Öldüreçek traduction Russe
4,190 traduction parallèle
Jia Sidao kızımı öldürecek!
Джиа Сидао, убьет мою дочь!
Şansölye Jia Sidao'yu öldürecek.
Он убьет канцлера Джиа Сидао.
Beklemek seni öldürecek.
Ожидание, вот что убивает.
Beni öldürecek.
Что если она в беде?
Boynum beni öldürecek, bir de omzum.
Моя шея меня убивает, и плечо.
Tek bildiğim o gece evinize geldiği ve öldürecek bir şey aradığı.
Я знаю только, что он пришёл в ваш дом в поисках жертвы. Мог убить тебя,
- Hepimizi öldürecek.
- Он всех нас убьёт.
- Bu kadınları satmaya çalışırsan, adamlar seni öldürecek.
Люди здесь убьют тебя, если ты попробуешь продать этих женщин.
Erkek arkadaşı ona bu davadan bahsedecek ve sonra da onu aynı şekilde mi öldürecek?
Ее парень замешан в этом процессе и убил ее тем же способом?
Kendini öldürecek.
Он убьет себя.
Onları öldürecek misin?
И ты убиваешь их?
Öldürecek misin beni?
Убьёшь меня?
Çocukların çok güzel, ama bu gece, onlar bizi öldürecek.
У тебя чудесные дети, но сейчас мы из-за них умрем.
Yapması gereken kurbana birkaç metre yaklaşıp bir butona basmak ve böylece sadece onu öldürecek geni aktarmış olurdu.
Все что ему нужно сделать, это встать за пару шагов от жертвы, нажать кнопку и Затем он заражает их геном, который убьёт только их.
Dizilim insanı anında öldürecek şekilde kalpteki potasyum kanalını hedef alıyor.
Её цель - калиевый канал в сердце. Это приведёт к мгновенной смерти.
Kızımı öldürecek.
Он убьёт мою дочь.
Eğer sen bir şeyler yapmazsan, kızımı da öldürecek.
Если ничего не сделаешь, он убьёт мою сраную дочь.
- Beni öldürecek misin Ray?
Убьёшь меня, Рэй?
Seni ve Reid'i öldürecek birini görmeye gitmek delilikten de öte.
Ехать на встречу с человеком, который чуть не убил вас с Ридом, — безумнее некуда.
- Ekibindeki herkesi öldürecek.
Он хочет убить всех вас, белых парней.
Oylama yapmadan beni vurup öldürecek misin? Artık böyle biri mi oldun?
Ты застрелишь меня без голосования?
Hepimizi de öldürecek.
Всех нас убьют.
- Ian'ı öldürecek misin?
– Так ты собирался убить Иэна?
Bundan sonra beni bir gün öldürecek olan beyin tümörüne "beyin üzümü" demesek nasıl olur?
Мы не называем опухоль, которая меня однажды убьет "мозговой виноградиной".
Oylama yapmadan beni vurup öldürecek misin?
Ты застрелишь меня без голосования?
Beni öldürecek misin?
Убьешь меня, а?
İroni ise seni öldürecek kişi, o adamın kızı olacak.
Ирония в том, что именно его дочь покончит с тобой.
Milyonları öldürecek.
Он убьет миллионы.
- Kocan beni öldürecek.
- Твой муж меня убьёт.
Ayrıca neredeyse Marian'ı öldürecek olan kar canavarını da o yaptı.
И сотворила того снежного монстра, который чуть не убил Мэриен?
Beni öldürecek.
Он убьет меня.
Yoksa beni öldürecek. Benim muhabbetim ilgi çekicidir ve ölmeni istemek için herhangi bir nedenim yok. Şimdilik.
Что ж, я очаровательный собеседник и не хочу, чтобы тебя убили в данный момент, так что... я согласен.
Nick'in Grimm olmadığını duyunca ona ders vereceğini söylemeye başladı. Dersten kastı da, sanırım onu öldürecek ve ben onu durduramam.
Когда он услышал, что Ник больше не Гримм, он начал всем рассказывать, что он преподаст ему урок, и под уроком, я думаю, он имеет в виду, что он собирается убить Ника, и я не могу помешать ему,
- Shaw onu öldürecek. Görürsün.
Он убьёт её.
Gerçi baskı, öldürecek kadar güçlü değilmiş.
Но усилие было недостаточно для летального исхода.
Eğer vermezseniz bu kamptaki herkesi öldürecek.
Если вы не сделаете этого, она убьет каждого в этом лагере.
Hadi, öldürecek vaktim yok.
Поторапливайся, времени совсем нет.
Ve Berlin öldüğünde, seni de öldürecek.
И как только Берлин умрёт, он убьёт тебя.
Öldürecek misin beni?
Ты пытаешься убить меня?
Bu adam beni öldürecek.
Больно надо.
Bu bifteği yiyebilmek için adam öldürecek bir sürü insan var.
Снаружи люди убили бы за этот стейк.
48 saatten az bir sürede Birlik 50 kişiyi öldürecek.
Меньше чем через 48 часов Лига убьёт 50 человек.
Aradığı her neyse, birilerini öldürecek kadar çok istiyormuş. Doktor bu Mercury Laboratuvarları hakkında ne biliyorsun?
И это было столь важным для него, что он убил.
Kapatırsam o şey dışarı çıkar. Cisco, Wells'i öldürecek!
Циско, он убьёт доктора Уэллса.
- Burada öldürecek hiçbir şey yok.
Здесь нет ничего, что могло бы нас убить.
- Ama yine de biri onu öldürecek kadar önemsiyor olabilir.
И все-таки кто-то может захотеть его убить.
Zelda Vasco, tam olarak bu işi öldürecek kişi.
Зельда Васко, которая их просто порвёт.
- Sameen bizi öldürecek.
Самин убьет нас.
Onu öldürecek kadar kızdın mı?
Достаточно взбешён, чтобы убить его?
Bir içgüdüyle onu öldürecek misin yani?
Ты собираешься убить его на основании догадок?
Biliyorsun Cam bizi öldürecek.
Ты ведь знаешь, что Кэм убьет нас.
öldürecek 16
öldürecekler 16
öldürdü 16
öldürdün 19
öldür 344
öldüreceğim 51
öldürürüm 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldürecekler 16
öldürdü 16
öldürdün 19
öldür 344
öldüreceğim 51
öldürürüm 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldür beni 219
öldürmedim 32
öldürme 33
öldüreceğim seni 65
öldürürler 23
öldürün 218
öldürürüm seni 23
öldürürüz 20
öldürüldü 143
öldür beni 219
öldürmedim 32
öldürme 33
öldüreceğim seni 65
öldürürler 23
öldürün 218
öldürürüm seni 23
öldürürüz 20
öldürdüler 18
öldürmeyeceğim 18
öldürmek mi 50
öldürme beni 25
öldür onları 68
öldürün beni 29
öldürüldü mü 54
öldüreceğim onu 25
öldürmek için 25
öldürün onu 203
öldürmeyeceğim 18
öldürmek mi 50
öldürme beni 25
öldür onları 68
öldürün beni 29
öldürüldü mü 54
öldüreceğim onu 25
öldürmek için 25
öldürün onu 203