
Забрать Копьё!
yaptın 100
yaptım 350
yaptılar 29
yaptık 46
yaptınız mı 19
yaptın mı 91
yaptım bile 41
yaptığını beğendin mi 27
yaptım mı 24
yaptığım bu 21
yaptım 350
yaptılar 29
yaptık 46
yaptınız mı 19
yaptın mı 91
yaptım bile 41
yaptığını beğendin mi 27
yaptım mı 24
yaptığım bu 21