A shoe tradutor Turco
2,047 parallel translation
You don't, by chance, live in a shoe, do you?
Çocuk doğurmaktan korkmuyorsun, değil mi?
I think it's a shoe problem.
Sanırım ayakkabı sorunlu.
No, it's not a shoe problem!
Hayır, bu bir ayakkabı sorunu değil!
Isn't there a shoe box in your car?
Arabanda ayakkabı kutusu var mı?
If you gotta put on a shoe you just take a foot and put the shoe on it.
Ayakkabısını giydirmek istersen ayağını alır ayakkabıyı geçirirsin.
And the leader of the Lib Dems is opening a shoe factory in Leyton.
Ve Liberal Demokrat Parti lideri Leyton'da bir ayakkabı fabrikasını açacak.
My parents have a shoe shop.
Ailemin ayakkabıcı dükkanı var.
My parents have a shoe shop.
Ailemin ayakkanıcı dükkanı var.
Find me a shoe that matches the tread on the windowsill.
Pencere eşiğindeki izle eşleşecek bir ayakkabı bul. Teşekkürler.
[Adam] I got a shoe print.
- Kısmi ayakkabı izi buldum.
Curve patterns are consistent with the outer edge of a shoe.
Kavisleri, bir ayakkabının dış kenarıyla uyumlu.
A shoe print?
Ayakkabı izi mi?
And you, you shouldn't be drinking in a shoe store.
Ve sen, ayakkabı dükkânında içmemelisin.
You shouldn't be drinking in a shoe store.
Ayakkabı dükkânında içmemelisin.
Tell me a woman that has walked into a shoe shop and said, "Just give me whatever you have."
Bana bir kadın söyleyin ki bir ayakkabı mağazasına girsin ve "bana sadece ne varsa onu verin" desin.
My horse threw a shoe.
Atımın nalı düştü.
I managed to get you a shoe, eh?
Ayakkabıyı nasıl ayarladım ama.
We just couldn't buy a shoe to this boy.
Bir ayakkabı alamadık ki oğlana.
Probably transfer from a shoe.
Muhtemelen ayakkabısıyla taşımış.
And they take all this monkey crap and just stick it in a briefcase, completely unaware that their success depends on something more than their shoe shine.
Maymun saçmalıklarını alıp bir evrak çantasına doldururlar. Başarı için parlak ayakkabılarından fazlasının gerektiğinin farkında bile değildirler.
For Emerson Cod, home was "little gum shoe,"
Emerson Cod'a göre ev, "Lil'Gum Shoe" idi.
To help her have a way to find me.
Lil'Gum Shoe'yi yazdım.
She even had a little piece of toilet paper on her shoe,
Ayakkabısında bir parça tuvalet kağıdı yapışmıştı..
It was not magic that got the Great Herrmann out of his box, but a series of trapdoors. But a magnet concealed in his shoe was not underfoot.
Bu sihir değildi, Muhteşem Herrmann'ın kutudan çıkışı, bir dizi gizli kapıdan ibaretti, ama ayakkabısının içine gizlenmiş mıknatıs, o gün yerinde değildi.
You could forget she's behind you and stop to tie your shoe or trip over a forgotten newspaper.
Arkanda olduğunu unutabilirsin..... ve ayakkabını bağlamak için durabilir ya da unutulmuş bir gazete için eğilebilirsin.
A collection of Georgian shoe buckles.
Gürcü atkı koleksiyonu.
Plus the fact he can't drive past a billboard without stopping to do a hot shoe shuffle!
Artı bir reklam panosunun önünden durup ayağını sürtmeden geçemiyor!
Grandma, you got a hole in your shoe!
Büyükanne, ayakkabının altında delik var!
- You got a hole in your shoe.
- Ayakkabının altında delik var!
He can barely fit a dozen people in that shoe box anyway.
O ayakkabı kutusu kadar yere bir düzine insan zar zor sığıyor zaten.
The girl at lola's told me that the dead shoe store guy and the hat kiosk girl are in there a lot, together.
İç çamaşırcıdaki kız dedi ki ; ölü ayakkabıcı adam ve şapka büfesindeki kız... çok kez orda beraberlermiş.
I lost a 200 $ shoe.
200 dolarlık ayakkabımı kaybettim.
Well, uh, pete was six-five with a size-14 shoe, so you might want to start by lowering your expectations.
Pekala, Pete 2.10 ve ayakları 50 numara, Beklentilerini biraz aşağı çekmen gerekecek.
Looks like a woman's shoe.
Bir kadın ayakkabısına benziyor.
Well, pete was six-five with a size-14 shoe, so you might want to start by lowering your expectations.
Pekala, Pete 2.10 ve ayakları 50 numara, Beklentilerini biraz aşağı çekmen gerekecek.
Jordan, one man put a bomb in his shoe, and now we all get to tiptoe barefoot through the airport.
Jordan bir tek adam ayakkabısına bomba sakladı diye New York'ta herkes kontrol noktalarından yalınayak geçmek zorunda.
like a golf shoe.
Golf ayakkabısı gibi.
a golf shoe.
Bir golf ayakkabısı gibi.
Got a partial shoe print here, boss.
Burada kısmi bir ayak izi var patron.
The shoe fits Cinderella, the frog turns into a prince, Sleeping Beauty is awakened with a kiss.
Külkedisi ayakabıyı giyer, kurbağa prense dönüşür uyuyan güzel, bir öpücükle uyanır.
There are a lot of things you can change about yourself, but your shoe size isn't one of them.
- Anlamadım? Kendinle ilgili değiştirebileceğin birçok şey var, ama ayakkabı numaranı değiştiremezsin.
Lab lifted a few prints off her shoe.
Laboratuar, ayakkabısında birkaç parmak izi buldu.
Found a set of shoe impressions heading away from the highway.
Otoyoldan uzaklaşan bir ayakkabı izi buldum.
A second set of impressions were consistent with a size nine athletic shoe.
İkinci bir ayakkabı izi, 43 numara spor ayakkabı iziyle uyumlu.
One of whom wears a size nine shoe, which is the equivalent of a woman's size 11.
Biri 43 numara erkek spor ayakkabısı giyen biri. Tabii bu, bir kadın da olabilir.
Lawyer wears a size six shoe.
Avukatın ayakkabı numarası 36.
They found what appears to be a partial shoe tread in this blood.
Kan izinin içinde kısmi bir ayakkabı izi bulmuşlar.
And then, five weeks ago, Shoe Print, along with Curtis Keesey, abducts and kills a couple in what appears to be a botched DJK-style murder.
Ve sonra, 5 hafta önce, Ayakkabı İzi, Curtis Keesey'le beraber... bir çifti kaçırıp, berbat bir... DJK tarzı cinayete kurban ediyorlar.
- I need a right-foot shoe.
- Sağ ayak için ayakkabıya ihtiyacım var.
Hiding a secret, walking around, worried about when the other shoe is gonna drop, it's gonna eat you up.
Bu sırrı saklamak, hiçbir şey olmamış gibi davranmak, başkalarının gerçeği öğrenme endişesi senin yiyip bitirecek.
So anyone could have moved the trace Onto a subway or a cab, And it somehow ended up on our killer's shoe.
Herhangi biri o yaprağı taksiye veya metroya taşımış, katilin üzerine de oradan geçmiş olabilir.
shoes 424
shoe 81
shoes off 41
shoe size 16
a shower 30
a shot 40
a show 26
a shooting star 25
a short time ago 16
a short 34
shoe 81
shoes off 41
shoe size 16
a shower 30
a shot 40
a show 26
a shooting star 25
a short time ago 16
a short 34