Britt tradutor Turco
353 parallel translation
Say, aren't you Britt Canfield?
Sen Britt Canfield değil misin?
By the way, Judith, I've just promoted Britt here to be my assistant.
Bu arada Judith, Britt'i yeni asistanım yaptım az önce.
Britt!
Britt!
Thanks, Britt.
Sağ ol Britt.
That's right, Britt.
Bu doğru Britt.
Britt's a man who thinks on his feet.
Britt aklı başında birisi.
Britt's a fine man.
Britt iyi bir adam.
- Howdy, Britt.
- Selam Britt.
- Hi, Britt.
- Selam Britt.
- You sneaked out on me, Britt.
- Haberim olmadan kaçtın Britt.
Don't start anything, Britt.
Olay çıkarma Britt.
Well, we were wrong to do it, Britt.
Bunu yapmakla hata ettik Britt.
We're still brothers, aren't we, Britt?
Biz hala kardeşiz, değil mi Britt?
Good old Britt.
Sevgili Britt.
Britt, someone's coming.
Britt, birisi geliyor.
- Britt, you know Bat Masterson.
- Britt, Bat Masterson'ı tanıyorsun.
Britt...
Britt...
Britt, you can't help.
Britt, yardımcı olamazsın artık.
Britt, I have to see you.
Britt, seninle görüşmeliyim.
You've got to beat them to Raton, Britt.
Onlardan önce Raton'a varmalısın.
Britt, a railroad must keep growing, or it dies.
Britt, bir demiryolu ilerlemeye devam etmeli yoksa ölür.
It's bigger than any one person, Britt.
Bu her şeyden daha önemli Britt.
Very clever, Britt.
Çok zekiceydi Britt.
Clint, there's Britt.
Clint, işte Britt.
Hello, Britt.
Merhaba Britt.
- Britt's done nothing wrong.
- Britt yanlış bir şey yapmadı.
- Because Britt told me.
- Çünkü Britt bana söyledi.
Listen, Britt we got a chance to square accounts with those Yankees once and for all.
Dinle Britt o Kuzeyliler'den nihayet intikamımızı alabileceğiz.
So Mr. Britt Canfield is your brother.
Demek Bay Britt Canfield kardeşinizmiş.
Britt.
Britt.
Britt had nothing to do with it.
Britt'in bununla bir ilgisi yoktu.
Get away from here, Britt.
Çekil git buradan Britt.
Britt Canfield.
Britt Canfield.
Technician 5th grade Britt Harris, sir.
Beşinci kademe teknisyen Britt Harris efendim.
Yes, sir, " Corporal Britt Harris.
Evet, biliyorum. Onbaşı Britt Harris.
I mean, Mr. Britt Harris was quite a celebrity up around our way.
Bay Britt Harris, bizim oralarda ünlü bir adamdır.
Hey, Britt.
Merhaba Britt.
We just about got our tails blown off together.
- Tabii. Birlikte ölümden kıl payı kurtulduk değil mi Britt?
Me and old Britt were in there getting a helmet full of apples.
Britt'le birlikte orada elma topluyorduk.
Take it easy, Britt.
Görüşürüz Britt.
Monique Blair, this is Britt Harris.
Monique Blaire, bu da Britt Harris.
We dropped Britt at the hotel we were staying at.
Britt'i kaldığımız otele bıraktık.
Will you tell Britt about me?
Britt'e benden söz eder misin?
She asked me to tell you something, Britt.
Sana bir şey söylememi rica etti.
I didn't know about him.
Britt âşık mıydı bilmiyorum.
Britt and I went on almost every pass together and it was always the same...
Hemen her izne Britt'le birlikte çıktık. Her defasında aynı şey oluyordu.
Someday, Britt?
Bir gün mü Britt?
Britt is handsome, charming.
Britt yakışıklı çocuk, çekici.
Uh, did Britt tell you... Tell you?
Britt sana söyledi mi?
You can see, can you not, that I worship Britt?
Britt'e taptığımı görüyorsun öyle değil mi?
Oh, uh, Britt...
Britt.