Be careful tradutor Turco
21,711 parallel translation
- Be careful.
- Dikkat et.
Be careful.
Dikkatli olun.
Gotta be careful.
Dikkatli olmak gerek.
Be careful, Karen.
Dikkatli ol Karen.
Please. Promise me you'll be careful.
Lütfen, dikkatli olacağına söz ver.
But be careful.
Ama dikkatli olun.
I need to be careful.
Dikkatli olmalıyım.
Uh, I'd be careful with that thing in the guest bedroom.
Yerinizde olsam misafir yatak odasında dikkatli olurdum.
Fucking cops. Got to be careful.
Siktiğimin polisleri, dikkatli olmak gerek.
You be careful, okay?
Dikkatli ol tamam mı?
Be careful.
Dikkatli ol.
Be careful!
Dikkatli ol!
Just be careful with those.
Sadece bunlara dikkat et.
I mean, you have to be careful.
Dikkatli olmalısın.
Be careful.
Dıkkatlı ol.
'Cause we're gonna be careful and nobody's gonna know it's us.
Çünkü dikkatli olacağız ve kimse bizden şüphelenmeyecek.
You gotta be careful, okay?
Dikkatli olmalısın, tamam mı?
- Be careful, okay?
- Dikkatli ol tamam mı?
You need to be careful.
Dikkatli olmalısın.
We just need to be careful with who we speak to.
Kiminle konuştuğumuza dikkat etmeliyiz
Hey, be careful up there, Wade.
- Yukarıda dikkatli ol Wade.
Be careful!
Kroft, dikkatli olun.
Be careful, Ephraim.
Dikkatli ol Ephraim.
Be careful.
Evet, dikkat et.
If we see him, be careful.
Onu görürsek, dikkatli olalım.
- Sir, be careful.
- Efendim, dikkatli ol.
I told you to be careful with those people, Jaime.
Sana o adamlara karşı dikkatli ol dedim, Jaime.
If you don't know what you're asking, Pascal, be careful what you're insinuating.
Pascal, ne sorduğunu biliyorsan ne ima ettiğine dikkat et.
Be careful out there, baby bro. Oh.
- Kendine dikkat et küçük kardeşim.
- Promise me you'll be careful.
- Dikkat edeceğine söz ver.
- Be careful.
- Dikkatli ol.
Let's be careful, Daddy.
Dikkatli ol baba.
Okay, go ahead, but be careful.
Tamam, hadi bakalım. Dikkatli ol ama.
Be careful of her, she's a little unstable.
Dikkatli ol. Biraz dengesizdir.
Now you can take some to your papa. Be careful.
Artık babana götürebilirsin.
Be careful, okay?
Yalnız dikkatli ol.
Just be careful with the almonds. You may break the denture.
Bademlere dikkat et, takma dişin kırılmasın.
You need to be careful what you're implying.
Ne ima ettiğine dikkat etsen iyi olur.
Always told you be careful. No.
Sana her zaman dikkatli olmanı söylemiştim.
- Got to be careful.
- Dikkatli olmam lazım.
You better be careful, Counselor.
Dikkatli olsan iyi edersin Avukat bey.
- You need to be really careful.
- Çok dikkatli olmalısın.
- Be a bit careful with it there.
- Biraz daha dikkatli olmalısın.
We have to be extra careful getting a warrant because it's a church.
Arama izni çıkarırken ekstra dikkatli olmalıyız çünkü orası bir kilise.
Be brave, but careful.
Cesur olduğun gibi dikkatli de ol.
I... I have to be super careful here.
Ben... burada aşırı dikkatli olmam gerekiyor.
Yeah, of course I'm gonna be careful.
- Evet, olurum tabii.
Be careful. Good luck.
İyi şanslar.
Everybody be careful!
Herkes dikkatli olsun!
Jaime, be very careful with those people.
Jamie, o adamlara karşı dikkatli ol!
Be more careful next time.
Gelecek sefer daha dikkatli ol.