Among other things tradutor Turco
566 parallel translation
Sweet and low, among other things...
# Diğer şeylerin arasında Hoş ve alçak bir sesle
Among other things a cranial fracture with completion.
Başka şeylerle beraber bir kafatası kırığı ikmali.
Among other things, it seems that both my men walked out on me.
Başka şeylerin yanı sıra, görünen o ki iki erkeğim de beni terk etti.
Well, so we bought a few supplies from them, among other things, an axe wrapped in a Caracas newspaper many months old.
Onlardan birkaç malzeme almıştık. İçlerinde aylar öncesine ait bir Caracas gazetesine sarılmış bir balta da vardı.
- Among other things, a woman.
- Başka birşey, bir kadın.
Two years ago, when Gen. Stilwell was run out of Burma... he said among other things, that we took an awful pasting... and somebody ought to go back in there and do something about it.
İki yıl önce, General Stilwell Burma'yı elinden kaçırdığında... berbat bir yenilgi aldığımızı ve birinin geri dönüp... bunun için bir şeyler yapması gerektiğini söylemişti.
Among other things.
Diğer konuların yanında.
- Among other things.
- Başka şeylerle birlikte.
Among other things.
Başka şeylerle birlikte.
Among other things, of course.
Başka şeylerle birlikte, elbette.
- Among other things, yes.
Diğer şeylerin yanısıra, evet.
Among other things.
Her şey gibi.
If you only knew, my friend, how much blood has been spilled over this simple arithmetic - among other things.
Bir bilsen arkadaşım bu arada bu basit hesap yüzünden ne kadar çok kan döküldüğünü.
Among other things, yes, yes.
Başka şeylerin yanı sıra, evet.
Among other things, but most important, the doctor.
Başka şeyler için de geldim, ama en önemlisi doktorlar.
Among other things, the trucks will carry explosives and artillery.
Kamyonlarda patlayıcılar ve ağır silahlar olacak.
Among other things.
Diğer işlerin yanında.
This medal means, among other things that for a few minutes Hetherington at Guerrero and the rest of you at the ranch at Ojos Azules did more than duty required.
Bu madalyanın anlamı Hetherington'ın Guerrero'da, diğerlerinizin Ojos Azules'de görevinizden çok daha fazlasını başarmış olmanızdır.
- Among other things
- Bir de o var.
Among other things, yeah.
- Başka şeyler de var, evet.
Well, among other things, I walked down four flights of stairs which weren't there.
Meselâ, ortalıkta olmayan merdivenlerden dört kat aşağı yürüdüm.
- No, thank you. He says, among other things, that your junior officers and men respect you in the field.
Raporunda, astınız olan subayların ve askerlerin savaş alanında... size saygı duyduğunu belirtmiş.
Among other things, hmm? Brutus... be quiet, will you?
Diğer şeylerin yanında, ha? Brutus... sessiz olur musun?
But she was money baggage among other things.
Ama bunların ötesinde kadın bir para valiziydi.
... among other things, tomorrow morning.
... diğer bazı şeylerle birlikte.
Among other things.
Başka şeyler yanında.
I've been going over your attendance records among other things.
Bazı evraklara göz atarken senin sınıfın yoklama kayıtlarına da bakayım dedim.
And that's why, among other things, I'd like to apologize for all of that...
- Biliyorum. Bu yüzden bağırdığım için senden özür dilerim.
Among other things, yes.
Diğer şeylerin arasında evet.
Among other things, I'm a trained vet.
Herşeyden önce yetişmiş bir veterinerim ben.
- Among other things...
- Evet, diğerleriyle birlikte. Ne gibi?
You do it directly, as well as indirectly via the men you send to Washington DC to learn, among other things, how to betray their country.
Doğrudan bu işi yapıyorsunuz Ve Washington'da eğittiğiniz adamlarınız aracılığıyla Orada ülkelerine ihanet etmeyi öğretiyorsunuz.
She can't drink among other things.
Başka şeylerin yanında, içkiye de dayanıksızdır.
Among other things, it prophesied Caligula's reign and his death.
Hepsi bir yana, Caligula'nın yöneteceğini ve öleceğini öngörmüş.
Among other things I profess the useful art of alchemy.
Tüm bunların yanında simya sanatının yararlarını da açıklıyorum.
That among other things.
Başka şeylerle birlikte, bunu da konuşmak için geldim
You drop some into water and, among other things, you make amino acids, the building blocks of proteins.
Birazını suya karıştırarak amino asit, yani proteinin yapıtaşını elde ederiz.
Among other things and a Foreign Correspondent in the Middle East.
- Diğer şeylerin ötesinde Orta Doğu'da bir yabancı muhabirliği yaptım.
As far as I know, they... They make some sort of chemical weaponry among other things.
Ama bildiğim kadarıyla... bir çeşit kimyasal silah olayıyla uğraşıyorlar.
Well, among other things, that you recorded that gunshot.
Bütün bunların dışında, silah sesini kaydettiğini çok iyi biliyorum.
She's got a broken wrist, among other things.
Bileği kırılmış, diğerlerine ilaveten.
Among other things, this is bear country.
Diğer şeyleri geçtim, burada çok ayı vardır.
Among other things he's the most successful nightclub owner in Chicago.
Diğer özelliklerinin yanında... Şikago " nun en başarılı gece kulübünün sahibi.
They write their names, among other things, everywhere- - names they've been given or have chosen for themselves.
Onlar her yere kendi isimlerini yazıyorlar- - İsimleride kendileri için verilmiş ve ya seçilmiştir.
Among other things, I was angry.
Başka şeylerde vardı, sinirliydim.
Yes, among other things.
Evet ama sadece o kadar değil.
Yes, among other things.
Öyle, başka şeylerle birlikte.
Carlotta Adams had a make-up case which contained, among other things, a wig made so as to resemble exactly
Carlotta Adams'ın bir makyaj çantası vardı. İçinde onu Jane Wilkinson'a benzetecek bir peruk bulunuyordu.
Four years ago, Narcotics runs a raid in which, among other things, 550 gallons of this P2P stuff is confiscated.
Dört yıl önce narkotik şube bir baskın yapmıştı... - Ve 550 galon P2P maddesine el koydular.
He's paranoid, a security nut, and he collects contemporary art, among other things.
Adam paranoyak, güvenlik delisi ve diğer şeylerin yanı sıra modern sanat eseri koleksiyoncusu.
- Among other things, yes.
- Diğerlerinin yanı sıra, evet.
among others 58
other things 54
things 422
things happen 87
things change 215
things will get better 22
things fall apart 17
things like 24
things to do 42
things will change 18
other things 54
things 422
things happen 87
things change 215
things will get better 22
things fall apart 17
things like 24
things to do 42
things will change 18