Bull's eye tradutor Turco
585 parallel translation
Let him have it, and make it a bull's-eye.
Yine geldi. Girmesine izin ver, sonra tam isabet yapıştır.
Right in the bull's eye, Johnny.
Tam isabet Johnny.
- No bull's eye?
- Tam isabet mi?
Perfect bull's-eye.
Tam isabet.
Bull's eye!
Tam isabet!
Bull's eye!
Tam on ikiden!
- Bull's-eye!
- Piç kurusu!
Bull's-eye.
Tam on ikiden.
A bull's-eye!
Tam isabet!
Aim the bull's eye.
Tam ortasına nişan alın.
Bull's eye.
Tam isabet.
And, another bull's eye.
Bir tam isabet daha.
Bull's-eye.
Kahretsin.
Remember, keep your sights on the center of the bull's-eye.
Unutma, nişan tahtasının tam ortasına nişan alacaksın.
- A bull's-eye, 4 : 00.
- Saat 4 hizası, tam isabet.
- Bull's-eye.
- Tam isabet.
- Bull's-eye, dead center.
- Tam onikiden!
- Bull's-eye.
- Tam onikiden.
- Bull's-eye.
- Tam onikiden!
Bull's-eye in the well.
Kuyuya tam isabet.
A bull's-eye!
Tam on ikiden!
I little expected to catch a glimpse of the bull's-eye.
Nişan tahtasını göz ucuyla görmekse, pek az umduğum bir şeydi.
I didn't know I was being stalked... that for a moment I was a bull's eye, a sitting duck.
Sinsice takip edildiğimi, bir an... bir hedef tahtası olduğumu bilmiyordum.
- No, one bull's-eye in a stump.
Hedefin arkasındaki kütüğü vurdum.
Oh, I hit the bull's-eye.
Seni can evinden vuruyorum.
One bull's-eye and two in the first for number five!
Beş numara : Bir tam isabet, iki tane birinci halkada.
One bull's-eye, two in the first, number five.
Beş numara : Bir tam isabet, iki tane birinci halkada.
Three in the bull's-eye for Lin McAdam!
Lin McAdam'dan üç tam isabet.
Three in the bull's-eye for Dutch Henry Brown!
Dutch Henry Brown'dan üç tam isabet!
Another bull's-eye.
Yine tam isabet.
I hit the bull's eye with that penguin.
O penguenle turnayı gözünden vurdum.
Look at that - bull's eye!
Tam isabet!
Draw a bead carefully onto the target at the bottom of the bull's-eye.
Dikkatlice hedefe odaklan. Kırmızı noktanın alt kenarına.
HIT THE BULL'S-EYE AND YOU GET A KEWPIE DOLL.
12'den vurun oyuncağı alın.
Close to bull's eye, Jack.
Hayvanın gözüne yakın, Jack.
Bull's-eye!
Tavan lambamız!
Bull's-eye!
Tam isabet!
Bull's-eye!
Tam on ikiden!
- How much for a bull's-eye?
- Ne kadar peki?
Bull's-eye!
- Bonzai
Hey, bull's-eye.
Tam isabet.
Oh, that was a bull's-eye.
Oh, tam on ikidendi.
Stab wounds in a perfect circle around the breast and then a bull's-eye.
Meme etrafında çember şeklinde bıçak izi ve tam ortasında da hedef.
Bull's-eye.
- Ha şunu bileydin.
Bull's-eye.
Tam isabet.
Bull's-eye, come here!
Bull's-eye, buraya gel!
Bull's-eye, come here.
Bull's-eye, buraya gel.
Bull's-eye...
Bull's-eye...
Bull's-eye...
Bull's-eye, onu gözle oğlum!
Bull's-eye!
Bull's-eye!
You come here, Bull's-eye.
Çabuk buraya gel.
eyes 364
eyed 257
eyes on the prize 41
eyebrows 21
eye of the tiger 23
eyes on me 42
eyes up 51
eyes up here 21
eyes open 53
eyes here 16
eyed 257
eyes on the prize 41
eyebrows 21
eye of the tiger 23
eyes on me 42
eyes up 51
eyes up here 21
eyes open 53
eyes here 16
eyes on the road 42
eyes down 32
eyes forward 43
eyes front 76
eyes on 29
eyes closed 32
eyeball 22
eye for an eye 35
eye candy 29
eye contact 47
eyes down 32
eyes forward 43
eyes front 76
eyes on 29
eyes closed 32
eyeball 22
eye for an eye 35
eye candy 29
eye contact 47